Ana SayfaÇalışma YaşamıBir kız kardeşlik bağı: Potlaç’ta el emeğini özgürlüğe dönüştüren kadınlar

Bir kız kardeşlik bağı: Potlaç’ta el emeğini özgürlüğe dönüştüren kadınlar

HABER MERKEZİ – Kadıköylü kadınların emekleri ile özgürleşmelerinin sembolü olan Potlaçlı kadınlar Gazete Karınca’ya konuştu.


PELİN ÖZKAPTAN


Kızıldereli dilinde dayanışma günü anlamına gelen Potlaç, bugünlerde Kadıköylü kadınların emekleri ile özgürleşmelerinin sembolü, kadınların el ele verince neleri başarabileceklerinin somutlaşmış hali.

Potlaçlı kadınlar emekleri ile özgürleşmenin yarattığı mutluluğu gözlerindeki parıltı ile muştuluyor.

Moda’da başlayan Potlaç serüveni 25 Kasım’dan bu yana Caddebostan Kültür Merkezi’ndeki (CKM) dükkan ile devam ediyor.

Potlaç Kadın El Emeği projesinin saha koordinatörü Dürdane Adıgüzel Kılınç, 19’dan 81’e uzanan yaş skalasından oluşan katılımcılar arasında bir kız kardeşlik bağı oluştuğunu söylüyor.

Potlaçlı kadınlardan Dilek Yardım ise “Kadının önemli ve üretken bir varlık olduğunu yaşayarak öğreniyoruz. Bu da bize çok büyük mutluluk veriyor” diyor.

İşte el emeğini özgürlüğe dönüştüren kadınların hikayeleri:

Kadınlar arasında dayanışma ağı

Sizin Potlaç’taki göreviniz nedir?

Dürdane Adıgüzel Kılınç: Kadıköy Belediyesi çalışanı olarak Potlaç Kadın El Emeği projesinin Saha Koordinatörlüğü’nü yapıyorum.

Potlaç’ın serüveni nasıl başladı?
 
Potlaç’ın serüveni Moda’da başladı. Öncesinde biz Kadıköy belediyesi olarak bir kadın çalıştayı yaptık ve yaklaşık bine yakın kadın geldi. Orada kadın arkadaşlarımızın somut taleplerini çıkardık.
El emeği ürünü çok fazla ürün üretip bunları sergileme ve satma konusunda sıkıntı yaşayan kadınlar olduğunu tespit ettik. Kadıköylü kadınlar bizden satış yapabilecekleri bir alan istediler. Biz de bunun üzerine Potlaç projesini geliştirdik.

19 haftalık bir Moda serüvenimiz oldu. Bu işi nasıl yapabileceğimizi orada kadın arkadaşlarla birlikte öğrendik.

Ve sonra projeyi bir dükkana taşıyarak büyüttünüz.

Evet. Kışlık bir mekan ihtiyacımız doğdu. 25 Kasım Dünya Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü gibi anlamlı bir günde kadınlara da umut vermesi anlamında, yaklaşık binin üzerinde insanın katılımıyla Potlaç dükkanımızı açtık. Yaklaşık 200 kadın arkadaşımızın burada ürünleri sergileniyor. Takıdan gemi maketine, örgüden heykele kadar pek çok çeşit ürün var.

Potlaç’ın anlamı ne peki?

Potlaç, Kızıldereli dilinde ‘değiş tokuş, merasim töreni’ demek ve dayanışmanın simgelendiği bir gün. Biz de kadınlar arasında bir dayanışma ağı kurabilmek için böyle bir isim bulduk.

Proje bünyesinde kaç kadın yer alıyor şu anda?

430’u aşkın kadın arkadaşımız var. 19 yaşında da katılımcımız var 81 yaşında da. Yaş yelpazemiz çok geniş.

Kadınlar neden geliyor peki Potlaç’a?

Sosyal hayatının eksikliğini tamamlamak için projeye katılan da var ekonomik ihtiyacı için de. Yanı sıra çeşitli hastalıklarla boğuştukları için bir nevi terapi gibi projeye dahil olan arkadaşlarımız da var.

