Ana SayfaEkolojiÇocuklar için alternatif bir oyuncakçı: Ekolojik oyuncaklar atölyesi Kippu | ÖZEL

Çocuklar için alternatif bir oyuncakçı: Ekolojik oyuncaklar atölyesi Kippu | ÖZEL


Haber: Neğşirvan Güner


“Evde üretim yapmayı hep çok sevdim” diye başlıyor söze Gazel Ebrari. Otantik takılar, kitabevleri, tezgahtarlık, kuaförlük, konfeksiyon gibi bir çok meslekte çalışan Ebrari, şimdilerde ise Amigurumi yapıyor.

Amigurumi Japonca kökenli bir kelime. Örgüde sık iğne tekniğinin oyuncağa uyarlanmış hali. Amigurumi’de yün ve pamuk gibi doğal malzemelerden yapılan ipler tercih ediliyor; anti bakteriyel silikon elyaf ile içerisi doldurulan bir oyuncak çeşidi. Bu teknik aracılığıyla üretilen oyuncaklarda çocukların kolayca yutmaya çalışacağı malzemeler kullanılmıyor. Üretim ise yurt dışından sipariş edilen kilitli ve güvenli malzemelerden yapılıyor.

Gazel Ebrari’nin üretimini yaptığı atölyesinin adı da Kippu. Kippu isminin İnka’larla olan hikayesini şöyle anlatıyor:

“Kipu diye yazılıyor aslında, iplerin üzerine atılan her bir düğümün rengine göre bir anlam ifade ettiği bu tekniğe İnka’lar kipu adını vermişler. Her türlü alışverişlerinde ve matematik hesaplarında düğümleri kullanırlarmış. Ben Kippu şeklinde türeterek marka patentimi almak istedim. Yaptığım iş ile de uyumlu.”

Gazel Ebrari, Amigurumi yapmaya nasıl başladığını da şöyle anlatıyor Karınca’ya:

“Konfeksiyonda çalışırken makine kullanmayı öğrendim. Türkiye’de işçi olmak, özellikle kadın işçi olmak çok zor. Kendi ayaklarım üzerinde yeteneğimin ve üretimin bana verdiği güç ile patronsuz, baskısız ve mobingsiz bir nefes alma odası yaratmak istedim kendime.”

Ebrari, “Her daim ruhumda var olan patronsuz güçlü kanatlarımın olduğunu bana tekrar hatırlatan bir süreç” diye devam ediyor. Sonra da yardım alacağı kimse olmadığı için internette birçok video izlediğini anlatıyor: “‘Yapabilirsin dedim’ kendi kendime ve başardım da.”

Ebrari şimdi kendi karakterlerini yaratabiliyor. Organik oyuncaklar üretmenin ise hem terapi gibi olduğunu hem de kendisi için kazanç kapısı olduğunu belirtiyor. Önceliğinin ise çocukların güvenli ve sağlıklı vakit geçirmeleri olduğunu vurguluyor. Teknoloji’ye bağlı bir hayat yaşayan çocuklar için alternatif bir oyuncakçı olduğunu belirtiyor:

“Çocukların oyun ve hayal kurma algıları teknoloji ile birlikte büyük bir deformasyona, yıkıma uğradı. Parklar ve bahçelerde artık çocuk göremiyoruz, çünkü çoğunun elinde akıllı telefon ve tablet var. Evin içerisine hapsedilmiş bir çocukluk söz konusu. Çocuklar daha bir aylık bebekken sanal seslere, görüntülere maruz bırakılıyor. Bu, çocuklara yapılan en büyük şiddet. Gerçeklik ve sanal dünya arasındaki o saf bağı yitiriyorlar. Çocuklar temas ederek, dokunarak öğrenmek ister.”

Bir oyuncağın yapımı en az 3 ya da 4 gün sürüyor. Bazı oyuncakların üretimi ise 2 ya da 3 haftayı bulabiliyor. Ebrari bize üretim tekniğini anlatıyor:

“Her parçası tek tek örülerek kilit tekniğiyle ya da dikilerek birleştiriliyor. Emek ve sabır isteyen bir iş. Bu işe başlarken amacım büyük paralar kazanmak değildi zaten. Eğer yaptığın işi seviyorsan sana getirdiği para da çok umurunda olmuyor.”

Kaliteli pamuk ve yün iplerle kendi renklerini ve iplerini üretmek istediğini de ekliyor Ebrari:

“Kendi renklerimle, iplerimi üretmeyi çok istiyorum. Bunun için uygun koşullar yaratmak gerekiyor. Organik boya yapımından tutun, iplerin kaynatılması, kurutulması ve işlenmesi… Hepsi büyük emek istiyor. Çocuklarımızın geleceği için güzel ve temiz bir dünya bırakma arzusunu her daim içimizde beslemeliyiz.

“Ekolojik oyuncakların doğada yok oluşları için devasa geri dönüşüm tesisleri kurmaya gerek yok. Onlar kendini kolayca yok edebilen dokudalar. Doğadan gelen tekrar doğaya döner ve orayla bütünleşir. Bizden sonra gelecek olanlara ve onların çocuklarına yaşanılır bir yeryüzü bırakmak hepimizin görevi olmalı.”

Ebrari her yaş grubuna uygun çeşitli karakterler tasarlamaya çalışıyor ama ekliyor da: “80 yaşındaki bir insana dahi oyuncak yapmayı isterim. Çünkü oyuncak sizinle yaşamaya hep devam eder.”

Yarattığı karakterlerden en çok kuzu karakterinin sevildiğini belirtiyor Ebrari. Ürettiği organik oyuncuklarını ise daha çok sosyal medya hesapları üzerinden satabildiğini söylüyor.

Ailelerin oyuncak seçiminde çocuklara baskı yapmamaları gerektiğinin altını çizen Ebrari, aksinin çocuğa dayatma olduğunu söylüyor Ebrari: “Çocuklar tercih yapabilmeli. Her çocuk ayrı bir karakter,ayrı bir kişiliktir. Yeter ki huzurlu oyun alanları ve bol vakitleri olsun.”

Ebrari, durumu iyi olan bir ailenin de durumu iyi olmayan ailelerin de kendi bütçesine uygun oyuncağı bulabileceğini söylüyor.

Gazel Ebrari

Ebari yaptığı işin kendisi için bir tutku olduğunu belirtiyor.  Öyle ki “Issız bir adaya düşseniz yanınıza ne alırdınız deseler, hiç düşünmeden rengârenk yün ipler ve bolca gerekli malzeme derdim” diyor.