AB umursamıyor, ‘köle pazarları’ oluşuyor: Mülteciler insan kaçakçılarının elinde

HABER MERKEZİ – Mültecilerin Avrupa kıtasına ulaşmasının önüne geçmek için çabalayan AB ülkelerinin umursamazlığı, mültecileri insan kaçakçılarının ağına düşürüyor. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Raad el Hüseyin, AB’nin tutumundan ötürü “zaten kötü olan koşulların şimdi felakete dönüştüğünü” belirtiyor.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) verilerine göre dünyada 65,6 milyon kişi yerinden edildi, bu insanlardan 22,5 milyonu ise mülteci konumunda.

Sayıları on milyonları aşan mülteciler çeşitli zorluklarla karşı karşıya.

Her yıl binlerce mülteci Akdeniz’i aşarak Avrupa’ya ulaşmaya çalışırken hayatını kaybediyor, Orta Akdeniz Rotası üzerinden Avrupa’ya ulaşmak isteyen her 5 gençten 4’ü istismara maruz bırakılıyor.

Türkiye’deki mülteciler ise aralarında Avrupa’nın önde gelen giyim markalarının fabrikalarınında bulunduğu yerlerde düşük maaş, ayrımcılık ve kötü koşullar altında çalıştırıldıkları gibi medyada da düşmanlaştırılıyor, hatta kötü ekonomik gidişatın sorumlusu olarak gösteriliyor.

Peki, çevre ülkelerde bunlar yaşanırken Avrupa Birliği (AB) ülkeleri bu duruma nasıl yaklaşıyor ve hangi adımlarla ‘çözüm’ü arıyor?

Türkiye’nin AB uyum süreci kapsamında yaşanan gelişmelere ilişkin olumsuz demeçler veren AB ülkeleri, Türkiye ile imzalanan ‘mülteci anlaşması’na hala sıcak bakıyor.

Hatta Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Türkiye mülteciler konusunda harika bir iş yapıyor” sözleriyle Türkiye’yi övüyor.

Öte yandan AB’nin, mültecilerin Avrupa kıtasına ulaşmasının önüne geçmek için yaptığı anlaşma Türkiye ile kısıtlı değil.

Libya’ya şişme bot ve tekne motoru satışının yasaklanabilmesi konusunda uzlaşan AB ülkeleri, Libya Sahil Güvenlik güçlerine mülteci teknelerini durdurması için eğitim ve durdurulan mülteci Libya’ya geri dönüşü için anlaşma yapmış durumda.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Raad el Hüseyin ise anlaşmanın yol açtığı sonucu “Zaten kötü olan koşullar şimdi felakete dönüştü” sözleriyle anlatıyor.

Libya’da gözaltında tutulan mültecilerin sayısı 20 bine yükseldi

Hüseyin, anlaşma gereğince Libya makamlarının mültecilerin yolunu kesip, yeniden gözaltına almasına yardımcı olma politikasının gayri insani olduğunu belirtiyor.

Anlaşmayla gözaltında tutulan mültecilerin sayısının keskin bir şekilde yükselerek neredeyse 20 bine çıktığını belirten Hüseyin, mültecilerin gözaltında tutulduğu mekanları inceleyen BM gözlemcilerinin “binlerce bitkin düşmüş ve travma geçirmiş kişiyle karşılaştıklarını ve kadın, erkek ve çocukların üst üste kaldığını” aktardığını söylüyor.

Öte yandan Trablus’taki bir gözaltı merkezini gezen BM Gözlemcileri ise mültecilerin gözaltı merkezleri ve buraya yolculuk sırasında dayak, işkence ve cinsel şiddete maruz kaldıklarını anlattıklarını duyuruyor.

CNN tarafından yayınlanan başka bir görüntü ise anlaşmanın yol açtığı sorunların başka bir boyutunu gözler önüne seriyor.

Görüntülerde Nijeryalı mültecilerin “Tarla işi için büyük güçlü çocuklar” denilerek ‘alıcı’lara tanıtıldığı ve ‘açık arttırma’ ile 800 dolara satıldığı görülüyor.

Her hafta buna benzer bir ya da iki ‘açık artırma’nın yapıldığı bir Libya kasabasında, 12 erkek satılıyor ve insanlar “mal” olarak nitelendiriliyor.

‘Mülteci krizi’nden doğan ‘köle pazarları’

Avrupa ülkelerinin mültecilerin kıtaya girişine karşı önlemleri artırması sonrası çok sayıda mültecinin insan kaçakçılarının elinde kaldığı, köle pazarlarının böylece oluştuğu aktarılıyor.

Kaçakçıların bu insanları hayatta kalacak kadar su ve yemek verip depolarda tuttuğu da belirtiliyor.

CNN’e konuşan 21 yaşındaki Victory de o kişilerden biri.

Victory, kendisinin de satıldığını, çok az yemek ve su karşılığında para almadan zorla çalıştırıldığını ve dövüldüğünü söyleyerek yaşadıklarını aktarıyor.

Nijerya’nın Edo eyaletinden olan Victory, bölgedeki yolsuzluklardan bıktığını ve biriktirdiği tüm parayla Avrupa’ya gitmek için 1 yıl 4 ay harcadığını söylüyor.

Victory, Libya’ya kadar gelebildiğini, buradaki mültecilerin çok kötü koşullarda tutulduğunu şu sözlerle anlatıyor:

Buradaki insanlara bakarsanız, birçoğunun vücudunda yara izleri görürsünüz.

Parası bittiğinde kaçakçılar tarafından günlük işlerde çalıştırılmak üzere satıldığını ifade eden Victory’e ise satıştan elde edilen gelirle borcunun kapatılacağı söyleniyor.

Ancak haftalarca zorla çalıştırıldıktan sonra kendisi için ödenen paranın buna yetmediğini belirtiyor.

Victory bunun üzerine yeniden kaçakçılara teslim ediliyor ve birkaç kez daha satılıyor.

Haberde kaçakçıların Victory’i serbest bırakmadan önce ailesinden fidye istediği de belirtilirken, Victory, tüm bunlar için 2 bin 780 dolar harcadığını ve artık Nijerya’ya dönmeyi beklediğini söylüyor.

Gazete Karınca