Potlaç’ı ilerleyen günlerde bekleyen başka projeler var mı?

Kooperatifleşme çalışmalarımız var. Şimdi bunun için girişimcilik vs. gibi eğitimler de alıyor kadınlar.

Projenin 4 ayrı ayağı var aslında: Birisi yazın açık havada yapılan, ikincisi Potlaç dükkan. Bunların haricinde arkadaşlarımız iki ayrı yerden girişimcilik, kooperatifleşme gibi iki ayrı eğitim alıyor. Son olarak da heykel, seramik gibi atölyelerin olduğu ürün çeşitlerini ya da el sanatlarını genişletecekleri bir alana yöneliyorlar.

Kooperatifleşirlerse de efsane işlere imza atacaklarını düşünüyoruz. Yurt dışından da talepler var. Dolayısıyla önü çok açık kadın arkadaşlarımızın. Örneğin, bir kadın arkadaşımız Avrupa Birliği (AB) projesi kapsamında 2o bin patik siparişi aldığını müjdeledi bize. Onun üretimine başlayacaklar.

Kadın dayanışmasından kız kardeşlik bağına

Potlaç, kadınların hayatını nasıl etkiledi?

Kadının eve itilmek istendiği günümüzde Potlaç projesi kadınları evden dışarı çıkardı. Ve sosyal hayatın içine kattı. Dolayısıyla üretimin de içine kattı. Kadınlar arasında bir dostluk oluştu. Birbirini tanımayan kadınlar yan yana stant açtıkları için komşuluk ilişkisi geliştirdiler.
Birbirlerine ürün yapmayı öğretenler var. İstediğimiz tamda bu dayanışmayı örmekti zaten.

Pek çoğu sosyal hayatlarında da görüşüyor, bunları bizimle de paylaşıyorlar. Biz Potlaçlı kadınlarla iki ayda bir toplantı yapıyoruz. Toplantılara 250- 300 kadın arkadaş katılıyor. Bu pek çok yerde göremediğiniz bir sayıdır. Demek ki biz birilerine dokunabilmişiz, kadınlar da çok sahiplenmişler. Birbirlerini bu projede tanıyıp yapışık ikiz gibi gezen arkadaşlarımız var. Üretimlerini de beraber yapıyorlar. Mesela Moda’da stantta satış yapamayan kadın arkadaşlara diğerlerinin destek olmak için ürün aldıklarına şahit olduk.

Kocaman bir aile olduk aslında. Bir kız kardeşlik bağı oluştu. Bin yıllardan beri kadınlara dair üretilmiş söylenceler var; kadın kadının kurdudur gibi. Burada kadınların el ele verdiği zaman kadın dayanışması çok başka bir yere doğru evrilebilir.

Dükkanın işleyişi nasıl oluyor?

Gönüllülük esası var. Ürün veren arkadaşlarımız gönüllü olarak gelip dönüşümlü bir şekilde dükkanda ürünleri satıyorlar, dükkana sahip çıkıyorlar. Biz burada Arzu ve Hilal arkadaşlarımız ile birlikte belediye çalışanı olarak varız. Ama tabi ki mutfakta Potlaç için çalışan bir çok kadın arkadaşımız var.

 

Dükkana gelen ziyaretçilerin tepkileri nasıl?

Dükkana giren müşterilerimiz, “Bu sergi ne kadar sürecek?” diye soruyor. Bu tepki de bizi çok mutlu ediyor. Demek ki kadın arkadaşlarımızın el emeğine verdikleri değer sergilenme, sanat eseri niteliğinde.

Kulaktan kulağa duyarak gelenler oluyor. CKM’nin bir kitlesi var onlarda ziyaret ediyor. Biz Kadıköy Belediyesi olarak üstümüze düşen görevleri Potlaç’ı el ilanlarıyla, reklam panolarında geniş kitlelere duyurmaya çalışıyoruz.

Mor Çatı, LGBTİ gibi sivil toplum örgütleri ile de dayanışma yürütüyorsunuz.

