Ana SayfaGüncelGece saçlı kadın: ‘Leyla kimdir, Leyla kadındır…’

Gece saçlı kadın: ‘Leyla kimdir, Leyla kadındır…’

HABER MERKEZİ – O’na ‘gece saçlı’ kadın diyorlardı. 22 yaşında halkına yaşatılan zulmü dünyaya duyurmak için uçak kaçırma planı yaptı, yakalandı, işkence gördü. Çıkartıldığı mahkemede ise yargılanan değil yargılayandı. Leyla Qasim, kısacık yaşamından geriye “Benim ölümüm halkımın uyanışı olacak” sözlerini ve “Saç örgülerimden bayrak yapın” vasiyetini bıraktı. Şairin dizelerindeki gibi “Leyla kimdir? Leyla kadındır, Benim Leylam…”

Ortadoğu’nun gece saçlı Leylaları çoktur. Onlar ki aşkla anılırlar ama bu aşk, bildiğiniz anlatılan masallardaki gibi olmaz. Öğretilmiş, alıştırılmış kadınlık rollerine  girmezler Leyla’lar. Toprağa, zamana, yaşama, ülkesine aşık olurlar ve kimi zaman bu yolda düştüklerinde  geriye kendinden öncekilerin mirasıyla geleceği bırakırlar.

Efsaneler dirilir, Leylalar çoğalır bu coğrafyada ve her gidenin ardından binlerce Leyla doğar. Leylayı leyla yapan, aşkla özgürlüğü birleştirdiği an’dır ve bu anlar yeniden doğuşu müjdeler halklara…

Kadının doğurduğu, yarattığı, beslediği Ortadoğu’da işgalciler ezilen halklara, ezilenler ise kadınlara yöneltirler yok sayma ve yok etme yani ‘öldürme kültürü’nü. Bu nedenledir ki Leylalar az görünürler  bazılarını biliriz ama bazılarını hiç bilmeyiz.

Leylaların hikayesi köklerinden araştırılması gerekir. Ama biz daha yakın tarihten bir selam niyetine analım O’nlardan birini, tam da zaman onun esir alındığı günün yıldönümünü göstermişken.

Darağacında celladını yargılıyordu

Leyla Qasim, Kürtlerin sınırlarla bölünerek hafızasızlığa itildiği yüzyılda doğdu. İnatçıydı, inançlıydı, isyancıydı ve en önemlisi özgürlüğe aşık bir kadındı. Henüz 22 yaşında sosyoloji öğrencisi bir militanken -bilindiği  kadarıyla- dünyada idam edilen dördüncü kadın olarak darağacına götürüldüğünde, cellatlarını  yargılıyordu, çıkarıldığı sehpada…

“Benim ölümüm halkımın uyanışı olacak” diyordu ve tarih Leyla’yı haklı çıkardı, doğudan batıya, güneyden kuzeye onunla uyanan milyonlarca kadın özgürlük yolculuğunun yolcusu oldu.

Kürtlerin ‘gece saçlı’ Leylası; Leyla Qasim, 1952 yılında Xaneqin’de Dalaho Qasim ve Kani’nin üçüncü çocuğu olarak dünyaya geldi. Gece yarısı dünyaya geldiğinden dolayı Arapça ‘gece’ anlamına gelen Leyla ismi verildi. Yoksul bir ailenin tek kızıydı, halkının dayatılmış yazgısından nasibini aldı, yoksul ve Kürt olduğu için göçleri yaşadı. Ailesi orta öğretiminden sonra 1958 yılında Bağdat’a göç etti.

‘Kölelik Kürtlerin kaderi değil’

Bağdat’ta lise öğrenimini tamamlayan Leyla, Bağdat Üniversitesi’nde sosyoloji bölümüne girdi ve 20 yaşındayken Kürdistan Öğrenciler Birliği (YXK) ile tanıştı ve destek verdi. Bu dönemde Saddam Hüseyin’in “Kürt düşmanlığı” üzerine bir makale yazdı bu nedenle hedef haline geldi. “Kölelik Kürtlerin kaderi değil” diyordu ve ulusal kurtuluş mücadelesine aktif militan olarak katıldı. Leyla bu kararı verdiği dönemde Kürtler, özellikle Güney’de hassas bir dönemden geçiyordu.

