Afrin’e saldırı planı: ‘Pazarlık yapıldı, amaç bölgeye Esad güçlerini konuşlandırmak’

HABER MERKEZİ – Nisan ayında Afrin sınırının karşısına askeri yığınağı yoğunlaştıran Türkiye, dün de Afrin’i top atışlarıyla hedef aldı, YPG mevzilerini bombaladı. Afrin’e saldırı ile neticelenen son dönemki bu gelişmelerin bir ‘pazarlık’ sonucu olduğu iddia edilirken, bu ‘pazarlığın’ Rusya, İran ve Türkiye arasında yapıldığı, amacın ise Afrin’e Esad’a bağlı güçlerin konuşlandırılması olduğu öne sürülüyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) dün gece Demokratik Birlik Partisi (PYD) kontrolündeki Afrin’e yönelik saldırısı sonrası Türkiye’nin Rojava’ya yönelik operasyon hazırlığı planı tekrar gündemde.

Sabah’ın 3 ay önceden duyurduğu operasyon

TSK, Mart ayından itibaren yer yer Afrin’i top atışları ile hedef alırken, Nisan ayının ilk haftasında hükümete yakınlığıyla bilinen Sabah gazetesi konuyla ilgili bir haber yayınlamıştı.

“Sınır ötesi ve yurt içinde ikiz harekât” başlıklı haberde operasyon yürütülecek yerlerden birinin de Afrin olacağı belirtiliyordu.

Sabah’ın söz konusu haberinde Türkiye’nin Suriye’de birlikte hareket ettiği Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve TSK’nin Afrin için çok önceden hazırlık yaptığı ifade ediliyordu.

Öyle ki bu haberin yayınlandığı günden itibaren aşama aşama sınıra askeri yığınak başladı.

Son olarak Nisan ayında Afrin sınırının karşısına askeri yığınağı yoğunlaştıran Türkiye, dün de Afrin’i top atışlarıyla hedef aldı, YPG (Halk Savunma Birlikleri) mevzilerini bombaladı.

Erdoğan’ın açıklamaları

Öte yandan son 10 gündür verdiği tüm demeçlerde, IŞİD’e karşı mücadele veren ve Rakka operasyonunu yürüten Demokratik Suriye Güçleri’nin öncü bileşeni YPG’ye yönelik açıklamalarda bulunan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da sık sık operasyon sinyali veriyordu.

Erdoğan son açıklamalarında YPG’ye silah temini yapan ABD’yi eleştirirken “Türkiye silahlı kuvvetleri ile Kuzey Suriye’de bir devlet kurulmasına asla müsaade etmeyecektir” ifadelerini kullanmıştı.

Urfa’nın Akçakale ilçesinde yaptığı konuşmada ise ‘sınırdan’ PYD’ye seslenmiş ve “Ülkemizi tuzaklarla teslim alabileceklerini sananlara cevabımızı, bizzat yerinde, sahada vermekte kararlıyız” demişti.

‘Pazarlık’ mı?

Erdoğan’ın açıklamaları Afrin’e dünkü saldırı ile fiili bir hal alırken, Afrin’e saldırı ile neticelenen gelişmelerin bir ‘pazarlık’ sonucu olduğu iddia ediliyor.

Bölgedeki yerel kaynaklara göre söz konusu ‘pazarlık’ Türkiye, Rusya, İran ve Esad rejimi arasında yapıldı.

Bu kaynaklar bu planın ise özetle şöyle olduğunu aktarıyor:

• Türkiye’nin Afrin’e yönelik operasyon planı Rusya ve İran tarafından Esad rejimine iletildi.
• Türkiye’nin ‘Fırat Kalkanı’ kapsamında girdiği yerlere yaptığı askeri sevkiyat ve kendisine bağlı silahlı gruplarla Afrin’in doğusundan Minbiç, Cerablus ve Bab (Şehba bölgesi), Minnak Askeri Üssü ve Tel Rıfat’a saldıracak; İdlib’teki radikal cihatçı gruplar Afrin’in güneyinden saldırıya geçecek; Türkiye ise sınır bölgelerinden bölgeyi sürekli ateş altında tutacak.
• Böylece YPG Afrin’de sıkıştırılmaya çalışılacak ve Esad’a bağlı güçlerin Afrin merkezine konuşlandırılması için baskı yapılacak.
• Eğer Esad’a bağlı güçler kente giremezse de Afrin, Rusya, İran ve Türkiye’nin garantörü olduğu Astana görüşmelerinin Temmuz ayı içerisinde yapılması beklenen turunda ‘çatışmasızlık bölgeleri’ kapsamına alınacak. BM’nin 2254 sayılı Güvenlik Konseyi kararına atıfta bulunulacak ve uluslararası baskı hafifletilmeye çalışılacak.

ABD ne yapacak?

200 bini göçmen olmak üzere bir buçuk milyona yakın nüfusun bulunduğu Afrin’e yönelik saldırıların büyük bir göç dalgasına neden olacağı belirtiliyor.

Afrin’e yönelik saldırılar ile Suriye’deki savaşın daha geniş bir alana yayılacağı da bir diğer tehlike.

Halihazırda YPG öncülüğündeki Demokratik Suriye Güçleri ile Rakka operasyonuna odaklanan ABD’nin ise bu gelişmeler karşısında nasıl bir tavır alacağı belirsiz.