Ana SayfaGüncelÖzgür Gündem baskınında darp edilen gazeteciler ‘polise mukavemetten’ yargılandı

Özgür Gündem baskınında darp edilen gazeteciler ‘polise mukavemetten’ yargılandı

HABER MERKEZİ – Kapatılan Özgür Gündem Gazetesi’ne polis baskınında gözaltına alınan 22 gazetecinin polisin şikayeti üzerine “görevi yaptırmama için direnme” ve “hakaret” iddialarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Gazeteciler, polisin olayı çarpıttığını, görev başındaki gazetecilerin darp edilerek gözaltına alındığını söyledi.

Özgür Gündem gazetesine kapatma kararı verilmesinin ardından gazete binasına yapılan polis baskınında darp edilerek gözaltına alınan gazetecilerin “polise görevi yaptırmama için direnme” ve “hakaret” iddialarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Davaya yargılanan gazetecilerden Davut Uçar, Sinan Balık, Sevdiye Ergürbüz, Fırat Yeşilçınar, Gülfem Karataş, Mesut Kaynar, Reyhan Hacıoğlu, Kemal Bozkurt ve avukatları katıldı.

Bianet’ten Elif Akgül’ün haberine göre duruşmada ilk olarak baskın sırasında darp edilerek gözaltına alınan gazeteci Davut Uçar konuştu.

Gazetede günlük çalışmanın olağan akışı sırada sürdüğü sırada kapatma kararı geldiğini ve kapatma kararını tebliğe gelen polislerle birlikte binaya giren çevik kuvvet polislerinin kendilerini darp ettiğini söyledi.

‘Merdivenlerden iterek aşağı indirdiler’

Uçar şunları söyledi:

Beni de çekip merdivenlerden itekleyerek düşe kalka alt kata kadar indirdiler. Merdivende önünden geçtiğim her polis tarafından darp edildim. Alt kattaki bir arkadaşın kendi aralarına alıp dövdüklerine şahit oldum. Sonra ters kelepçe takıp arabaya bindirdiler.

Uçar polislerin iddia ettiği gibi olay sırasında polise direnmenin olmadığını aksine polisin haraketlerine maruz kaldıklarını belirtti.

Duruşmada gazetenin avukatlarından Özcan Kılıç da olay gününe dair tanıklıklarını anlattı.

‘Polisin silahları açıkta ve agresifti’

Kılıç, ninaya giren polislerin silahlarının açıkta olduğunu ve agresif tavırlar sergilediklerini söyleyerek şunları belirtti:

Polis gibi değil sanki sokaktan toplanmışlardı. Silahları açıktaydı. Agresif davrandılar, “kalkın” diye ittirip bir köşeye sıraladılar. Kimlikleri aldılar. ‘Size devletin gücünü göstereceğiz, vatan hainleri’ dediler. Cinsiyetçi küfürler ettiler.

İkinci gelen ekip bilgisayarları yerelere fırlattılar, çekmeceleri kırdılar. O zaman birkaç arkadaş bir şeyler söyledi ama küfür yoktu. Sonra kadın arkadaşların sesleri geldi. Rehyan’ı ters kelepçeyle duvara döndürmüşler, bir sürü küfür ediyorlardı. Polislerden birinin kolu zaten binaya geldiğinde sargılıydı ama onu da sonra bize rapor ettiler.

O sırada bu şekilde arama yapılamayacağını söyledim. Onlar da beni ite kaka çıkardı, merdivenlerden kötü muamele ve darp edilerek geçirilip binadan çıkarıldım.

Binaya polis baskını sırada İMC TV’ye canlı yayın yapan gazeteci Gülfem Karataş ise polislerin önce kameraman arkadaşını gözaltına almaya çalıştıklarını söyledi ve “Biz de onu vermek istemedik. Bunun üzerine hepimizi gözaltına aldılar. Tek direnme budur” dedi.

Karataş merdivenlerden indiği sırada sırtına demir bir cisimle vurulduğunu ve bu darpın izlerini hala taşıdığını ekledi. Kendisini darp eden polise “ne yapıyorsun” dediğinde polisin kendisine küfür ettiğini, tecavüz tehdidinde bulunduğunu aktardı.

Karataş’ın avukatı Cemal Polat da savcının iddianameyi “ters yüz” ettiğini, asıl olayın mağdurunun müvekkili olduğunu belirterek “Müvekkilimin gazetecilik faaliyeti engellenmiş, darp edilmiş ama sorumlulara dava açılmadı” ifadelerini kullandı.

Savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme başkanı duruşmaya katılmayan diğer gazetecilerin bir sonraki duruşmada hazır edilmeleri için zorla getirme kararı çıkartarak, duruşmayı 29 Haziran’a erteledi.