Ana SayfaGüncelMeclis’ten Tahir Elçi soruşturmasının akıbetiyle ilgili sorulara ret

Meclis’ten Tahir Elçi soruşturmasının akıbetiyle ilgili sorulara ret

HABER MERKEZİ – Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi cinayeti soruşturmasının akıbetine ilişkin verilen soru önergesi, Meclis Başkanlığı tarafından “İçtüzük hükümlerinde belirtilen nitelikleri taşımadığı” öne sürülerek reddedildi.

28 Kasım 2015 tarihinde Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki Dört Ayaklı Minare önünde öldürülen Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi’nin ölümünün ikinci yıl dönümünde cinayetin ardından başlatılan soruşturmanın akıbetine ilişkin verilen soru önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)  Başkanlığı tarafından reddedildi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca’nın Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması talebiyle verdiği soru önergesinin reddedilmesine ilişkin sunulan gerekçede ise İçtüzüğün 96’ıncı maddesine atıf yapılarak “İçtüzük hükümlerinde belirtilen nitelikleri taşımadığı” ifadesi kullanıldı.

MA’dan Hayri Demir’in haberine göre soru önergesinde Meclis Başkanlığı’nın iadeye gerekçe gösterdiği cümleler ise şunlar:

Elçi, faili meçhul cinayetlerde zaman aşımı tahliyesine karşı karşıya olan dosyaları canlandırarak, failler hakkında kamu davaları açmış, Cemal Temizöz, Uğur Kaymaz, JİTEM gibi davaların yılmaz bir takipçisi olmuştur.

Özellikle, 90’lı yıllarda Şırnak’ın Koçağı ve Kuşkonar köylerinin savaş uçaklarıyla bombalanması sonucunda 33 insanın yaşamını yitirdiği olayda gösterdiği üstün çabası sonucunda, AİHM’den aldığı mahkûmiyet kararı, hukuk ve insanları hakları mücadelesi hanesine muazzam bir başarı olarak yazılmıştır.

Elçi, 2015 yılının ikinci yarısından itibaren başlayan, sivil alanlara yansıyan çatışmalar nedeniyle yaşanan insan hakları ihlalleri, orantısız güce dikkat çekmek, bunun önüne geçmek için Diyarbakır Barosu Başkanı olarak yoğun bir çaba sarf etmiştir. Sokağa çıkma yasağının ilan edildiği ve ağır insan hakları ihlallerinin yaşandığı Silvan’a ve Cizre’ye giderek incelemeler yapmış ve raporlar hazırlamıştır.

Elçi, 2015 tarihinde katıldığı bir televizyon programında ‘PKK terör örgütü değildir’ şeklinde sözler sarf ettikten sonra Türkiye genelinde ırkçı ve faşist saldırıların hedefi haline geldi; linçe maruz kaldı. Aynı dönem sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği ve çatışmaların yaşandığı Sur’da tahrip edilen tarihi ve kültürel mirasa dikkat çekmek için gittiği Dört Ayaklı Minare’nin önünde katledildi.

Neler sorulmuştu?

İade edilen önergede Uca’nın Bakan Gül’e yönelttiği sorular şöyleydi:

  • Yürütülen soruşturmanın tek bir şüpheli olmaksızın sürdürülmesinin sebebi nedir?
  • Elçi’yi vuran kişinin, Yenikapı Sokak içerisinde bulunanlardan birisi olduğu halde ve söz konusu sokak içerisinde onlarca polis bulunmasına ve bunların çoğunluğunun silahını kullanıyor olmasına rağmen halen dosyada şüpheli olarak tek bir polis memurunun bulunmamasının sebebi nedir?
  • Kullanmış olduğu silahı gösteren ve dolayısıyla failin tespit edilmesi için en önemli delil olan mermi çekirdeğinin bulunması için, cinayetten sonra alanın taranmasını engelleyen kişi ya da kişiler kimlerdir? Söz konusu kişiler kimden ya da kimlerden talimat alarak, delilleri karartmıştır?
  • Elçi’nin nereden ve hangi açıyla vurulduğu neden hala tespit edilmemiştir?
  • Elçi cinayeti sonrasında olay mahallinin temizlendiği iddiaları doğru mudur?
  • Cinayet sonrası olay mahalli sokakta acil olarak sokağa çıkma yasağının ilan edilmesi tesadüf müdür?
  • Elçi’nin vurulma anının da bulunduğu polis kamerası görüntülerindeki 13 saniyelik kesintinin nedeninin tespit edilmesi için Elçi’nin avukatları Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na birçok kez başvurdukları halde, iki yıldır söz konusu kamera ve hafıza kartına el konulmamış olmasının sebebi nedir?

PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Gazetecilerden tutuklu meslektaşlarına yeni yıl selamı
Sonraki Haber
Kadıköy’de İsveç sineması günleri