Ana SayfaEkoloji‘Kader olmamalı’: Türkiye’de kirlilikten dolayı her yıl 42 bin kişi yaşamını yitiriyor

‘Kader olmamalı’: Türkiye’de kirlilikten dolayı her yıl 42 bin kişi yaşamını yitiriyor

HABER MERKEZİ – Yayınladığı yeni araştırmasında kirliliğin insan üzerinde etkilerini inceleyen Lancet Kirlilik ve Sağlık Komisyonu, kirliliğin her yıl en az 9 milyon insanın yaşamını yitirmesine yol açtığını ortaya koyarken, Türkiye’de çevre kirliliği yüzünden her yıl yaklaşık 42 bin kişinin yaşamını yitirdiğini açıkladı. Raporu değerlendiren Sağlık ve Çevre Birliği (HEAL) Türkiye danışmanı Funda Gacal ise dış ortam hava kirliliği Türkiye’de en çok ölüme sebep olan kirlilik türü olduğuna dikkat çekerek, “Hava kirliliği ile yaşamak bir kader olmamalı” diye konuştu.

Dünyada insanların erkenden yaşamına yitirmesine yol açan birçok neden olmasına rağmen, aralarından bir tanesi özellikle son yıllarda oldukça daha sık rastlanır hale geldi.

Tıp dünyasının önde gelen akademik yayınlarından Lancet’te yayınlanan yeni bir çalışmada zehirli hava, su, toprak ve çalışma alanlarının yılda en az 9 milyon kişinin yaşamını yitirmesine yol açtığı ortaya kondu.


‘Toplumlar hayatta kalamama tehlikesi altında’: İnsanın yarattığı kirlilik her yıl 9 milyon kişiyi öldürüyor


Raporun ortaya koyduğu bu veri, dünya genelindeki ölümlerin yüzde 16’sının endüstrileşme, kentleşme ve küreselleşme gibi insan faaliyetlerinin yol açtığı kirlilik nedeniyle yaşandığı anlamına geliyor.

Peki, dünyada hal böyleyken Türkiye’de durum nasıl?

Rapora göre Türkiye’de çevre kirliliği her yıl yaklaşık 42 bin kişinin yaşamını yitirmesine sebep oluyor.

Bu, Türkiye’de her 100 kişiden yaklaşık 13’ü çevre kirliliği kaynaklı nedenler yüzünden hayata erken veda ettiği anlamına geliyor.

Raporun bulgularını Gazete Duvar’dan Balkan Talu’ya değerlendiren Halk Sağlığı Uzmanları Derneği’den (HASUDER) Doç. Dr. Çiğdem Çağlayan, Türkiye’nin yapması gerekenleri şöyle anlatıyor:

Türkiye ulusal ve kentsel planlama süreçlerinde kirliliğin önlenmesini birinci önceliği yapmak zorundadır. Sağlık Bakanlığı da kirliliğin önlenmesine yönelik stratejileri ‘Bulaşıcı Olmayan Hastalıkların Önlenmesi ve Kontrolü için Küresel Eylem Planı’ çalışmalarının planlama süreçlerine entegre etmelidir.

‘Hükümet, adım atmalı’

Türkiye’de de çevre sorunları arasında en çok erken ölüme neden olan sorun ise hava kirliliği.

Raporun bulgularına göre hava kirliliği yüzünden Türkiye’de her yıl yaklaşık 30 bin kişi hayatını kaybediyor.

Bu ölümlerin çoğu, kalp hastalığı, felç, akciğer kanseri ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklanıyor.

Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, çevre ve hava kirliliğinin sağlık, refah ve insan haklarını etkileyen büyük bir tehdit olduğunu ifade ederek en başta çocuklar, yaşlılar ve yoksullar olmak üzere en savunmasız kişileri oransız bir şekilde etkilediğini belirtiyor.

Pala, bu yükün azaltılabileceğini vurgulayarak şunları söylüyor:

Ülkemizdeki hava kirliliğini azaltarak inme, kalp hastalıkları, akciğer kanseri ve astım da içinde olmak üzere kronik ve akut solunum sistemi hastalıklarının yükünü azaltabiliriz. Hükümet hava kirliliğini önlemek konusunda ivedi olarak adım atmalıdır.

‘Hava kirliliği ile yaşamak kader olmamalı’

Sağlık ve Çevre Birliği (HEAL) Türkiye danışmanı Funda Gacal ise “Raporun bulgularına göre dış ortam hava kirliliği Türkiye’de en çok ölüme sebep olan kirlilik türü” olduğuna dikkat çekiyor.

Türkiye’de her yıl 30 bin kişinin yaşamını yitirmesine neden olan hava kirliliği ile yaşamak bir kader olmamalı diyen Gacal, “Enerji üretim biçimimiz başta olmak üzere temel politikalarımızı, tüketim biçimimizi ve enerji verimliliğini yeniden ele almak zorundayız” şeklinde konuşuyor.




Önceki Haber
Arınç'tan Gökçek yorumu: Sabrettim ve kazandım
Sonraki Haber
Gülmen ve Özakça'nın mücadelesini anlatan 'Söz Uçar'a ABD ve Avrupa'dan ödül