3 yıl IŞİD’in elinde esir kaldı, şimdi Rakka’ya ilerliyor: Türkmen kadın Silava’nın hikayesi

HABER MERKEZİ – 3 yıl boyunca IŞİD’in elinde esir kalan ancak şimdi Demokratik Suriye Güçleri ile birlikte Rakka’ya ilerleyen Türkmen bir kadın savaşçı Silava Minbic. Bugün artık bir savaşçı olmasını “Bunu esir düşen kadınlara karşı bir sorumluluk olarak görüyorum” sözleriyle ifade ediyor Silava Minbic ve “Onların bu zulmünü yanlarına bırakmayacağız” diyor.

Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) Rakka’ya yönelik operasyonunun Tabka ayağı 16’ıncı günde devam ediyor.

DSG ile IŞİD arasındaki çatışmalar Fırat Nehri’nin her iki yakasında şiddetlenmiş durumda.

Operasyonda Suriye’nin hemen her bölgesinden gelen birçok savaşçı yer alıyor.

Bu savaşçılardan biri de Silava Minbic.

Silava Minbic, geçtiğimiz yıl Minbic’in IŞİD’den kurtarılmasının ardından DSG’ye katılmış.

Minbic, 3 yıl boyunca IŞİD’in elinde esir kalmış. Kent kurtulduğunda ise bir savaşçı olmaya karar vermiş.

Minbic, esaretten savaşçı oluşuna uzanan süreci şöyle anlatıyor:

Ben Minbic’in Türkmenlerindenim. DSG’ye katılmam benim için büyük bir kazanım. IŞİD’in en büyük askeri üslerinden biri de Minbic’ti. Kenti onlardan almak, o zulümden kurtulmak yeniden doğuş gibi oldu.

IŞİD’in Minbic’te izleri olsa da her şeye rağmen halkın yeniden yaşam bulduğunu ve bu topraklara büyük bir umut doğduğunu dile getiriyor Silava Minbic.

IŞİD’in Suriye topraklarını işgal ederek, binlerce Arap, Kürt ve Türkmen kadını esir aldığını hatırlatan Minbic, şimdi ise Rakka operasyonuna katıldığını anlatıyor.

Ben IŞİD’den kurtulduktan sonra bir savaşçı olmaya karar verdim. IŞİD’in halklarımıza ve kadınlarımıza çektiği acılara son vermek için bu tercihi yaptım. Rakka’da IŞİD’in tuttuğu yüzlerce Türkmen kadın da var. Onların birçoğu katledildi. Birçoğu da köle pazarlarında satıldı. Buna karşı sessiz kalamazdım.

Silava Minbic, yeniden nefes aldığını ve özgür bir şekilde yaşama fırsatı yakaladığını söylüyor ve DSG ile birlikte hareket etmenin verdiği ‘umuttan’ söz ediyor ve ekliyor:

Tabka’ya ilerliyoruz. Nasıl Minbic kurtarıldıysa Tabqa’yı da Rakka’yı da özgürleştireceğiz. Bu zulüm bitene kadar IŞİD çetesiyle savaşacağım.

Bunu esir düşen kadınlara karşı bir sorumluluk olarak görüyorum. Onların bu zulmünü yanlarına bırakmayacağız. Halkımız bize inansın, bizi beklesin. En kısa sürede onları bu illetten kurtaracağız.