Ana SayfaGüncel‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ Van’a devredildi, vekilleri uğurlamaya gelenlere polis müdahalesi

‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ Van’a devredildi, vekilleri uğurlamaya gelenlere polis müdahalesi

HABER MERKEZİ – HDP’nin 6 gündür Yoğurtçu Parkı’nda sürdürdüğü ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin son günüydü. Nöbet eylemi, Kadıköy İskele Meydanı’nda yapılan basın açıklamasıyla Van’a devredildi. Basın açıklaması için parktan yürüyüşe geçen HDP milletvekillerini uğurlamak isteyen yurttaşlara ise polis biber gazı ile müdahale etti. Müdahaleye rağmen İskele Meydanı’na varan HDP heyeti adına Eş Genel Başkan Serpil Kemalbay, polisin müdahalesine tepki göstererek, “Bizden korkuyorsunuz. Çünkü sizi iktidardan düşüren parti biziz. Bize saldırmanız bu yüzden. Ama görüyorsunuz HDP bitmiyor” dedi.

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Yoğurtçu Parkı’ndaki ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ 6’ıncı ve son gününde.

Vekilleri bu sabah da günün ilk ışıkları ile uyandı ve önce çevre temizliği yaptı ardından da hazırladıkları kahvaltı sofrasına oturdu.

Vekiller ardından günlük olarak yaptıkları değerlendirme sohbetine geçti. Değerlendirmelerde “Engel ve ablukaya rağmen İstanbul nöbeti amacına ulaştı, sıra Van’da” tespiti yapıldı.

Demirtaş’tan mesaj: Korkmanın değil cesaret ve ayağa kalkmanın zamanıdır

HDP Eş Genel Başkanı Yardımcısı Nadir Yıldırım ise düzenlenen günlük basın açıklamasında HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi’nden nöbet eylemine gönderdiği mesajı okudu.

Demirtaş, mesajında ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ni kutladı ve “Korkmanın değil cesaret ve ayağa kalkmanın zamanıdır diyorum” ifadelerini paylaştı.

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş’ın mesajının tamamı şöyle:

Ağır faşizan baskıların ve akıl almaz hukuk dışı uygulamaların kesintisiz yaşandığı bir dönemde başlatmış olduğunuz ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ eyleminizi kutluyor, başarılar diliyorum. Faşizmin öncelikli ihtiyacı toplumun her kesiminde korku iklimi yaratmaktır. Bu nedenle faşizme karşı ideolojik mücadeleyi yok saymadan, cesareti ön plana çıkarmak acil bir gerekliliktir.

Bizler, içeride ve dışarıda, faşizmin panzehirinin cesaret olduğunu bilerek direnmek zorundayız. Direnişin küçüklüğüne, büyüklüğüne, kitleselliğine, tekilliğine bakılmaksızın, kesintisiz bir şekilde sürdürülmesi önemlidir. Toplumun her kesimini, HDP’nin başlatmış olduğu, faşizme karşı cesareti ve birlikte mücadeleyi esas alan bu anlamlı nöbetle dayanışmaya davet ediyorum.

AKP, ele geçirmiş olduğu yürütme, yargı, yasama, medya ve bürokrasi aracılığıyla, rantla beslenen kendi yandaşları haricinde, toplumun her kesimine karşı ahlaksızca, hukuksuzca ve acımasızca bir saldırı yürütmektedir. AKP-MHP faşist bloğuna biat etmeyen herkes bu saldırının hedefindedir. Bu nedenle faşizme karşı direniş cephesinin de bütün mağdurları kapsaması ve birleştirmesi gereklidir.

‘Türkiye tarihinin en kritik dönemini’

Türkiye tarihinin en kritik dönemini yaşıyoruz. AKP-MHP faşist bloğu, kendi dar ideolojik menfaatleri ve liderlerinin kişisel çıkarları için Türkiye’yi bir ateş çemberinin içine atmaktadır. Bu faşist blok, zaten yeterince birliğini sağlayamamış olan Türkiye toplumunu kendi içinde iyice bölmekte, param parça etmektedir.

