Ana SayfaGüncelBakan Soylu’dan Baskın Oran hakkında suç duyurusu

Bakan Soylu’dan Baskın Oran hakkında suç duyurusu

HABER MERKEZİ – Içişleri Bakanı Süleyman Soylu kaleme aldığı yazılar nedeniyle Siyaset Bilimci Prof. Dr. Baskın Oran hakkında suç duyurusunda bulundu. Soylu, açıklamasında Oran hakkında “Kendisini bilim adamı olarak pazarlamış”, “alçak”, “uşak” şeklinde hakaret içeren ifadeler kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu siyaset bilimci Prof. Dr. Baskın Oran’ın T24, Agos ve Artıgerçek’te yayımlanan “Kürtler üzerine bazı trajikomik deneyler” başlıklı yazısı için suç duyurusunda bulundu.

Soylu yaptığı açıklamada Türkiye dış politikası alanında Türkiye’nin en kıdemli akademisyenleri arasında olan Oran hakkında, “Kendisini bilim adamı olarak pazarlamış”, “alçak”, “uşak” ifadelerini kullandı.

Oran, kamuoyu önünde dile getirdiği hakaretler nedeniyle Soylu’ya dava açacağını söyledi.

“Kürtler üzerine bazı trajikomik deneyler” başlıklı yazısını, basında yer alan haberlerden derlediğini belirten Oran, “Kendilerinin sebep olduğu haberler hakkında suç duyurusunda bulunmuş olacaklar” ifadelerini kullandı.

Baskın Oran’ın “Kürtler üzerine bazı trajikomik deneyler” başlıklı yazısının tam metni şöyle:

Bu baskıların medyaya yansımış olanları kronolojik olarak şöyle özetlenebilir: [1]

Haziran-Kasım 2016 arası – YÖK’ün “Kürdoloji Bölümü” adına izin vermemesi üzerine[2] Mardin Artuklu Üniversitesinde 10 Aralık 2009’da Yaşayan Diller Enstitüsü ismiyle kurulan ve yüksek lisans öğretimi yapan bölümde Kürt dili ve edebiyatı üzerinde çalışan genç akademisyenler görevden alınarak bölüm işlevsizleştirildi.[3]

 

28.07.2016 – OHAL’in 668 sayılı ikinci KHK’siyle; aralarında Batman, Bingöl ve Şanlıurfa’da faaliyet gösteren çok sayıda kurumun bulunduğu toplam 131 yayın organı (3 haber ajansı, 16 televizyon, 23 radyo, 45 gazete, 15 dergi, 29 yayınevi ve dağıtım kanalı) kapatıldı.[4]

01.08.2016 – Cumhurbaşkanı Erdoğan, açtığı hakaret davalarını geri çekti fakat HDP’yi bunun dışında tuttu.[5]

21.08.2016 – İstanbul Esenyurt’ta bir parkta Kürtçe türküler söyleyen gençler polis tarafından darp edildi ve tutuklandı.[6]

28.08 2016 – Diyarbakır’da polis Azadiya Welat gazetesini basarak 25 çalışanı gözaltına aldı.[7]

02.09.2016 – Başbakan Yıldırım, “Çözüm falan yok artık, o fırsatı kaçırdılar” dedi. [8]

13.09.2016 – Mardin Derik belediyesinin Türkçe, Kürtçe ve Ermenice yazılı tabelası, kayyım olarak atanan ilçe kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk tarafından söktürüldü.[9]

25.09.2016 – Grup Çığlık Orkestra ekibinin üç üyesi, Tunceli’nin Pertek ilçesinde bir düğünde Kürtçe türkü okudukları için “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla gözaltına alındı.[10]

29.09.2016 – 21 Mart 2015’ten beri Türksat uydusu üzerinden yayın yapan Türkiye’nin ilk Kürtçe çocuk kanalı Zarok (“çocuk”) TV 668 sayılı KHK’yle kapatıldı. [11] New York merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) açıklama yaptı: “İktidar sahipleri bir çocuk kanalını bile ülke güvenliğini tehdit unsuru olarak görüyorsa bu OHAL yetkilerinin kötüye kullandığının göstergesidir.”[12]

