Ana SayfaÇalışma YaşamıHekimlerin intiharları hatırlatıldı: ‘Verilecek hesap yok mu?’

Hekimlerin intiharları hatırlatıldı: ‘Verilecek hesap yok mu?’

HABER MERKEZİ –  İstanbul Tabip Odası, hekimlerin ardı ardına intihar etmesine dikkat çekerek, sağlık alanındaki 36 saatlik nöbetleri ve ağır çalışma koşullarını eleştirdi ve sordu: “Bu sağlık ortamını yaratanların söyleyecek sözleri, vermeleri gereken hesapları yok mu?”

İstanbul Tabip Odası (İTO), sağlık alanındaki ağır çalışma koşulları ve hekimlerin maruz kaldığı saldırılara ilişkin Cerrahpaşa Tıp Fakültesi önünde açıklama yaptı.

“Ölümüne çalışmaya hayır” pankartının açıldığı açıklamaya, Tabipler Odası Genel Başkanı Raşit Tükel, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, çok sayıda sağlık çalışanı ile sağlık öğrencileri katıldı.

Tabipler Odası Genel Başkanı Raşit Tükel, son günlerde sağlık çalışanlarının ardı ardına intihar etmesine dikkat çekerek, intiharların önlenebilir olduğunu söyledi.


1 günde iki hekim ve bir tıp öğrencisi intihar etti


DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu da sağlık alanındaki ağır çalışma koşullarına dikkat çekti.

‘Sağlık çalışanlarının iş yükü 5 kat arttı’

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi İncilay Erdoğan, okuduğu basın metninde, aynı gün 3 meslektaşlarını sonsuzluğa uğurladıklarını belirterek, şunları dile getirdi:

Tükeniyoruz, hor görülüyoruz, saldırıya uğruyoruz, ölüyoruz, öldürülüyoruz. Artık yeter.

Son 10 yılda sağlık çalışanlarının iş yükü 5 kat arttı.

Sağlık çalışanlarında tükenmişlik oranı yüzde 24 oldu.

Yine sağlık çalışanlarının yüzde 69’u mobbinge uğradığını ifade ediyor.

Sağlık çalışanlarının yüzde 65’i ‘imkanım olsaydı bu mesleği değiştirirdim’ diyor.

‘Saldırı tehdidi ile mesleğimizi yapıyoruz’

33 saati aşan nöbetler, 100 saati aşan haftalık çalışma saatleri, 5 dakikada bir hasta bakma zorunluluğunun kendilerini tükettiğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

Son 5 yılda Beyaz Kod’a 46 bini aşan şiddet başvurusu yapıldı. Saldırı tehdidi ile iç içe mesleğimizi yapmak zorunda bırakılıyoruz. Sadece kayıtlı olanlar üzerinden bir değerlendirme yapıldığında bile Türkiye’de günde 31 sağlık çalışanının sağlık hizmeti sunulan alanlarda şiddete maruz kaldığı görülüyor.

Sadece son 10 yılda 215 sağlık çalışanı iş cinayetleri, uğradıkları şiddet, yaşadıkları baskı ve mobbing, tüketen çalışma koşulları sebepleriyle yaşamdan kopartıldı, ölüyoruz, öldürülüyoruz. Bu çığlığın her yerden duyulmasını istiyoruz.

‘Bu sağlık ortamını yaratanların vermesi gereken hesapları yok mu?’

“Hayatının baharında yitirdiğimiz üç meslektaşımız adına bir kez daha soruyoruz?” diyen Erdoğan, son olarak şunları söyledi:

Başka insanları yaşatmaya adanmış genç hekimlerin hayatı böyle sessiz sedasız biter mi? Mutlaka iç dünyalarının derinliklerinde çokça sorular vardı. Mutlaka… Ama 36 saatlik nöbetlerin, bitmek bilmeyen taleplerin, aşırı mesailerin, değerbilmez yöneticilerin, gencecik hekimleri işyerlerinde, evlerinde hayatlarına son verdirecek bu ülke ve sağlık ortamını yaratanların söyleyecek sözleri, vermeleri gereken hesapları yok mu?

Previous post
Kayyum atanan belediyelerin bulunduğu kentlerde kadın cinayetleri ve istismar arttı, HDP meclis araştırması istedi
Next post
ÇED tamamlanmadı, inşaat sürüyor: Nükleer karşıtlarından Akkuyu davasına katılım çağrısı