Tanıkların ‘İşkenceyle ifade verdik’ demesine rağmen gazeteci Türfent tahliye edilmedi

HABER MERKEZİ – Yüksekova’da sokağa çıkma yasakları döneminde yaptığı haberler nedeniyle 13 ay önce tutuklanan gazeteci Nedim Türfent’in ilk duruşmasında tanık olarak dinlenenler, işkence altında ifadelerinin alındığını söyledi. Ancak mahkeme heyeti, Türfent’in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma, 9 Ağustos tarihine ertelendi.

Van’da 30 Mayıs 2016 tarihinde tutuklanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Nedim Türfent hakkında 22.5 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın ilk duruşması Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Türfent’in, “Örgüt üyesi olmak” ve “Örgüt propagandası yapmak” iddiası ile yargılandığı duruşmada avukatı hazır bulunurken, Türfent bulunduğu Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nden Sesli ve Görüntülü Bilgi ve İletişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı.

Duruşmayı, Özgür Gazeteciler İnisiyatifi (ÖGİ) Sözcüsü Hakkı Boltan, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, Artıgerçek’ten Mehveş Evin, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Örgütlenme Genel Sekreteri Mustafa Kuleli, Gazeteci Nevin Sungur ile Uluslararası Af Örgütü Türkiye Temsilciliği’nden Deniz Yıldız ve Türfent’in ailesi izledi.

Türfent’in savunması: “Kafama basıp selfie çektiler”

Duruşmada savunma yapan Türfent, gözaltı sırasında işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını anlattı.

Bir özel harekat polisinin başının üzerine ayağını koyup, basın kartını da yanına bırakarak selfie çektiğini söyleyen Türfent, zırhlı araç içinde ise bir polisin kendisine silah dipçiği ile cinsel tacizde bulunduğunu kaydetti.

Türfent, suç duyurusu dilekçelerine rağmen polisler hakkında herhangi bir işlem yapılmadığını söyledi.

“Asıl neden ‘Türkün gücünü göreceksiniz’ haberi”

Tek faaliyetinin gazetecilikten ibaret olduğunu vurgulayan Türfent, yargılanmasının asıl nedeninin ise yayınlandığı sırada büyük tepki toplayan ve İçişleri Bakanlığı tarafından da soruşturmaya konu edilen “Türkün gücünü göreceksiniz” başlıklı video haberi olduğuna dikkat çekti.

Bu haber sonrasında emniyetin resmi telefonundan aranıp tehdit edildiğini, izlediği her haber sırasında polis tarafından taciz edilip, zaman zaman plastik mermilere de hedef olduğunu dile getiren Türfent, “JİTEM” adlı sosyal medya hesabından da fotoğrafları paylaşılarak ölümle tehdit edildiğini söyledi.

“Tutukluluk sürem cezamın infazı oldu”

Tutukluluk süresine dikkat çeken Türfent, “Tutukluluk halimin devamı için ‘kaçma şüphesi’ gerekçe gösteriliyor. Ben ölüm tehdidi aldığımda bile kaçmadım. Tutukluluk sürem kendi başına cezanın infazı oldu” diyerek, tahliye talep ederek beraatını istedi.

Avukat: “Bu iddianame ideolojik saldırı aygıtıdır”

Türfent’in avukatı Harika Karataş ise SEGBİS sistemine dava süreçleri uzamasın diye kerhen katıldıklarını, ancak artık bu uygulamanın rutin hale geldiğini belirterek, yargılamalardaki yüzyüzelik ilkesinin gözetilmesini talep etti.

Karataş, iktidarların gücünü hissettirmek için hukuku aygıt olarak kullandığını, bu davanın iddianamesinin ise hukuk garabeti olduğunu vurguladı. Karataş “Bu iddianame bir ideolojik saldırı aygıtıdır ve müvekkilimi itibarsızlaştırma amacını taşımaktadır” dedi.

Tanık ifadelerinde ‘işkence ile ifade’ vurgusu

Karataş’ın ardından tanık ifadelerine geçildi.

Türfent aleyhine tanıklık yapanlar SEGBİS ile mahkemeye bağlandı.

Tanıklardan Nahide Özaraz, ilaç kullandığı için sezgilerinin tam olmadığını belirterek, önce sanığı tanıyamadığını söyledi.

Ardından Türfent’in gazeteci olduğunu ve örgüt haberlerini yaptığını, örgüt üyesi olduğunu ileri süren Özaraz, “Bir gün Diyarbakırlı küçük bir örgüt üyesinin fotoğraflarını çekiyordu. Onun fotoğraflarını çok çekince kız bana sordu ‘Niye bu kadar çok benim resmimi çekti’ diye” şeklinde konuşmasını sürdürünce, kadın hakim müdahale ederek, “Dedikodu yapma, örgüt üyesi miydi, bildiklerini anlat” diye azarladı.

Diğer bir tanık olan Can Güler, Türfent’i tanımadığını, gözaltında kerpeten ile iki dişinin çekildiğini belirterek, “İşkencede iki dişimi kerpeten ile çektiler ve ‘eğer savcılıkta da imzaladığın ifadeyi savunmazsan kalanları da çekeceğiz’ dediler” diye konuştu.

Tanıklardan Dilhat Kılıçoğlu, Sedat Ayyıldız ve Şivan Şedal da işkence altında ifade verdiklerini ve gazeteci Türfent’i tanımadıklarını belirtti.

Mahkeme verilen aranın tanık ifadeleri ile devam etti.

Diğer tanıklar da “işkence altında ifadelerimiz alındı” beyanlarını mahkemeye sundu.

Gazeteci Türfent tahliye edilmedi

Ardından duruşma savcısı, mütalaasında Nedim Türfent’in tutukluluk halinin devamını talep etti.

Gazeteci Türfent’in avukatları, tutukluluk halinin devamı talebine itirazlarını beyan ettiler. Müzakere için duruşmaya ara verildi.

Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Nedim Türfent’in tutukluluk halininin devamına karar verdi.

Bir sonraki duruşma 9 Ağustos 2017 tarihinde görülecek.

Ne olmuştu?

Gazeteci Nedim Türfent’in de içerisinde bulunduğu araç 12 Mayıs 2016 tarihinde Van girişinde durdurulmuştu. Türfent burada gözaltına alınmıştı.

Türfent, gözaltına alınmadan önce kimi sosyal medya hesaplarında ölüm ile tehdit edilmişti.

İlk etapta Türfent’ten haber alınamazken, kamuoyu baskısı sonucu gazetecinin Yüksekova’ya götürüldüğü açıklanmıştı.

Daha sonra Türfent, “örgüt üyesi olma” iddiasıyla 13 Mayıs’ta tutuklanmıştı.

Türfent’in tutukluluk kararında yaptığı haberler ve gizli tanık ifadeleri gerekçe gösterilmişti.

Gazeteci Türfent, önce Hakkari Cezaevi’ne daha sonra Van M Tipi Cezaevi’ne ve oradan da Van T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edilmişti.

İddianamesi yeni hazırlanan Türfent, 13 aydır tek kişilik hücrede tutuluyordu.