‘Tek yol güçlü bir demokrasi mücadelesi etrafında birlik olabilmektir’

“Devletin bekası tehdit ve tehlike altındadır” diyerek ve “ülke bölünüyor” söylemi ile toplumdan destek isteyen AKP-MHP faşist bloğunun bizzat kendisi Türkiye’yi adım adım bölünmeye götürmektedir. Her geçen gün içeride ve dışarıda Türkiye’yi adeta bir ahtapot gibi saran tehditler büyümektedir. Bu tehditleri ortaya çıkaran da AKP-MHP faşist bloğunun hatalı politikalarıdır. AKP ve MHP seçmenleri ise bilmeden ve istemeden de olsa, kendi oyları ile ülkeyi bölünmenin ve parçalanmanın eşiğine getirmişlerdir. Bu saatten sonra Türkiye’yi tehlike ve tehditlerden koruyabilmenin tek yolu, güçlü bir demokrasi mücadelesi etrafında birlik olabilmektir.

Faşist bloğun demokrasi ilkelerinde uzlaşmaya gelmesi imkânsız ve kendi varlık nedenlerine aykırıdır. Ancak AKP ve MHP seçmenleri de destekledikleri partinin hatalarını görmeli, demokrasi bloğunda yer alarak, Türkiye’nin geleceğini kurtarmak adına destek sunmalıdırlar. Bizi Türkiye’de bir arada tutacak şey, Türklüğümüz ya da Kürtlüğümüz değildir; Aleviliğimiz ya da Sünniliğimiz değildir; sağcılığımız ya da solculuğumuz değildir. Eşitliği, adaleti, özgürlüğü ve barışı sağlayacak güçlü bir demokrasi ancak bizi bir arada tutabilir.

Ortak paydalarımızı ön plana çıkararak yan yana durmayı kolaylaştırmalıyız’

HDP, Türkiye’de kurulacak güçlü bir demokrasinin parçası ve asli unsuru olacağını ispatlamış bir partidir. Bu açıdan HDP’ye yönelik sistematik saldırılar ve tasfiye operasyonları sadece HDP’yi değil Türkiye’nin demokratik geleceğini de hedeflemektedir. HDP’ye sahip çıkmak, bir siyasal partiye değil demokrasiye ve birlikte yaşama sahip çıkmaktır. Türkiye toplumu, kendi içinde barındırdığı bütün inançları ve kimlikleri tanıyarak, saygı duyarak, eşit kabul ederek bu zor günlerden alnının akıyla çıkabilir. Faşizme karşı demokrasi bloğunu inşa edemezsek, topluma daha ağır bedeller ödettirilecektir. Ortak paydalarımızı ön plana çıkararak yan yana durmayı kolaylaştırmalıyız.

Bizler HDP olarak Türkiye’nin bölünmesinden değil birliğinden yanayız. Şiddetten değil barışçıl, meşru mücadeleden yanayız. Tekçilikten değil çok kültürlülükten yanayız. Dincilikten değil laiklikten yanayız. Tek adamlıktan değil çoğulculuktan yanayız. Irkçılıktan değil eşit yurttaşlıktan yanayız. Ezenden değil ezilenden yanayız.  Türkiye’yi ortak vatanımız olarak korumak ve birlikte huzur içerisinde yaşayabileceğimiz bir barış adasına dönüştürmek için; ilkelerimiz doğrultusunda herkesle yan yana gelmeye, birlikte mücadele etmeye kararlıyız.

Siyasi görüşümüz, etnik kimliğimiz ve inancımız ne olursa olsun, her bir yurttaşımızı, her bir kardeşimizi Türkiye’nin ortak geleceği için faşizme karşı yan yana durmaya ve mücadele etmeye çağırıyorum.

