Ana SayfaÇeviriKolombiya’da barış ‘devlet ve paramiliter güçler tarafından sabote ediliyor’

Kolombiya’da barış ‘devlet ve paramiliter güçler tarafından sabote ediliyor’

HABER MERKEZİ – Kolombiya’da yürütülen barış antlaşması tehdit altında. Konuyla ilgili bir yazı kaleme alan Tobias Franz bu olan bitende ‘devlet ve paramiliter güçlerin sabotesinin’ etkisine dikkat çekiyor. Franz’ın Jacobin’de yer alan yazısını Gazete Karınca için Ezgi Gül derleyerek tercüme etti.


TOBIAS FRANZ

Çeviri-Derleme: EZGİ GÜL


Kolombiya hükümeti ve Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) arasında yürütülen barış anlaşması henüz başarıya ulaşamadı.

Çünkü Kolombiya’nın barış anlaşması sağ kanadın uyguladığı şiddet yüzünden tehdit altında.

Barışı oylayan halk, sadece barış anlaşmasını reddetmekle kalmadı aynı zamanda sol kanat aktivistleri ve halk liderlerinin hedef alınmasının da önünü açtı. Öyle ki halk liderlerine yönelik saldırılarda kayda değer bir artış söz konusu.

Son oylamanın yapıldığı 29-30 Kasım 2016’dan beri sağ kanat paramiliterleri ve yerel uyuşturucu çeteleri 24 halk liderini öldürdü, bu yılın başından bu yana ise 16 kişi öldürüldü.

Ülkenin başkenti Bogota’da sokakları yeni bir şiddet dalgası kaplamış durumda: Prostestocular bombalı saldırılarda hedef alındı, polis güçleri barış sürecinin meşruluğunu ve geçerliliğini baltalamak için elinden geleni yapıyor.

Kolombiya zaten tarihi boyunca sistematik olarak sol kanat eylemcilerini, feminist aktivistleri, azınlıkları, LGBT + üyelerini baskı altına almak ve katletmek üzerine nam salmış bir ülke.

Barış anlaşması baltalanıyor

Aşırı sağcı Alvaro Uribe’nin başkanlığı altında ise savaş sonrası bir Kolombiya şekillendirilmeye başlandı.

Eskiden FARC’ın kontrolünde olan bölgelerdeki halk liderlerinin öldürülmesi ise devletin azınlıklar için gerçekten barış isteyip istemediği sorusunu ortaya çıkarıyor.

Yeni silah bırakan FARC gerillalarının eskiden kontrol ettikleri alanlardaki güç ve güvenlik boşluğunu eski başkan Uribe tarafından yürütülen bir sağ kanat ve paramiliter güçler doldurmaya çalışıyor.

İnsanların öldürülmesinin asıl sebebi Uribe’nin ve narkokapitalist toprak sahibi arkadaşlarının çıkarları. Bu sebeple barış anlaşması baltalanıyor.

Ayrıca bu durum onların multimilyarlık uyuşturucu piyasasına hükmetme yarışında öne geçmesini sağlıyor.

Kolombiya’nın hakim üst sınıfı ve narkokapitalistler yerlerinden edilen köylülerin barış anlaşmasının öngördüğü gibi geri gelip tarlalarını ve evlerini geri istemelerinden korkuyor.

Ellli yıllık savaş boyunca Kolombiya hükümeti paramiliter güçlerle birlikte sınıf çıkarlarını korumak ve oligarkların, tarım endüstrisi sahiplerinin ve fabrikaların karları için zor kullanarak ve vahşice kırsal alanı zaptetti.

Ülkenin kırsal kesiminde devam eden ilkel döngünün arkasındaki en önemli çark ise ekonominin uyuşturucuya bağımlılığı, ülkenin sürekli savaş hali ve hükümetin tavrının bu yönde olması.

Politik temsiliyete, ekonomik iyileşmeye, adalete, sosyal uzlaşmaya ulaşmak için gerçek ve sağlam bir barış talep eden birçok taban örgütlenmesi aktivisti, köylüler, işçiler ve sol kanat politikacıları yıllardır şiddetin tehdidiyle yüzleşiyor.

Şiddet dalgası yayılıyor

FARC gerillaları silah bıraktığından ve terhis edildiğinden beri, eskiden FARC kontrolünde olan alanlarda -ki yaklaşık 240 kasabaya tekabül ediyor- bu yeni şiddet dalgası yayılıyor.

