O gün Tahir Elçi’nin yanında olan arkadaşı anlattı: Nereden, nasıl ateş edildiğini gözlerimizle gördük

HABER MERKEZİ – İki yıldır Tahir Elçi cinayetinde tek bir şüpheli yok, cinayet anını görüntüleyecek açıdaki kameraya ait görüntüler de ‘ortada yok’. Vurulduğunda Tahir Elçi’nin yanında olan ve yaşananları anlatan Baki Demirhan ise “Biz nerden ateş edildiğini, nasıl ateş edildiğini gözlerimizle gördük” diyor. Demirhan, “Tahir Elçi’nin cenazesine ‘terörist cenazesi’ diyen mantık, Elçi’yi kafasından vuran mantıktır” diye belirtiyor.

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı ve operasyonların sürdüğü Sur’da, Dört Ayaklı Minare’nin önünde yaptığı basın açıklaması sonrası silahla vurularak öldürülmüştü.

Cinayetin yaşandığı 28 Kasım 2015 tarihinde basın açıklamasında yer alan ve Elçi’nin yanında bulunan isimlerden, Elçi’nin arkadaşı avukat Baki Demirhan, o günü anlattı.

Artı Gerçek’ten Remzi Budancir’e konuşan Baki Demirhan, “Orada bulunmamızın sebebi aslında siyasal bir durum falan değildi” diyerek, o gün yaşananları şöyle anlattı:

Tahir’in konuşmalarında da siyasal bir üslup veya siyasal bir hedef falan yoktu. Tarihi eserlerin korunmasına ilişkin bir konuşma yapmıştı. Hiç unutmuyorum… Hatta konuşması çok şiirseldi. Dört Ayaklı Minareden bahsederken, ‘Ben ne savaşlar gördüm, ne işgaller gördüm ama hiç bu kadar etkilenmedim. Beni ayaklarımdan vurdular…’ şeklinde bir söz kullanmıştı.

Tahir Dört Ayaklı Minarenin ayaklarından vurulduğunu anlatınca, biraz sonra kendisinin kafasından vurulacağını bilmiyordu. Tahir’i kafasından vurdular. Biz oradaydık. Çok kalabalık değildik aslında. Bir 20 kişilik gruptuk. Hepimiz oradaydık.

Avukat Demirhan, Tahir Elçi’nin ölümünü, yeni bir konseptin başlangıcı olarak gördüğünü söylerken, “Biz gözlerimizle gördük, nerden ateş edildiğini, nasıl ateş edildiğini gözlerimizle gördük” dedi ve şöyle devam etti:

Tahir Elçi’nin ölümünden sonra o toz dumanlı hava daha da fırtınalara büründü. Şimşekler daha hızlı çaktı, ölümler daha fazla oldu. Hak mücadelesinin yolları tıkandı. Hukuk bitti. Bir iddianamede, Tahir Elçi’nin cenazesine ‘terörist cenazesi’ olarak söz ediliyor. Bence Tahir Elçi’ye ‘terörist’ diyen, Tahir Elçi’nin cenazesine ‘terörist cenazesi’ diyen mantık, Tahir Elçi’yi kafasından vuran mantıktır. Çok uzaklara gitmek gerekmiyor, başka yerlerde aramak gerekmiyor.

Tahir Elçi cinayeti

Tahir Elçi, 15 Ekim 2015 tarihinde CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın sunduğu “Tarafsız Bölge” programında “PKK terör örgütü değildir” dedikten sonra kanala 700 bin lira para cezası kesilmiş, 20 Kasım günü de Elçi Diyarbakır’da gözaltına alınarak İstanbul’a getirilmişti.

Elçi, savcılığın tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk etmesine karşın Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

Tahir Elçi hakkında, “terör örgütü propagandası” suçundan 7.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanmış, yurtdışına çıkış yasağı da konulmuştu.

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 28 Kasım 2015 tarihinde yaptığı basın açıklaması sonrası silahla vurularak öldürülmüştü.

Öldürülmesinin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen cinayete ilişkin soruşturma tek bir şüpheli olmaksızın sürdürülüyor.

Cinayet anını görüntüleyecek açıda ve cinayeti aydınlatıcı nitelikte olan 4. Kamera’ya ait görüntüler ise ortada ‘yok’.

Soruşturma bu haldeyken geçtiğimiz haftalarda Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Elçi’nin cenaze törenine ait fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşan bir kişi için, “Terör örgütü mensubunun cenazesine ait olan bir fotoğraf üzerine ‘yasta değil isyandayız’ şeklinde yorum yaptı” dedi ve Berat Baran isimli kişinin cezalandırılmasını istedi.

Savcı Tahir Elçi’yi ‘örgüt mensubu’ yaptı