Ana SayfaManşetHDP raporu: OHAL en çok kadınları etkiledi, cinayet ve istismarlar arttı

HDP raporu: OHAL en çok kadınları etkiledi, cinayet ve istismarlar arttı

HABER MERKEZİ – HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, Avrupa Konseyi Eşitlik ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon’a, Türkiye’de Kadın Hakları İhlalleri Raporu’nu sundu. Raporda OHAL’in kadınlara etkisi ve son 1 yılda yaşanan cinsel istismar ve kadına yönelik şiddete vurgu yapıldı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu hazırladıkları Türkiye’de Kadın Hakları İhlalleri Raporu’nu, Avrupa Konseyi Eşitlik ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon’a sundu.

Raporda Olağanüstü Hal’in (OHAL) kadınlara etkisi, sokağa çıkma yasakları süresince kadın hakları ihlalleri, seçilmiş belediye eş başkanlarının tutuklanması ve atanan kayyumlar, kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı, kadın milletvekillerinin tutukluluğu ve cinsiyetçi eğitim politikaları gibi konulara yer verildi.

17 sayfalık raporda, Kanun Hükmünde Kararnamelerin (KHK) de kadınları olumsuz yönde etkilediği belirtilerek ‘kadın düşmanı, muhafazakar politikalar ve söylemlerin OHAL’de yoğunlaştığı’ vurgulandı.

Kadına yönelik şiddet

Rapora göre, 2017’nin ilk yedi ayında erkekler 170 kadın ve kız çocuğunu öldürdü, 50 kadını cinsel saldırıya maruz bıraktı, 126 kadını taciz etti, 215 kız çocuğuna cinsel istismarda bulundu ve 237 kadına şiddet uyguladı.

Kadınlar için yapılan sığınma evlerinin yetersiz olduğunun belirtildiği raporda, yargıya yansıyan kadına yönelik şiddet verilerine de değinildi.

Cinsel istismar

Çocuklara yönelik cinsel istismarın da ciddi bir oranı oluşturduğuna dikkat çekilen raporda özellikle dini cemaatlere ait veya kuran kurslarına bağlı pek çok okul ve yurdun hızla açılması ve denetimlerin yapılmamasının istismara yol açtığı belirtildi.

Sokağa çıkma yasağı günlerinde kadın hakları ihlalleri

Raporda, bu süreçte en ciddi insan hakları ihlallerinin kadın ve çocuklara yönelik olduğu vurgulanarak öldürülen ve bedenleri teşhir edilen kadınlar hatırlatıldı:

Bu dönemde öldürülen kadınlardan, bedenleri kolluk kuvvetlerince teşhir edilen, cesetleri günlerce sokak ortasında bekletilenler olmuş; cenaze törenlerine ailelerin katılımı engellenmiş, yasaklı ilçelerin sokakları ile evlerin duvarlarına cinsiyetçi yazılamalar yapılmıştır. Sokağa çıkma yasakları sonrası evlerine dönen yurttaşlar, yatak odalarına girildiğini, kadınların iç çamaşırlarının bilinçli biçimde sergilendiğini ve kullanılmış prezervatiflerin yatak odalarına bırakıldığını beyan etmişlerdir. Bu uygulamalar, savaşın erkek egemen yüzünü bir kez daha ortaya koymaktadır.

Kayyum ve tutuklu vekiller

85 DBP’li belediyeye kayyum atandığı ve kayyumların ilk işi olarak kadın kurumlarını kapattığına dikkat çekilen raporda, kadın milletvekillerinin tutuklu olduğu da hatırlatıldı.

Raporda kadına yönelik uygulana politikalar sonucu ortaya çıkan bazı verilerden bazılarına yer verildi

  • Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) derlediği rakamlara göre, 110 bin 971 kamu görevlisinin en az yüzde 23’ünü (25.523) kadınlar oluşturmuştur.
  • KESK’e bağlı 11 sendikadan ihraç edilen toplam 3 bin 100 çalışanın 600’den fazlasının kadın olduğu açıklanmıştır.
  •  Üniversitelerden ihraç edilen 4 bin 811 akademisyenin 5’te biri kadındır.
  • OHAL döneminde 11 kadın derneği, 1 çocuk hakları derneği kapatılmıştır. İdil Eser, Özlem Dalkıran, İlknur Üstün, Nalan Erkem gibi kadın ve insan hakları savunucuları hapsedilmiştir.
  • En az 30 kadın gazeteci gözaltına alınmıştır. 16 kadın gazeteci tutuklu olarak cezaevindedir. Türkiye’nin ilk ve tek kadın haber ajansı Jin Haber Ajansı (JINHA) ve yerine yeniden kurulan ŞÛJIN de KHK ile kapatılan ajanslar arasındadır. Yine muhalif bir televizyon kanalı olan Hayat TV ve İMC TV gibi TV kanallarının kapatılması sonucu kadın haklarıyla ilgili Ekmek ve Gül ve Mor Bülten gibi TV programları yayından kaldırılmıştır.

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.




Önceki Haber
Ankara’nın ilk ‘yaptırımı’ sansür: Rudaw, K24 ve Waar TV TÜRKSAT’tan çıkarıldı
Sonraki Haber
Demet Akbağ: Oyuncuların koşullarını çağdaş bir seviyeye taşıyacağız