Ana SayfaGüncel‘Örtülü hakikati’ masalla aralamaya çalışan bir anlatıcı: Argin Kubin

‘Örtülü hakikati’ masalla aralamaya çalışan bir anlatıcı: Argin Kubin

HABER MERKEZİ – “Örtülü hakikati aralamak” ve “hayatı anlamlandırmak” için masal anlatıcılığı yapan Argin Kubin, “Abraxas” adındaki masal geceleriyle farklı kültürlerden okuduğu masallara kendi yorumunu katarak insanlara ulaşıyor. Kubin, anlattığı masal ile dinleyicinin arasına girmeyerek her dinleyicinin almak istediğini almasını istiyor.


HABER: EDA NARİN


İnsanların hayal kurabilmelerini hatırlatmak amacıyla yola çıkan bir masalcı Argin Kubin. Ege Üniversitesi’nde tıp eğitimime devam ediyor ama 2013 yılından bu yana farklı mekanlarda insanlara hikayeler ve masallar anlatıyor. Masal gecelerine “Yeryüzü ile gökler arasında haber taşıyan, hem iyiliği hem kötülüğü içinde barındırabilecek bir haberci tanrı” olan Abraxas adını veren Kubin, masal anlatıcılığını seçmesinin nedenini ise “Umudu tazelemek, örtülü hakikati aralamak, hayatı anlamlandırmak, hayatın döngüsünü, örüntülerini ve kendini keşfedebilmek için” diye açıklıyor.

Hikaye ve masal anlatıcılığı hakkında konuştuğumuz Kubin, “Argin Kubin kimdir?” sorusuna şu yanıtı veriyor:

‘Ben kimim?’ sorusu, hayat yolculuğumda yürürken yanımdan ayırmayacağım sorulardan. Bunun yanında mevcut hayatıma dair söyleyebileceklerim Ege Üniversitesi’nde tıp eğitimime devam ediyor olmamdır. 2013 yılından bu yana anlatıcılık sanatı ile ilgileniyorum. Farklı mekanlarda hikaye ve masallar anlatıyorum. İstanbul’da Seiba Uluslararası Hikaye Anlatıcılığı Merkezi’nin açtığı Anlatıcının Yolu programı yolcularındanım.

‘Çiçek açma mevsimi gelmişti, masallar anlatmanın tam da vaktiydi’

Masal gecelerini düzenlemeye nasıl karar verdiği konusunda, “Çiçek açma mevsimi gelmesine rağmen tomurcuk kalmaya çalışmak ne kadar acı verici” sözünün etkili olduğunu belirten Kubin, sözlerine şöyle devam ediyor:

Halihazırda az da olsa masal geceleri yapan anlatıcılar vardı. Ben de tek başıma yağacağım masal gecesi için doğru zamanı bekliyordum. Tanımadığım ama ortak arkadaşlarımız olan bir arkadaşın yazdığı bir söz bana cesaret verdi. O sözden bende kalan şey ‘çiçek açma mevsimi gelmesine rağmen tomurcuk kalmaya çalışmanın ne kadar acı verici’ olduğuydu. Ben de bu sözle çiçek açma mevsiminin benim için geldiğini, masallar anlatmamın tam vakti olduğunu hissettim. Böylece ilk masal gecesini yapmış oldum.

Örtülü hakikati aralamak için

Kubin, anlatıcılık sanatı yaparken neden masalı seçtiğine dair ise şunları söylüyor:

Hayal kurabilmeyi hatırlatmak, hayattaki zorluklarla baş edebilmek, umudu tazelemek, örtülü hakikati aralamak, hayatı anlamlandırmak, hayatın döngüsünü, örüntülerini ve kendini keşfedebilmek kendinin farkında olabilmek için…

Kubin, kendisini hikaye ve masal anlatıcılığına götüren süreç üzerine konuşurken, her masal gecesinin bir çıkış noktası olduğunu söyleyerek kendi masal gecesinin çıkış noktasının ise şöyle ifade ediyor:

Bu masal gecesi hayatında boşluğa düşen bir kadının kendi geçmişiyle yüzleşmesi ve yüzleşirken kendi hikayelerini anlatması sonrasında oluşturduğu masallar… Çocukluğunu, kadınlığını deneyimleme süreci, ailesi ve toplumla kurduğu ilişkisi, arkadaşlıkları ve kendi ile kurduğu ilişki sorgulamaları üzerinden gelişti.

Masal gecelerinin adı: Abraxas

Farklı kültürlerden okuduğu masallara kendi yorumunu kattığını ve anlattığı masallar ile arasında bir bağ kurduğunu söyleyen Kubin, hikaye ve masal etkinliklerini bir bağlam üzerinden kurguladığını dile getirdi.

Kubin, masal gecelerine adını veren Abraxas’ı ise şöyle tanıttı:

‘Abraxas yeryüzü ile gökler arasında haber taşıyan, hem iyiliği hem kötülüğü içinde barındırabilecek bir haberci tanrıdır. İnsanın normal denebilecek arayışlarının ötesinde kendi yazgısını keşfedebilmesi için içinden gelen seslere kulak vermesi ,düşlerine ve sezgilerine güvenmesi ve onları yorumlayabilmesi koşulunu simgeler..’ Bu paylaşımı bir arkadaşım yapmıştı. Herman Hesse’nin Demian kitabından. Ben de masal geceleri yaptığım sırada açmak istediğim sayfam için isim krizi yaşadığım bir dönemde arşivimde sakladığım bu mesajla karşılaştım. Gerek telaffuzu gerekse imgesel olarak horoz başlı ve yılan bacaklı olması çok güçlü geldi ve beni etkiledi. Yukardaki alıntılamada her kelime  içimde yankılandı. Yereyüzü/gökyüzü, iyilik ve kötülük, haberci oluşu.. İçinden gelen seslere güven, sezgiler, düşler …

‘Masalcı her masalında kendini anlatırmış derler’

Anlattığı masal ile dinleyicinin arasına girmeyerek her dinleyicinin almak istediğini alması gerektiğini savunuyor Kubin.

Kubin, masalları ile kendisi arasında kurduğu bağı ise şu ifadelerle dile getiriyor:

Masalcı her masalında biraz da kendini anlatırmış derler. Evet. Her masalı anlatmıyorum. Okuduğum ya da duyduğum bir masalla bir şekilde bağ kurabilirsem o masalı çalışıp kendi içimde yoğuruyorum ve o masalı anlatıyorum.

Hikaye anlatıcısı ile masal anlatıcı arasında bir farkın olup olmadığını sorduğumda ise Kubin, şunları söylüyor:

Anlatıcılığın farklı hallerinin (dengbejler, aşıklar gibi) bu coğrafyada olmasıyla birlikte çağdaş anlatı sanatı yeni sayılabilecek bir yerde Türkiye için. Dolayısıyla ikisi de kullanılıyor benim gözlemlediğim kadarıyla anlatıcılık yapan insanlar için. Anlatıcılık yaparken masal da anlatıyorum hikaye de. Bunun ikisini karşılayabilecek bir şemsiye ifade olmadığından ben de zaman zaman ikisini de kullanıyorum.