Ana SayfaGüncel6 gazeteciden Çelik, Öğreten ve Kanaat tutuklandı

6 gazeteciden Çelik, Öğreten ve Kanaat tutuklandı

HABER MERKEZİ – 24 gündür gözaltında tutulan ve bugün adliyeye getirilen gazeteciler Ömer Çelik, Metin Yoksu, Tunca Öğreten, Derya Okatan, Mahir Kanaat ve Eray Saygın’ın tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edildi. Mahkeme, gazetecilerden Ömer Çelik, Tunca Öğreten ve Mahir Kanaat’in tutuklanmasına karar verdi. Diğer üç gazeteci ise serbest bırakıldı.

Redhack’in yayınladığı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın maillerine ilişkin haberler nedeniyle İstanbul, Ankara ve Diyarbakır’da 25 Aralık 2016 tarihinde evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alınan ve 24 gündür gözaltında tutulan OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesi (KHK) ile kapatılan DİHA Haber Müdürü Ömer Çelik ve muhabiri Metin Yoksu, Diken yazarı Tunca Öğreten, ETHA Yazıişleri Müdürü Derya Okatan, Birgün Gazetesi Muhasebe Sorumlusu Mahir Kanaat ve Yolculuk Gazetesi İmtiyaz Sahibi Eray Sargın emniyetteki ifade işlemlerinin ardından İstanbul Adliyesi’ne getirildi.

Gazetecilerin ifadesi 3 savcı tarafından alınarak tamamlanmasının ardından 6 gazeteci tutuklanma talebiyle 8. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.

Savcılık, Diken yazarı Tunca Öğreten’e “Örgüt üyeliği” ve “Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” suçlaması yöneltirken, kapatılan DİHA Haber Müdürü Ömer Çelik ile BirGün Gazetesi çalışanı Mahir Kanaat’a “Örgüt üyeliği”, kapatılan DİHA muhabiri Metin Yoksun, ETHA Yazıişleri Müdürü Derya Okatan ve Yolculuk Gazetesi İmtiyaz Sahibi Eray Sargın için ise “Örgüt propagandası yapmak” suçlamaları isnat edildi.

3 gazeteci tutuklandı

Mahkemeye sevk edilen gazetecilerden Ömer Çelik, Tunca Öğreten ve Mahir Kanaat ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla tutuklanırken Derya Okatan, Metin Yoksu ve Eray Saygın’ın ‘adli kontrol’ şartıyla serbest bırakılmasına karar verildi.

Gazetecilerin savcılık ifadelerinden öne çıkanlar ise şöyle:

Çelik’e gazetecilik faliyetleri soruldu

KHK ile kapatılan DİHA Haber Müdürü Ömer Çelik’in savcılık sorgusunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ile ilgili yapılan haberler, Rojava’nın Kobani şehrinde haber takibi ve röportajlarında çektiği fotoğraflar soruldu. Çelik, Kobani’deki fotoğrafların ise gazetecilik faaliyeti olduğunu belirtti.

Soruşturma konusu haberlerin “kamuoyunu ilgilendiren ve haber değeri taşıyan konuları haberleştirdim” diyen Çelik, bunların dışında özel hayatı ilgilendiren konularda herhangi bir paylaşımda bulunmadığını ifade etti.

Ömer Çelik’e dosya içeriği ilgili sorular sorulmaması da dikkat çekti.

Çelik’in Twitter hesabından paylaşılan haberler, Sputnik Kurdistan sayfasından yapılan bir paylaşım ve yine Kobani’de çektiği röportaj fotoğraflamalarını yayınlaması soruldu.

Okatan: Bu paylaşımlar haber alma kapsamındadır

ETHA Yazıişleri Müdürü Derya Okatan ifadesinde 10 yıldır gazetecilik yaptığını, 2010 yılından bu yana ETHA’da çalıştığını söyledi ve ekledi: “etkinhaberajans twitter kullanıcı adresinin, ajansın twitter adresidir. Burada görülen paylaşımlar, ajans tarafından haberlerdir. Bu paylaşımlar Basın Kanunu kapsamında değerlendirilmek zorundadır. Çalışanların açık kimliğini vermek bana doğru gelmiyor. Yazıişleri müdürü olarak sorumlu olarak cevap veriyorum” dedi.