03.10.2016 – Fransa merkezli Eutelsat şirketi tarafından işletilen Hotbird uydusundan Belçika merkezli Türkçe yayın yapan Med Nuçe TV’nin yayını, RTÜK’ün talebi üzerine Eutelsat tarafından kesildi.[13]

06.10.2016 – Diyarbakır Sur Belediyesine kayyım atanan Vali Yardımcısı Bilal Özkan, kadroları zabıtada olarak 18 yıldır Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosunda görev yapan 5 tiyatrocuyu zabıtaya aldı.[14]

12.10.2016 – Kürtçenin Soranî, Goranî ve Kurmancî lehçelerinde ve Farsça dilinde yayın yapan ve yine RTÜK’ün “PKK çizgisinde yayın yaptığı” gerekçesiyle kapatılmasını talep ettiği İsveç merkezli Newroz TV’nin yayını Eutelsat şirketi tarafından kesildi.[15] (Bkz. Eutelsat ve Türkiye kutusu)

29.10.2016 – 676 sayılı KHK’yle 10 gazete, 2 haber ajansı ve 3 dergi kapatıldı. Listenin tamamına yakını Dicle Haber Ajansı (DİHA), Jin Haber Ajansı (JİNHA) Evrensel Kültür dergisi, Tîroj dergisi, Özgürlük Dünyası dergisi, Yüksekova Haber gazetesi, Batman Çağdaş gazetesi, Cizre Postası gazetesi ve Azadiya Welat gazetesi gibi Kürtçe yayın ve yayıncılardan oluşuyordu.[20]

30.10.2016 – Diyarbakır Belediyesi eş başkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı “örgüt üyeliği” suçlamasıyla tutuklandı.[21]

05.11.2016: Dokunulmazlıkları kaldırıldıktan sonra ifade vermeye gitmeyen HDP milletvekillerine operasyon düzenlendi. 12 milletvekili gözaltına alındı. Eş başkanlar Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile İdris Baluken’in aralarında bulunduğu 9 milletvekili tutuklandı. Demirtaş Edirne Cezaevine, Yüksekdağ Kocaeli Cezaevine götürüldü.[22]

16.11.2016 – Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Tunceli ve Siirt belediyeleri eş başkanları “PKK’ya yönelik soruşturma kapsamında” gözaltına alındı.[23]

17.11.2016 – Mardin Büyükşehir Belediyesi eş başkanı Ahmet Türk görevden alındı; Van, Mardin, Siirt ve Tunceli belediyelerine kayyım atandı; Tunceli Belediye Başkanı Mehmet Ali Bul tutuklandı.[24] DBP’li 106 belediyeden 33’üne kayyım atanmış, 39 belediye eş başkanı tutuklanmış oldu.[25]

24.11.2016 – Ahmet Türk “terör örgütüne destek”ten tutuklandı.[26]

04.12.2016 – HDP Iğdır Milletvekili Mehmet Emin Adıyaman, barış sürecinde yaratılan olumlu havanın OHAL dönemindeki KHK’lerle sona erdirildiğini, özellikle 677 sayılı KHK’nin[27] okulları ve dernekleri vurduğunu, Kürtçe dil öğreten Kürtçenin günlük yaşamda dahi konuşulmasının, yazılmasının, öğrenilmesinin yasaklandığını söyledi. Adıyaman’ın kapatıldığını belirttiği kurumlar arasında şunlar da bulunuyor:

