Ana SayfaGüncelİnsan hakları savunucularının gözaltına alınmasına Af Örgütü ve İHD’den tepki

İnsan hakları savunucularının gözaltına alınmasına Af Örgütü ve İHD’den tepki

HABER MERKEZİ – Türkiye’nin önde gelen insan hakları savunucularının toplantı yaparken “ihbar var” denilerek gözaltına alınmasına ilişkin Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Salil Shetty ve İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi birer açıklama yaptı. Salil Shetty açıklamasında, “Rutin bir eğitime katılan İdil Eser ile diğer insan hakları savunucularının kimse ile görüştürülmeden gözaltında tutulmaları, abes bir suistimaldir ve ülkede insan hakları aktivistlerinin karşı karşıya bulunduğu riskli durumu göstermektedir” ifadelerini kullandı.

Aralarında Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser ve Kadın Koalisyonu’ndan İlknur Üstün’ün de bulunduğu Türkiye’deki önde gelen insan hakları savunucuları dün öğlen saatlerinde Büyükada’da düzenlenen bir toplantı esnasında toplu olarak gözaltına alınmıştı.

İnsan hakları savunucularının hangi suç isnadı ile gözaltında tutulduğuna ilişkin ise bir bilgi yok.

  Bilgi verilmiyor, gerekçe bilinmiyor, 'tesadüfen' öğrenildi: 12 insan hakları savunucusu gözaltında

‘Gözaltılar derhal ve koşulsuz serbest bırakılmalı’

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi, insan hakları savunucularının gözaltına alınmasına dair açıklama yaparak, İdil Eser ile birlikte gözaltında tutulan insan hakları savunucularının serbest bırakılmasını istedi.

bianet’te yer alan habere göre Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Salil Shetty de konuyla ilgili bir açıklama yaptı.

Sheltty, açıklamasında şunları kaydetti:

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Direktörü İdil Eser’in de aralarında bulunduğu Türkiye’nin önde gelen insan hakları savunucularının; bariz bir şekilde sebepsizce gözaltına alınmış olmaları nedeniyle müthiş bir rahatsızlık ve öfke duyuyoruz.

Rutin bir eğitime katılan İdil Eser ile diğer insan hakları savunucularının kimse ile görüştürülmeden gözaltında tutulmaları, abes bir suistimaldir ve ülkede insan hakları aktivistlerinin karşı karşıya bulunduğu riskli durumu göstermektedir.

İdil Eser ve beraberinde tutuklananlar derhal ve koşulsuz serbest bırakılmalıdır.

Şu anda Hamburg’da bulunan dünya liderleri; Türkiye’de insan haklarının hızlı kötüye gidişi hakkında şimdiye kadar son derece hoşgörülü davranmıştır. Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan da aralarındayken, bu durumu kararlılıkla gündeme getirmelerinin ve hâlihazırda parmaklıklar arkasında olan tüm insan hakları savunucularının serbest bırakılması için çağrıda bulunmalarının tam zamanı.

‘İnsan hakları savunucuları üzerinde oluşturulan baskıya son verilsin’

İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi de insan hakları savunucularının topluca gözaltına alınmalarının kabul edilemez olduğunu belirttiği bir açıklama yaptı.

Açıklamada şunlar ifade edildi:

5 Temmuz 2017 günü, İstanbul, Büyükada’da, insan hakları savunucularının eğitim toplantısı için bulundukları otel polis tarafından basılmış, Türkiye’nin önde gelen insan hakları örgütlerinin temsilcilerinden 9’u ve eğitim çalışmasında görevli 3 kişi gözaltına alınmıştır.

Yakın zamanda Uluslararası af Örgütü’nün Türkiye Şubesi başkanı Taner Kılıç’ın önce gözaltına alınması sonra da tutuklanması hatırlardadır.

Son iki yılda insan hakları örgütlerinin bazılarının kapatıldığı(Gündem Çocuk gibi), bazıları hakkında düzenledikleri raporlar nedeniyle(Cizre raporu gibi) soruşturmalara maruz kaldıkları (İHD, TİHV, Gündem Çocuk gibi) ve faaliyetleri nedeniyle pek çok insan hakları savunucuları hakkında davalar açıldığı, gözaltı ve tutuklamalara maruz kaldıkları(İHD yönetici ve üyeleri hakkında açılmış yüzlerle ifade edilen soruşturma ve davalar gibi) bilinmektedir.

Hükümete ve soruşturma makamlarına hatırlatmak isteriz:

Birleşmiş Milletler tarafından(BM) 9 Aralık 1998 tarihinde kabul ve ilan edilen, kısa adıyla “İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirisi”, insan hakları savunucularının haklarını, ödevlerini ve aynı zamanda devletlerin sorumluluklarını düzenler.

Bildiri, insan haklarını savunma hakkının kendisini bir insan hakkı olarak vurgular. Herkesin insan haklarını savunma hakkı vardır. İnsan hakları savunucuları da, bireysel olarak ya da başkalarıyla birlikte insan haklarını korumak ve geliştirmek için çalışan kişilerdir.

Bu konuda Avrupa Birliği de “Rehber ilkeler” oluşturmuştur.

Hükümetler, çeşitli belgelerde, insan hakları savunucularını tanıyacaklarını, koruyacaklarını, faaliyetlerini kolaylaştıracaklarını taahhüt etmişlerdir. İnsan hakları savunucularının gözaltına alınması hak savunucularını kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı bakımından ne kadar güvenceden yoksun olduklarını göstermektedir.

Çağrımızdır:

Gözaltındaki insan hakları savunucuları derhal serbest bırakılsın!

Asılsız ihbarlarda bulunanlar hakkında soruşturma açılsın!

İnsan hakları savunucuları üzerinde oluşturulan baskıya son verilsin!