Soruşturma konusu haberlerin Avrupa ETHA bürosu tarafından yapıldığını belirten Okatan, “Twitter üzerinden haber bilgileri almamız, Redhack adlı hacker grubu ile bağlantı halinde olduğumuz anlamına gelmez” diye konuştu.

ETHA’da yayınlanan Redhack röportajına ilişkin soruyu ise Okatan, “Redhack ile yüz yüze değil, internet üzerinden yapılmış bir röportajdır” dedi.

Okatan, “Bu haberler ve paylaşımlar halkın haber alma hürriyeti kapsamında yayınladığımız haberlerdir” dedi.

Yoksu’ya ‘proleter gazeteci’ sorusu

Gazeteci Metin Yoksu, savcılık ifadesinde şu ifadelerde bulundu:

Ben daha önce DİHA’da ajans haberciliği yapıyordum. KHK ile DİHA kapatılınca şu anda dihaber internet sitesinde gazetecilik yapıyorum. Bana suçlamaya dair okumuş olduğunuz tespit tutanağında, e-mail ve Twitter ile suçluyorsunuz. Bu haberler dili geçmiş haberlerdir. Edilgen fiil kullanılmamıştır. Benim terör propagandası yapmam söz konusu değildir. Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın e-mail hesabının şifresi kırılarak yazışmalarının bana geliş şekli ile ilgili olarak da tanımadığım bir kişi Twitter üzerinden bir grup oluşturmuş. Bu gruba beni de dahil etmişler. Twitter sohbet ağındaki Mahir Kanaat isimli kişiyi daha tanımıyorum. Benimle beraber gözaltına alınan gazetecilerden bazılarını gazeteci olmalarından ötürü tanıyorum. Bunun haricinde kişisel bir arkadaşlığım yok.

Savcılık sorgusunda Yoksu’nun Twitter adresinde bulunan açıklama bölümünde kendisini “proleter gazeteci” olarak tanımlaması da, savcılığın soruları arasında yer aldı.

Adliye önünde basın açıklaması

Gazeteciler meslektaşlarının savcılık ifadeleri öncesi Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması düzenledi.

Açıklamaya gözaltındaki gazetecilerin mesai arkadaşları, DİSK Basın İş Sendikası Genel Başkanı Faruk Eren, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) yöneticileri ile gözaltındaki gazetecilerin aileleri katıldı.

“Gazetecilere Özgürlük” pankartının açıldığı açıklamada sık sık “Özgür basın susturulamaz” ve “Gözaltılar serbest bırakılsın” sloganları atıldı.

Açıklamada ilk olarak ETHA editörlerinden Arzu Demir konuştu. Demir, meslektaşlarının yaptıkları haberlerin arkasında olduklarını söyledi.

‘Karanlık bir süreçten geçiyoruz’

Gözaltındaki Ömer Çelik’in çalışma arkadaşı dihaber muhabiri Necla Demir ise şunları söyledi:

Metin Yoksu ve Ömer Çelik yıllardır birlikte çalıştığımız arkadaşlar. Bugün serbest bırakılırlar mı bırakılmazlar mı bilmiyoruz ama temennimiz özgürlüklerine kavuşması ve tekrar adliyede, sokaklarda birlikte haber yapmak. Tam tersi bir durum gelişirse de şaşırmayacağız çünkü OHAL gibi karanlık bir süreçten geçiyoruz.

‘Onları buradan alacağız’

Tunca Öğreten’in çalışma arkadaşlarından gazeteci Mehveş Evin ise şöyle konuştu:

Mesele halkın haber alma hakkının engellenmesi. Bağımsız gazeteciler üzerinde çok ağır baskılar var. Bu gözaltılar da bunun bir parçası. Onları buradan alacağız.

Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Merkez Yöneticisi Can Uğur, TGS olarak her zaman gazetecilerin yanında olacaklarını belirtirken, DİSK Basın-İş Sendikası Genel Başkanı Faruk Eren de 24 günlük gözaltının işkence olduğunu dikkat çekti.

  Delil bulamayan polisten gazetecilere ‘1 dolar’ sorusu