‘Herkesin özgür hissedeceği bir alan’: Toros eteklerinde ekolojik ve komün bir yaşam kuruldu

HABER MERKEZİ – Toroslar eteğinde Tahtacı Aleviler tarafından kurulan Yeni Dünya Derneği’nde hem ekolojik hem de komün bir yaşam kuruldu. Derneğin kurucularından Oktay Armutoğlu, talan edilen her şeye inat yeni bir yaşamı örmek amacıyla yola çıktıklarını söyledi.

Mersin’de Toroslar eteğinde bulunan Kızılkaya köyünde yaşayan Tahtacı Alevileri, kültürlerini yaşatmak ve komün bir yaşamı örgütlemek için Yeni Dünya Derneği’ni kurdu.

Geçtiğimiz Mayıs ayında kurulan dernekte komün yaşamın yanı sıra ekolojik bir yaşam esas alınıyor.

Derneğin kurucularından Oktay Armutoğlu, talan edilen her şeye inat yeni bir yaşamı örmek amacıyla yola çıktıklarını söylüyor. Komün yaşam fikriyle yola çıktıklarını belirten Armutoğlu, kurdukları ahşap ve cam şişe atölyelerinde her türlü atığı değerlendirdiklerini dile getiriyor.

Armutoğlu, özellikle doğaya atılan ve doğada geri dönüşümü zor olan ürünlere yeniden şekil vererek, değerlendirdiklerini vurguluyor.

‘Doğada hiçbir şey aynı değil’

Dernek’te atıkların yeniden değerlendirilmesine ilişkin bir başka dikkat çeken detay ise aynı ürünün ikincisinin üretilmemesi.

“Kişi kafasındaki hayal ettiği ürünü bize anlatıyor, biz de kendi estetiğimizi katarak ürünü ortaya koyuyoruz” diyen Armutoğlu, seri üretime karşı olduklarını belirterek, bunun gerekçesini şu sözlerle anlatıyor:

Doğada hiçbir şey aynı olmadığı için biz de ürünlerden sadece bir tane yapıyoruz. Seri üretimlerde bile olsa tek tipe karşıyız.

Hedeflerden biri özgür hissedilen alanlar yaratmak

MA’ya konuşan Armutoğlu’nun aktardığına göre komündeki amaçlardan biri de herkesin kendini hür bir şekilde ifade edebileceği ve özgür hissedeceği alanlar yaratmak.

Armutoğlu, bu yüzden hiçbir devlet kurumundan yardım kabul etmediklerini belirterek, bunun gerekçesini şu sözlerle anlatıyor:

Yaşamda her şeyin bir karşılığı var. Devletten yardım alırsak önümüze bir sürü kural getirilecek ve onlara bağlı olmak zorunda oluruz. Biz ona uymak ve kurallara göre yaşamak istemiyoruz. Kurduğumuz bu yaşamda kurallar yok. İnsanın kendini özgür hissettiği şekilde hareket etmesi var.