‘Erdoğan ve Bahçeli’nin toplamı Türkiye değildir’

Erdoğan ve Bahçeli’nin toplamı Türkiye değildir. Türkiye’de biz de varız. Bizi yok sayanları ve yok etmeye çalışanları kendi utançları ve yalnızlıklarıyla baş başa bırakıp, bütün Türkiye olarak el ele verelim, geleceğimizi kazanalım.

‘Cesaret ve ayağa kalkmanın zamanıdır’

Bu günler gelip geçicidir. Her gün giderek büyüyen mücadelemiz karşısında faşizm ve faşist blok dağılacak, tuzla buz olacaktır. Kazanan demokrasi ve barış yanlıları, kazanan bütün Türkiye olacaktır.  Bu duygularla Edirne hapishanesinden bütün Türkiye’ye en içten selam ve sevgilerimi iletiyor, korkmanın değil cesaret ve ayağa kalkmanın zamanıdır diyorum. Mutlaka kazanacağız.

SODAP ve Çerkeslerden destek

Yoğurtçu Parkı’ndaki ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin son gününde de ziyaretler sürdü.

Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) ve Demokratik Çerkes Kongresi Girişimi de destek ziyaretinde bulundu.

Demokratik Çerkes Kongresi Girişimi üyesi Birgül Asena, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada, boyu, soyu, dini, şarkısı, anadili kendilerine benzemeyenler için de “vicdan ve adalet” istediklerini belirterek, “Bir Çerkes atasözü ‘Umudu olmayanın atı koşamaz’ der. Bizler umudumuz ile vicdan ve adalet nöbetindeyiz, buradayız” dedi.

Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Eş Sözcüsü Saniye Evren ise “Hepimizin iyi bildiği gibi ülkemiz OHAL ve KHK cenderesi içinde. Diktatörlükle sınanıyoruz. Aslında bunun böyle olmayacağını kadınlar, işçiler, Kürt halkı, Aleviler direnerek gösterdi. Bizler asla faşizme teslim olmayacağız. Burada bizi abluka altına almak istiyorlar ama bizler buralara sığmayız. Mutlaka kazanacağız” diye konuştu.

Gazeteci gözaltına alındı, HDP il eşbaşkanı darp edildi 

Öte yandan parkın giriş çıkışlarını tutan polis, HDP’lilerin bariyerlerin dışında ‘halay çekmeleri’ bahanesiyle gözaltı yaptı.

Gözaltına alınanlar arasında HDP PM Üyesi Yılmaz Yücel ve ismi öğrenilemeyen bir kişinin daha olduğu belirtildi.

Gazeteci Zeynep Kuray ise gözaltın alındı, kısa bir süre sonra serbest bırakıldı.

Ayrıca HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Esengül Demir darp edildi ve haber takibi yapan gazetecilerin görüntü alması engellendi.

HDP’li vekilleri uğurlamaya gelenlere polis müdahalesi

‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ni Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda sonlandırdıktan sonra İskele Meydanı’nda yapılacak basın açıklaması için yürüyüşe geçen HDP milletvekilleri Boğa Heykeli önüne vardıklarında polis biber gazı ile müdahale etti.

Kitle sık sık “Baskılar bizi yıldıramaz” ve “HDP haktır halk burada” sloganları attı.

Müdahale sırasında basın mensuplarının görüntü almasını da engelleyen Özgürüz Muhabiri Onur Öncü darp etti.

Polis müdahalesine rağmen HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay öncülüğündeki HDP’liler İskele Meydanı’na vardı.

Kemalbay: Bizden korktuğunuz için saldırıyorsunuz ama HDP bitmiyor

Burada açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Kemalbay, polis müdahalesine tepki göstererek konuşmasına başladı.