Bu alanların çoğu Afro-Kolombiyalıların, yerli grupların ve köylülerin elli üç yıllık savaşı omuzladığı alanlar.

Örneğin jeoekonomik olarak stratejik olan Uraba ve Choco bölgelerinde nehir havzası boyunca, gözlemciler en az 300 paramiliter silahlının bölgeye vardığını söylüyor.

Halk güçleri bölgeyi gerçekten kontrol eden bir düşmanla yüzleşerek büyük bir riski göze alıyor.

Devletin beceriksizliği ve isteksizliği

Devletin beceriksizliği ve isteksizliği savaşın elli yıldan fazla sürmesinin en önemli nedeni.

Devletin beceriksizliğinin üstesinden gelmek ve yükselen tansiyonu düşürmek kabul edilmeyen barış anlaşmasının arkasında yatıyor.

Kolombiya’da öngörülen sosyoekonomik değişiklikler, politik savaşı kazanana bakıyor.

Örneğin birçok FARC gerillası (ve çiftçi), uyuşturucu endüstrisinden gelen gelirlere güvendi, güvenmeye de devam ediyor. Ekonomik ötekileştirmeden korkuyorlar.

Terhis edilen gerillalar aylık 200 Amerikan dolarına kadar ücret hakkına sahip, buna rağmen birçoğu yasadışı endüstrilerde çalışmaya devam etmeyi tercih ediyor.

Şu anda güç boşluğunu doldurmaya ve uyuşturucu ticaretinin geniş alanda kontrolünü ele geçirmeye çalışan paramiliter gruplar, önceden FARC gerillası olanları ve köylüleri aylık 620 Amerikan doları teklif ederek saflarına katmaya çalışıyor.

Asgari ücretin iki katından fazla olan bu tutar, Kolombiya’nın likit ekonomisinin güçsüzlüğünü ortaya koyuyor.

Az eğitimli ya da hiç eğitimli olmayan bir işçi için Kolombiya’nın esnek iş piyasasına girmek hizmet endüstrisinde düşük ücretli ve güvencesiz bir iş demek -o da eğer resmi sektörde iş “varsa”-.

Kolombiya sadece Kosta Rica’yı geçerek Latin Amerika’daki en büyük ikinci işsizlik oranına sahip.

Bundan dolayı asgari ücret Latin Amerika’nın en düşüklerinden biri, üstelik yaşam giderleri bölgesel ortalamadan yüksekken.

Bu ekonomik sonuçların çoğu geleneksel olarak neoliberal kafalı Kolombiya hükümetlerinin suçu.

Hükümetlerin beceriksiz politikaları, sürdürülebilir ve endüstriyel büyümeyi sağlayacak ekonomik politikalar oluşturmak için yetersiz.

Ne yapmalı?

Uyuşturucu gelirine bel bağlamış bu yoksulluk çarkının üstesinden gelmek için, şiddete karşı çıkmak için, barış antlaşmasının doğru düzgün uygulanması için hükümete baskı uygulamak gerek.

Taban örgütlenmesi aktivistleri, uzlaşmayı, adaleti ve gerçek barışı istiyor.

Özellikle de sağ kanat paramiliter güçlerinin yükselişte olduğu bazı bölgelerdeki halk liderleri -nihai bir süreç için savaşan gerçek aktörler- korunmalı, eğer korunmazsa sonrasında yapılacak herhangi bir şey çok yetersiz olacak ve çok geç kalınacak.

Ama yine de şu anki barış anlaşması yeterli değil.

Kolombiya neoliberal ekonomik büyüme modelinin tam ve titiz çalışılmış bir revizyonuna ihtiyaç duyuyor.

Bu, imalat sektöründeki ekonomik aktiviteleri arttırmak için aktif bir devlet politikasını, likit ekonomide yeterli ve iyi ödenen iş imkanlarının yaratılmasını ve asgari ücretteki gözle görünür bir artmayı içeriyor.

Bunun dışında gelişmemişliğin, uyuşturucunun ve şiddetin korkunç çarkını kırmaya yönelen herhangi bir girişim, büyük ihtimalle başarısız olmayı sürdürecektir.

  Af Örgütü: Kolombiya'daki paramiliterler çatışmada ısrar ediyor

Kaynak: Jacobin