Ana SayfaBilim ve Teknoloji‘Sil Baştan’ın senaryosu gerçek oluyor: İstemediğimiz anıları silebileceğiz

‘Sil Baştan’ın senaryosu gerçek oluyor: İstemediğimiz anıları silebileceğiz

HABER MERKEZİ – Hafıza silme üzerine araştırma yapan bilim insanlarına göre, ‘Eternal Sunshine of the Spottless Mind’ın (Sil Baştan) senaryosu gerçek olmak üzere: Artık korku ya da endişeye sebep olan hatıralarımızı diğer anılarımıza dokunmadan silikleştirebilecek hatta silebileceğiz.

‘Eternal Sunshine of the Spottless Mind’ (Sil Baştan) filminde Clementine, yaşadıkları iki yıllık ilişkinin ardından Joel Barish’e dair tüm anıları ‘gizemli bir tıbbi müdahale ile’ sildiriyordu.

Bunu öğrenen Joel çok üzülerek aynı prosedürü kendi üzerinde uygulatmaya karar verip uyumaya yattığı sırada, Clementine’i sevdiğini düşünerek sildirme işlemini durdurmaya karar veriyordu.

Sil Baştan’ın senaryosu gerçek oluyor

Kaliforniya Üniversitesi’nde hafıza silme üzerine araştırma yapan bilim insanlarına göre Sil Baştan’ın bu senaryosu gerçek olmak üzere.

Daha önce de hafıza silme fenomeni üzerinde çok çalışma yapıldı.

Fakat bu kez fareler üzerinde yaptıkları deneyler sonucunda bilim insanları, spesifik anılarımızı silikleştirebileceğimizi, hatta silebileceğimizi kesin olarak kanıtladıklarını açıkladı.

Guarian’ın haberine göre bu sayede travma sonrası stres bozuklukları ve zihinsel gerileme yaşayan insanlara yardımcı olunabilecek.

Üstelik korkunun sebep olduğu ‘patolojik kötü anılar’ silinirken, ‘köpeğin nasıl havladığı’ ile ilgili yararlı  bilginize dokunulmayacak, yani diğer anılarınız zarar görmeyecek.

Genetiği değiştirilmiş farelerin beyin bölgeleri arasındaki ilişki araştırıldı

Bilim insanları genetik olarak değiştirilmiş fareler üzerinde yapılan deneyde, beynin özel bir ses oluşturan bölümü ile duygusal anılar ile ilişikli olan amigdala bölümü arasındaki ilişkiyi araştırdı ve bu bağlantıyı manipüle etti.

Bilim insanlarından Woong Bin Kim şöyle söylüyor:

Bu fareler amigdalaya iletilen sinyallerin yolunu takip edebildiğimiz hayvanlar. Dolayısıyla farenin belirli bir ses üzerinden korkmayı öğrendiğinde beyninin hangi alanlarının çalıştığını görebiliyoruz. Bu bir telefon hattı demeti gibi. Her telefon hattı beyne belirli bir işitsel bilgi gönderiyor.

Farenin tiz sesten korkması sağlandı, sonra bu korkusu ‘kalıcı olarak’ silindi

Deneyin ilk kısmında araştırmacılar farelere hem tiz hem pes sesler verdi, tiz ses çalınırken farenin ayağına küçük bir elektrik şoku uygulandı.

Tiz ses şoksuz da uygulansa fare korkudan titriyordu, pes ses çalarken ise böyle bir şey yoktu.

Daha sonra araştırmacılar tiz ses ve pes sesin farenin beyninde farklı bir patika izleyip izlemediğine baktı.

Tiz ses uygulanırken beyin ile arasında olan bağlantı patikası çok daha güçlendi, pes iken bir değişim gözlenmedi.

‘Korkunun yok olması’ geçici bir yöntemdi

Araştırmacılar şok uygulamadan fareye sürekli tiz ses vererek farenin alışması sonucu ‘korkunun yok olması’ ismi verilen gelişimin yerleşmesini sağladı.

Cho konu hakkında ‘Korkunun yok olması travma sonrası terapilerde de kullanılan psikolojik bir teknik. Fakat terapiden iki hafta sonra örneğin korku spontan olarak geri geliyor. Korkunun yok olması korku hafızasını tamamen silmiyor, sadece geçici bir süreliğine hasıraltı ediyor.’ dedi.

Bir virüs ile patikalar gen sokularak manipüle edildi

Yeni araştırma ise bundan fazlasını öneriyor: Hoş olmayan anıları kalıcı olarak silmek de mümkün.

Araştırmacılar farede tiz sesin patikasındaki belirli nöronlara genler sokmak için bir virüs kullandı.

Bir kere hücrenin içine girdikten sonra genlerin ürettiği protein ışığa cevap vermeye başladı, böylece patika takip edilebildi.

Korkulu anıları olan bir fareyi alan grup ‘neyin nöronlar arasındaki bağlantıyı azalttığını’ bir ışık yardımıyla gözlemledi ve bu anıları silmeyi başardı.

Cho ‘Bununla anıları kalıcı olarak siliyoruz, artık korkunun izi kalmadı’ dedi.

Araştırmanın insanlar üzerinde uygulanmasının etik tartışmaları ise sürüyor.


Karınca Dış Haberler

 

Previous post
Kütahya'da Kürt işçilere ırkçı saldırıyı izleyen polis: 'Devlet gerekeni yapacaktır'
Next post
Mısır'da 17 bin tekstil işçisinin grevi sürüyor: 'Devrim bir kez daha bizimle başlıyor'