Kemalbay’ın açıklamasından satır başları şöyle:

Kadıköy’de halklarımızın bizimle buluşması gazla, plastik mermiyle engellendi. Adalet, vicdan bunun neresinde? Bizden korkuyorsunuz. Çünkü sizi iktidardan düşüren parti biziz. Bize saldırmanız bu yüzden. Ama görüyorsunuz HDP bitmiyor!

Vicdanın, adaletin önemini Nuriye ve Semih’i yıldırmak için İsrail’deki gibi mutfağın yanına taşıdıklarında gördük!

Madem halk HDP’yi istemiyor neden bu kadar baskı altına alıyorsunuz? Çekin polislerinizi, o zaman görelim!

Diyorlar ki “yeni bir devlet kuruluyor.” Bu devletin neresi yeni? Onların asit kuyuları vardı senin de Cizre’de bodrumların var. Recep Tayyip Erdoğan, sen de zulümle abad olunmayacağını göreceksin. HDP halkın umudu. Bunu sen de göreceksin ve kabul edeceksin!

Selam olsun zulmün gözünün içine bakanlara. Eşbaşkanlarımız içeride bizler dışarıda zulmün gözünün içine bakmaya devam edeceğiz.

100 yıllık ceberrut devletin Dersim Katliamı, Koçgiri Katliamı vardı. Senin de Suruç’un var, 10 Ekim’in var. Bunun neresi yeni?

Vicdan ve adalet nöbetini sokak sokak taşıyarak, bu mücadelenin en önde giden partisi olacağız. HDP umuttur, umut dimdik ayakta.

Serpil Kemalbay, 6 gün süren nöbeti Van’a devrettiklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

Nöbetimizi bugün Van’a uğurluyoruz. Orada da 7 gün 24 saat sürecek nöbetimiz. Van halkına, Serhad halkına sesleniyorum. Nöbetimizi size uğurluyoruz. Dayanışmasını esirgemeyecek olan Serhad halkına selam olsun.

Açıklamanın ardından en az 5 kişi gözaltına alındı

Açıklamanın ardından sokak başlarında toplanan yurttaşlar bir kez daha slogan attı.

Slogan atılması ile birlikte polis tekrar kitleye müdahale etti.

Polis ikinci müdahalede en az 5 kişi gözaltına alındı.

Nöbet eylemi Van’a devredildi

Basın açıklamasının ardından nöbet eylemi ise Van’a devredildi.

Van’daki nöbet 8 Ağustos Salı günü başlayacak.

Van’daki nöbet eylemine ilişkin konuşan HDP Van Milletvekili Lezgin Botan, adaletsizliğe maruz kalan tüm kesimlere nöbet eylemine destek vermeye çağırdı.

Botan şunları söyledi:

Faşizm 80 milyonun hayatını zehirleyen bir durum. Herkes için Türkiye açık bir cezaevine dönüştürülmüştür. Karanlık imparatorluğunun inşa ve tahkim edildiği bir süreçteyiz. Dolayısıyla bütün toplumsal kesimlerin topyekun bir şekilde harekete geçmesi lazım. Vicdan ve Adalet etkinliğimiz de bu temelde önemlidir. İstanbul bütün engellemelere rağmen büyük bir destek görüyor. Van’da da biz çok büyük destek, güç ve moralle bu süreci götüreceğiz. Bu temelde bütün Serhat’a ve bütün toplumsal kesimlere, halkımıza çağrımızdır. Artık korkmanın durmanın zamanı geçti. Direnerek kazanacağız. Direniş kazandıracak ve direniş ile toplumsal barışı yakalayabiliriz. Bu şiarla Serhat kentlerindeki halkımızı Vicdan ve Adalet Nöbeti’ne davet ediyoruz.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Hiroşima'nın 72. yıldönümü: Japonya dahil 122 ülke nükleer karşıtı anlaşmayı kabul etmiyor
Sonraki Haber
Sultan Özakça: 151 gündür açlık grevindeki Nuriye ve Semih'i yalnız bırakmayacağız