Uçak kaçırma planı

1974’ün baharında Baas rejimi Kürtlere karşı savaş açtı. Kürt ailelerini Bağdat’tan çıkardı. Irak rejimi Qeladize kentini bombaladı. Bombalama sonucunda birçok sivil yaşamını yitirdi. Bu dönemde Leyla Qasim’a Kürt halkının sesini dünyaya duyurmak amacıyla bir uçak kaçırma görevi verildi. Uçak kaçırma eyleminde Leyla, 4 arkadaşıyla birlikte 24 Nisan 1974’te yakalandı. Hapishanedeyken işkence ve insanlık dışı uygulamalara maruz bırakıldı. Saddam’ın emriyle Leyla ve 4 arkadaşı 13 Mayıs 1974 tarihinde idam edildi.

İdam sehpasında Ey Reqip’i okudu

Aylardan bahardı, doğa canlanıyordu ama göstermelik bir mahkeme ile baharda can almaya niyetli  cellatlar karşısında tarihin yargıcıydı Leyla ve şunları söylüyordu;

Beni öldürün fakat şu gerçeği de bilin ki benim öldürülmemle binlerce Kürt uyanacak. Ben Kürdistan’ın özgürlüğü yolunda canımı feda ettiğimden dolayı sevinç ve gurur duymaktayım.

Karar tabi ki ‘idam’ oldu ve O idam sehpasına giderken Ey Reqib’i okuyordu.

‘Saç örgülerimden bayrak yapın’

İdam edildiğinde henüz 22 yaşındaydı, ailesine dahi haber verilmemişti. Başka bir kimlikle Ebu Greyb zindanına giden annesi, Leyla ile idam edilmeden önce görüşme fırsatı yakaladı. Annesiyle kısa bir görüşme fırsatı bulan Leyla, şu vasiyette bulundu:

Güzel annem; tasalanma, ben bir dava insanıyım artık. Kürt halkı ve Kürdistan için savaşıyorum. Dün Saddam ve beraberinde bir grup buraya geldi. Beni kandıracağını, ilkelerimden taviz vereceğimi zannediyordu. Hatta mücadeleden vazgeçmem için maddi tekliflerde bulundu. İstediğim okullarda öğretmenlik yapabileceğim vaadinde bulundu. Fakat ben bunları kabul etmeyecek kadar onurlu olduğumu, halkımı satmayacağımı söyledim. Kendimi Kürt ve Kürdistan davasına adadığımı, bu mücadele uğrunda idamı onurla karşıladığımı söylemem üzerine çılgınlaşan koca Saddam’ın ne kadar zavallılaştığını gördüm. Anne bizim ölümümüzle binlerce Kürt insanı uyanacak, özgürlük bayrağımız dalgalanacak. Ben öldüğümde üzülmeyin, saç örgülerimden bayrak yapsınlar.

Leyla’nın çocukluk arkadaşı Sadiye Alî Ekberiyan ise aradan 43 yıl geçtikten sonra O’nu şöyle anlatıyor:

Leyla hiçbir şeyden korkmazdı, o kadar inançlı ve cesaretliydi ki ölüm onu korkutmuyordu. Her zaman öncü olmayı ve önde yürümeyi isterdi. Bu yüzden de yöresel kıyafetiyle, diliyle ve Kürt kültürü ile darağacına gitti. Her yıl Leyla Qasim darağacında idam edilen ilk Kürt kadını olarak anılıyor. Bugüne kadar kadınlar ona her zaman sahip çıktı ve çalışmalarını onun takipçisi olarak yürüttüler. Leyla’nın ve yoldaşlarının takipçisi olabilmemiz için kendimizi biraz daha örgütlememiz ve mücadeleyi büyütmemiz gerekiyor. Leyla’nın da bizden istediği şey buydu. Biz Kürt kadınları mücadelemizi ne kadar çok büyütürsek Leyla’nın ve arkadaşlarının mirasına o kadar çok sahip çıkmışız demektir.

Ölümünün ardından Leyla tıpkı Şair Cigerxwin’in dizelerindeki gibi herkes oldu herkesten bir parça oldu.

Leyla

Şêr, şêr e, mêr e yan jin e

Nîşan bi dest, Leyla min e

Polaye dil wek asin e

Leyla kî ye?

Leyla jin e.

Leyla min e.

Leyla min e…

Leyla keça Mît û Meda

Canê xwe da di ber me da

Bijîn heçî ko canfida

Xweş bin ji te jar û geda

Leyla kî ye?

Leyla jin e.

Leyla min e.

Leyla min e…

Divêm li pey te bêm e jî

Çibkim bi vê jîna rijî ?

Xwînê nerejî napijî

Leyla bijî, Leyla bijî !




Önceki Haber
Baltayı taşa vurmak
Sonraki Haber
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça açlık grevinin 46. gününde