Diyarbakır’da 14 Eylül 2014’te 5-11 yaş gurubu çocuklara Kürtçe eğitim vermek için açılan Ferzad Kemanger ilkokulu. Kürtçe eğitim veren Ali Heriri İlkokulu. 2006’da merkezi Diyarbakır’da olmak üzere farklı illerde 37 şube açan, bugüne kadar on binden fazla kişinin Kürtçenin çeşitli lehçelerinden sertifika almasını sağlayan Kürt kültürünü araştırma ve geliştirme üzerine çalışan KURDİ-DER. 2004’te Ankara’da kurulan ve iki bini aşkın kişiye dil eğitimi veren KÜRD-DER (Kürt Kültürünü Araştırma Derneği). Cizre’de 2014 yılında açılan, 2016’da Cizre Belediyesine kayyım atanınca verdiği eğitim durdurulan Dibistana Seretayî Bêrîvan. Diyarbakır’da belediyelerin 2014’te faaliyete geçirdiği, evde ve sokakta Türkçe konuşan çocuklara 2015’te Kurmanci, Zazaki ve İngilizce eğitim veren,[28] eğitim müfredatı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından denetlenen Zarokistan (“çocuk yurdu”) adlı kreşler (kreş, anaokulu vb. çocuk eğitim ve gözetim kurumları).[29]

20.12.2016 – Son bir yılda Demokratik Bölgeler Partisinden (DBP) 69 belediye eş başkanı tutuklandı, 50 belediyeye kayyım atandı, en az 3.051 parti yöneticisi tutuklandı.[30]

31.12.2016 – Musa Anter ve İsmail Beşikçi’nin kurucusu olduğu İstanbul Kürt Enstitüsü kapatıldı.[31]

05.01.2017 – Ankara Etimesgut Kaymakamı iken Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine kayyım atanan Cumali Atilla, Kürtçe tiyatro yapan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncularının sözleşmeleri feshetti ve 31 oyuncu işten çıkartıldı.[32]

07.01.2017 – Diyarbakır Kayapınar kaymakamı iken belediyeye kayyım atanan Mustafa Kılıç, Şırnak Uludere ilçesi Irak sınırında TSK uçakları tarafından 28.12.2011’de düzenlenen operasyonda ölen 34 kişinin adlarının yazılı olduğu Roboski Anıtı’nı söktürttü. [33]

Aynı gün, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi kayyımı Cumali Atilla da, Büyükşehir Belediyesi önündeki iki adet Lamassu heykelini kaldırttı. İnsan başlı, kartal kanatlı ve boğa/aslan vücutlu mitolojik bir yaratık olan Lamassu, Asur döneminde anıtsal yapıların koruyucusu olarak biliniyordu.[34]

12.01. 2017: Van’ın Çatak Belediyesine kayyım atanan ilçe kaymakamı Hacı Asım Akgül, ilçeden geçen çayın üzerindeki köprünün korkuluklarının yeşil, sarı ve kırmızı renklerini kırmızı-beyaz olarak değiştirterek Türk Bayrağı çizdirdi.[35]

18.02.2017 – Diyarbakır kayyımı Cumali Atilla, kentin Asurcadan gelme adı[36] Amed’den kaynaklanan Amedspor’un isminin değiştirilmesini, aksi halde kulübe ayrılan maddi desteğin kesileceğini söyledi.[37]

20.02.2017 – Aydın Anadolu İmam Hatip Lisesi birinci sınıf öğrencisi 14 yaşındaki Y.B. ve beş sınıf arkadaşı hakkında, Kürtçe müzik dinleyip halay çektikleri gerekçesiyle okul yönetimi tarafından suç duyurusunda bulunuldu. Y.B. ve arkadaşları sevk edildikleri adliyede adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.[38]

25.2.2017 – Şırnak’ın Cizre Belediyesine kayyım olarak atanan ilçe kaymakamı Ahmet Adanur, 2007’de ölen Cizreli Kürt siyasetçi Orhan Doğan’ın anıtını yıktırdı.[39]

27.02.2017 – Diyarbakır Kayapınar Belediyesi Kayyımı Mustafa Kılıç bir grup gazeteciye makam odasında basın toplantısı düzenledi. Belediye’nin Cigerxun Kültür Merkezi kütüphanesi, Peyas, Fırat, Medya, Mezopotamya ve Barış Mahallesindeki bilgi evlerinin kütüphanelerinden toplanan dergi ve kitapları “Zerdüştlük, Marksizm, Leninizm, dağdaki insanların hayatlarını, Yahudiliği ve Hıristiyanlığı anlatan, bu toprakların değeri olan İslam inancı ile kendi kültürümüz ile zerre kadar ilgisi olmayan örgütsel suç kitapları” olarak takdim etti.[40]

