2017 yılında yeniden keşfedilen veya yaratılan şarkılar

Siyasetten spora, teknolojiden bilime birçok alanda öne çıkan başlık oldu 2017 yılında. Ancak 2017’de dikkat çeken başka şeyler de yaşandı. Daha önce hiç dinleme fırsatı bulamadığımız sesler ve şarkılar ya yeniden keşfedildi ya da yeni yaratıldı.

İşte 2017’deki o şarkılar:

Müzisyen robot

Georgia Teknoloji Enstitüsü’nde tanıtılan bir robot, yapay zekası sayesinde yaptığı besteleri klisifonda çaldı.

Araştırmacıların aralıksız bir şekilde aralarında dünyaca ünlü Beatles grubu ile jazz sanatçısı Miles Davis şarkılarının da bulunduğu 5 bine yakın parçayı ve iki milyona yakın jazz motifi ve gitar solosunu dinlettiği Shimon isimli robot, aşağıdaki şarkıyı çalmıştı:

Uzay şarkısı

Parçaçık fizikçisi Domenico Vicinanza ve arkadaşları, verilerin sese çevrildiği ’veri sonifikasyonu’ adlı tekniği kullanarak, kırk yıl önce Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün gezegenlerine yakın araştırmalar yapan “Voyager 1” isimli uzay aracının dünyaya yolladığı verilerden üç dakikalık bir parça yarattı.

https://www.youtube.com/watch?v=Roa9aE9-2I8

Kablolardan yıllar sonra ortaya çıkartılan ses

Travmanın etkileri üzerine çalışmalar yürüten Psikolog David Boder, travmaya maruz bırakılmış kişilerle görüşme gerçekleştirmek için Avrupa’ya gitmiş, Holokost’tan kurtulanlarla da konuşmuştu.

Metal kablo makaralarıyla bu insanların hikayelerini, anılarını ve hayatlarını kayıt altına alan Broder, 1967 yılında bu kayıtları Ohio’daki Akron Üniversitesi’nde bırakmıştı. Burada üç yıl kalan kayıtlar 2017 senesine kadar unutulmuştu.

Üniversitedeki bu kayıtların yeniden gün yüzüne çıkartılmasıyla beraber sadece görüşme yapanların hikayesi değil, aynı zamanda Holokost’ta hayatta kalanların sesine ve Broder’a okuduğu şarkılara da ulaşılmış oldu.

Şarkıya buradan ulaşabilirsiniz.

Geçmişi dijitalleştirmek

Boston Halk Kütüphanesi’nde çalışanlar, uzun zamandır gözlerden uzak kalmış yaklaşık 200 bin plak için internet arşivi açtı, eserleri dijitalleştirme kararı aldı.

Dijitalleştirilmesi planlanan ilk eserler ise kütüphanede bulunan 78 koleksiyonu.

Projede çalışan George Blood, plakların dijitalleştirmesinin önemini “Bu 78’ler gittikçe kayboluyor. Bunları korumakta başarılı olmamız çok önemli; çünkü ikinci bir şansımız olmayacak” sözleriyle açıkladı.

Geçmişi kurtarmak

Kaliforniya Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, yaklaşık yüz yıl önce yerli dili, kültürü ve tarihi üzerine 100 saatlik bir kayıt oluşturmuştu. Kaliforniya’da yaşayan bazısı unutulmuş 78 yerli dilini kaydeden araştırmacılar, aynı zamanda Ishi adındaki son Yahi yerlisine de kayıtta yer vermişti. Yahilerin büyük bir çoğunluğu Kaliforniya yerleşimcileri tarafından 1865 ile 1871 yılları arasında öldürülmüştü.

Hayatta kalanlar saklanmak zorunda kalmış, yıllarca bulunamamıştı.

Ishi’nin ve diğer yerlilerin sesi eskimiş, rutubetlenmiş kayıtlarda tutulmuştu. Ancak Kaliforniya ve Berkeley Üniversitesi’nden arşivciler, bu sesleri geri getirmek için çabalıyor. Arşivciler, ‘yenilikçi optik tarama teknolojisi’ni kullanarak bu sesleri dijitalleştirmeyi hedefliyor.

Infinitone

“Müzik enstrümanlarının sıradaki neslini” bulma hedefiyle yapılan “2017 Müzik Enstrümanı Yarışması”nda, Infinitone (Sonsuzton) isimli müzik enstrümanı yarışmayı kazandı.

“Çağ ötesi ve saksafon benzeri” bir enstrüman olan Infinitone, müzisyenlere “sayısız müziksel aralık varyasyonu ile müzik yapma” olanağı sunuyor.

“Beyaz Peynir Şarkısı”

Bu yıl birçok ses bulunmasının yanı sıra, Kurt Weill isimli bestecinin şu ana kadar sadece eşi Lotte Lenya’nın zihnindeki bir anıda saklı bilinmeyen bir şarkısı da ortaya çıkarıldı.

Lenya, yıllar boyunca şarkıyı aramış, ancak en sonunda “Bulunacak bir yerde değil. Muhtemelen bir bodrumda yerin altına gömülü” demişti. Lenya bu sözlerinde haklı çıktı.

“Beyaz Peynir Şarkısı” isimli parça, Berlin Üniversitesi’nin arşivinde, Weill ile ilgili araştırmalarla ilgisiz bir yerde bulundu. 1980’lerden beri Weill hakkında kayda değer bir aşama kat edemeyen uzmanlardan Elmar Juchem, “Bu da son buldu. Açıkçası kimsenin aklında böyle birşey yoktu” dedi.

Şarkıya buradan ulaşabilirsiniz.

Kaynak: Atlas Obscura