Bu bir kadın projesi olduğu için yaklaşık 22 tane kadın örgütüyle bir ilişkimiz var. Moda’da her hafta düzenli olarak iki STK stant açtı. Yine burada da aynı kurumlar ürünlerini sergileyebilecekler.

Potlaç’lı olmak için neler gerekiyor?

Ön koşul Kadıköy ilçe sınırları içinde üretim yapmak ve ikamet etmek, kadın olmak -erkekleri almıyoruz- (gülüyor). Katılmak isteyenlerin bir ürünlerinin numunesini görmek istiyoruz. Bir de katılımcılar herhangi bir ürünlerinin renkli fotokopisiyle beraber projeye başvurabiliyorlar. Dükkana ürün koymak için ise esnaf vergi muafiyet belgesi almaları gerekiyor.
Küçük bir masadan içinde mutlu olduğumuz bir dükkana

Dilek Yardım (D.Y.) ve Güneş Erkale (G.E.) Potlaç projesinin ilk gününden bu yana emek veren kadınlardan ikisi. Yardım ve Erkale de Potlaçlı olma hikayesini anlattı.

Potlaç’a nasıl dahil oldunuz ve hangi çalışmaları yapıyorsunuz?

Dilek Yardım

Dilek Yardım: Bilboardlardaki ilanlardan kadın çalıştayından haberdar oldum ve katıldım.

Takı tasarımı yapıyorum. Belediyenin de çok büyük bir desteği oldu evde üreten kadınlar için. Yaklaşık 19 hafta boyunca Moda’da stantlar açtık. Orada müşterilerle kurduğumuz iletişim sonucunda taleplere göre ürünlerimizi genişlettik. Kış döneminde de böyle bir dükkan organize edildi.

Bunu tecrübe ediyoruz. Ben de Pazar günü dükkandaydım, hepimiz gönüllü olarak dükkanımıza sahip çıkıyoruz. Güzel bir deneyim oluyor, çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Eksiklerimizi de kişisel olarak karşılamaya çalışıyoruz.

Güneş Erkale: Belediyede bir arkadaşım vardı ondan duyarak dahil oldum.

Ben takı tasarımı, resim, keçe, goblem gibi çok yönlü çalışmalar yapıyorum. Bunların yanında örgü ve çanta çalışmalarım da oluyor. Moda’da stant açtık Küçük bir masayla başladık sonra içinde mutlu olduğumuz bir dükkanımız oldu. Hep beraber büyüdük. Arkadaşlarımızla birlikte el emeğimizi değerlendirmek çok güzel bir duygu, aynı zamanda benim için de terapi oluyor.
“Kadının önemli ve üretken bir varlık olduğunu öğrendim”

Potlaç’ın hayatınıza nasıl bir dokunuşu oldu?

D.Y.: İnsanın kendine güveni geliyor öncelikle. Bir şeyleri başarıyor olmanın mutluluğunu yaşıyorsun. Kadının önemli ve üretken bir varlık olduğunu yaşayarak öğreniyoruz. Bu da bize çok büyük mutluluk veriyor. Koşa koşa geliyorum buraya.

Güneş Erkale

Hakikaten çok büyük bir enerjisi var buranın yaklaşık 180 kişinin el emeği var. Bunlar hakikaten kolay şeyler değil, emeğe pazar payı oluşturulabilmesi çok büyük bir şey.

G.E.: Buraya başladığım günden beri çok iyi hissediyorum. Ürünlerin hepsi bebeğim gibi oldu. Terapi gibi geliyor bir yönüyle. Ürünlerimizin satılması daha ayrı bir mutlu ediyor. Büyük bir dostluk da kurduk burada. Yolumuza devam ediyoruz ve dükkanımızı çok seviyoruz.

Kooperatifleşmeye doğru bir gidiş var sanırım.

D.Y.: Evet bununla ilgili eğitimler almaya çalışıyoruz, belediye de bize ürün geliştirmek için olanaklar sağlıyor. Umarım başka belediyeler de bizden feyz alırlar. Biz bu konuda ilk olmanın haklı gururu içindeyiz.