27.03.2017 – Beşiktaş Belediyesi, Hakkari’yle kardeş belediye olunması sebebiyle ilçede bulunan Barış Sokağı’nın adına 2015’te Kürtçe barış anlamına gelen “Aşiti” kelimesini de ekleyerek “Barış-Aşiti Sokağı” olarak değiştirmiş, Hakkari’de bulunan bir caddeye de “Beşiktaş” ismi verilmişti. Aradan 1,5 yıl geçtikten sonra İçişleri Bakanlığı Beşiktaş’taki isim hakkında inceleme başlattı.[41]

29.03.2017 – Dersim Belediyesine kayyım atanan Tunceli Valisi Osman Kaymak, çatışmalarda öldürülen PKK’lilerin cenazelerinin yıkanmaması ve defin işlemi yapılmaması talimatını verdi. Newroz’da öldürülen Kemal Kurkut’un cenazesinin yıkanmasına ve defin işleminin yerine getirilmesine de AKP’li Battalgazi Belediyesi izin vermemişti.[42]

31.03.2017 – Van’ın Bahçesaray ilçesinde “Bêjin Na” (“Hayır Deyin”) şarkısı eşliğinde ilçeyi gezen HDP’nin seçim aracına “Yasaklı parça çaldığı” gerekçesiyle el konuldu. İzmir’de de HDP’nin seçim otobüsü ses sistemi ruhsata işlenmediği gerekçesiyle 15 günlüğüne bağlandı.[43]

28.04.2017 – Diyarbakır’da halk arasında protokol yolu olarak bilinen Elazığ yoluna Büyükşehir Belediyesince dikilen kırmızı ve sarı lalelerden sarı olanların, çimenlerle birlikte ‘yeşil, sarı, kırmızı’ görüntüsü verdiği için söküldüğü iddia edildi. Kayyım tarafından yönetilen Belediye yetkilileri ise kentin başka yerine ekilen sarı lalelerin yerinde durduğunu, ancak Elazığ yolundaki sarı lalelerin yağmur nedeniyle döküldüğünü söyledi.[44]

07.05.2017 – Düğün konvoyunda sarı, kırmızı, yeşil mendil sallayan kişiler Adana’da gözaltına alınarak Terörle Mücadele Şubesine götürüldü.[45]

19.05.2017 – İlçeden geçen çayın üzerindeki köprünün yeşil-sarı-kırmızı renklerini Ocak ayında kırmızı-beyaz olarak değiştirip Türk bayrağı çizdirmiş olan Van Çatak kaymakamı ve Belediye kayyımı Hacı Asım Akgül, “Westaniya Parezer Tahir Elçi” adlı parkın adını 2016’da ilçede yaşamını yitiren korucu Ali Ogün’e atıfla “Şehit GK Ali Ogün Parkı” olarak değiştirdi.[46]

04.06.2017 – KCK Türkiye Meclisi ana davasının gerekçeli kararı açıklandı. Kararda, bir dönem krize neden olan Kürtçe savunma talepleri ile ilgili ‘Kürtçe-Türkçe tercüme bilirkişi raporu’ harcamasının tüm sanıklar için toplam 60.000 lira olduğu belirtildi.[47] Oysa Lozan Md. 39/5 şu açık hükmü getirmekteydi: “Türkçeden başka bir dil konuşan Türk uyruklarına, mahkemelerde kendi dillerini sözlü olarak kullanabilmeleri için uygun düşen kolaylıklar sağlanacaktır.”

11.06.2017 – 21 Kasım 2004’te Mardin’de, güvenlik güçlerince babasıyla beraber evinin önünde 13 kurşunla öldürülen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz’ın Kızıltepe ilçesindeki heykeli, belediyeye kayyım atanan Kızıltepe Kaymakamı Ahmet Odabaş tarafından kaldırıldı.[48] Uğur Kaymaz’ın Diyarbakır Sur’daki heykeli ise Mayıs 2015’de “kimliği belirsiz kişi veya kişiler” tarafından yıkılmıştı.[49]