Ana SayfaGüncel10 Ekim Katliamı davası: Duruşma ertelendi, mahkeme yeri değişti

10 Ekim Katliamı davası: Duruşma ertelendi, mahkeme yeri değişti

HABER MERKEZİ – Ankara Gar Katliamı davasının 9. tur blok duruşmasının ikinci gününde aileler ve müşteki avukatlar, mütalaada ‘kamu sorumluluğuna’ dair bir şey talep edilmemesine tepki gösterirken, sanık avukatı Hatice Aydın avukatlar olarak kendilerini güvende hissetmediklerini iddia etti. Mahkeme, duruşmayı 31 Temmuz ve 1-2 Ağustos tarihlerine ertelerken, bir sonraki duruşmanın Sincan Adliyesi’nde görülmesine karar verildi.

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı’nda yapılmak istenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’ne IŞİD tarafından düzenlenen ve 103 kişinin hayatını kaybettiği canlı bomba saldırısına ilişkin açılan davanın 9. tur blok duruşması ikinci gününde devam etti.


9 sanık hakkında 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet talebi


Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada yakınlarını kaybeden aileler ve avukatlarının yanı sıra Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili adayları Ceren Şimşek, Nazım Karakurt, İshak Kocabıyık, Filiz Kerestecioğlu hazır bulundu.

Dün savcının mütalaayı açıklaması sonrasında görülen duruşmanın ikinci gününde sanıkların sayfalarca savunma hazırlayarak salona girmesine aileler, “Çocuklarınızı bunlardan koruyun, onları bizden değil” diye tepki gösterdi.

Ardından kimlik tespitiyle başlayan duruşmada sanık Mehmedin Baraç’ın avukatı mütalaaya karşı süre isterken, Nihat Ürkmez’in avukatı ise savunma için süre istedi.

Esin Altıntuğ’un avukatının tahliye talebi ve raporları dosyaya ibraz etmesi okundu.

“İnsanlık için adalet istiyoruz”

Mütalaa ve savcılığın sunumuna itirazda bulunan ve katliamın siyasi yönüne dikkat çeken müşteki avukatı Nuray Özdoğan ise “Tüm insanlık için adalet istiyoruz. Politik cinayet ve katliama giden yolun taşları başkaları tarafından döşendi” ifadelerini kullanarak, savunmasının devamında şu sözleri kaydetti:

“Sizlerin nasıl gözlerini kapattığı, sırtını döndüğünü gördük. Bu katliama giden yolları örenler, Ankara’ya gelmesine izin veren emniyet yetkilileri, rezidansları boşaltanlara müsaade edenler, dinlemeye rağmen bunlara engel olmayan emniyet güçleridir, bu yolları yapanlardır. Yargının sunduğumuz delilleri görmeme hakkı yoktur. Türkiye tarihini etkileyen bir olaydan bahsediyoruz. Bugün hükümet ve devlet bunu yapmıyor. Ama yargı bu güçte ve yetkidedir. Siyaset başka ilişkilerle buna gözünü kapattı. İnsanlığa karşı suçtan yargılanmalıdır. Savcılığı eleştiriyoruz. Yargı çaresiz olamaz. Adalet bu sanıklara verilecek cezalarla sağlanamaz. Yargı siyasetin sınırlarıyla hareket etti. Tevsi tahkikat konusunda olumlu karar vermeniz, katliamdan sorumlu olanları araştırmanızı istiyoruz.”

Tutuklu sanık Hatice Akaltın’ın avukatı Oğuz Akman ise, “Müvekkilim hakkında kısım yarım sayfadan oluşuyor. Mütalaaya savunma yapacağız. Savcılık makamı Esin Durgun’un ifadesi esas yüzünden Hatice Akaltın’ın Suriye’ye gidip geldiğini söylediği için ceza verilmiş. Yargılama boşuna yapılıyor. Fezleke’nin kopyala yapıştır iddianame hazırlanıyor. Savcılık da iddianameyi kopyala yapıştır yapmış” diye konuştu.

Konuşma sırasında mütalaa savcısının “Ben kime yaranacağım diye merak ediyorum” sözleri salonda tartışmaya neden oldu.

Mahkeme başkanı yine salonu terk etti

Savcının sözlerini alkışlarla protesto eden aileler, “Renginizi belli ediyorsunuz. Kimseye yaranmana gerek yok. Adaleti sağla” diye tepki gösterdi.

Mahkeme başkanı ise “Size yüz kere usül anlattık” diye karşılık verdi. Bunun üzerine aileler, “Evladını kaybettin mi Sayın Başkan? Bağımsız ol. Adil ol. Adalet istiyoruz. Siz tanımadığınız bir kişiyi nasıl evinde sağlarsınız. Gaz sıkan polisler neden yargılanmıyor?” diye seslendi.

Aileler, ardından “Biz sizi dinliyoruz. Siz mahkemeyi dinlemiyorsunuz” diyen mahkeme başkanına “Anma yaptırmıyorlar. Bu siyasi değil de nedir?” sözleriyle yanıt verdi.

Tartışmanın uzaması üzerine mahkeme başkanı dün olduğu üzere bugün de cüppesini çıkararak duruşmaya ara verdi.

Aileler hakimin tavrını alkışlarla protesto etti.

Duruşma ertelendi

Verilen aranın ardından sanıklar mahkeme salonuna getirilmedi.

Hacı Ali Durmaz’ın avukatı Hatice Aydın, sanık avukatları olarak kendilerini güvende hissetmediklerini iddia edince salonda gerilim yaşandı.

Gelecek duruşmada savunma yapacakları için belirli sayıda müşteki olmasını talep eden Aydın, müvekkilinin tahliyesini istedi.

Sanık Orhan Şahin ise esas hakkında mütalaaya savunma için ek süre istedi.

Mahkeme, sanıklara ek savunma verilmesine, sanık müdafileri ve müşteki avukatlara mütalaa tebliğ, tutuklu sanıkların çoğu müdafinin duruşmaya gelmediği için duruşmada hazır olmaları zorunluluğuna, mütalaaya karşı yazılı beyan sunmak için gelecek celseye kadar süre verilmesine karar verdi.

Duruşma, 31 Temmuz ve 1-2 Ağustos tarihlerine ertelendi.

Ayrıca ‘salonun yetersiz’ bulunduğu gerekçesiyle bir sonraki duruşmanın Sincan Adliyesi’nde yapılmasına karar verildi.

Savcı mütalaasında ne talep etti?

Ankara Gar Katliamı davasında tüm itirazlara rağmen esasa ilişkin mütalaasını açıklayan savcı, 10 sanığın “kasten öldürmek” suçundan 100’er kez, “anayasayı ihlal” suçundan da birer kez olmak üzere 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapsini talep etti.

Sanıklar hakkında “kasten öldürmeye teşebbüs” ve “örgüt faaliyeti çerçevesinde patlayıcı madde bulundurmak” gibi suçlardan ayrıca ceza talebinde bulunan savcı, 9 sanığa çeşitli suçlardan süreli hapis cezası istedi. Ancak savcı kamu sorumluluğuna dair hiçbir şey talep etmedi.