Ana SayfaGüncel10 Ekim Katliamı davasında 9 sanık hakkında 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet talebi

10 Ekim Katliamı davasında 9 sanık hakkında 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet talebi

HABER MERKEZİ – 10 Ekim Ankara Katliamı davasının 9’uncu tur blok duruşmasında müşteki avukatları, dosyada eksiklikler bulunduğunu belirterek, savcının esas hakkında mütalaasını açıklamasına karşı çıktı. Kamu görevlilerinin sorumluluğunun davaya dahil edilmediği ve delillerin tamamının toplanmadığı itirazlarına rağmen savcılık esasa ilişkin mütalaasını verdi. 9 sanık hakkında 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istendi.

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı’nda yapılmak istenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’ne IŞİD tarafından düzenlenen ve 103 kişinin hayatını kaybettiği canlı bomba saldırısına ilişkin açılan davanın 9. tur blok duruşması Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmada müşteki avukatlar, savcının mütalaasını sunacak olmasına delillerin toplanmadığı ve kamu görevlilerinin de bu davada yargılanmasını gerektiğini vurgulayarak tepki gösterdi.

Müşteki aileler ise avukatların savunmaları sırasında mahkeme başkanına, davanın mütalaa aşamasına getirilmesi konusunda tepki gösterdi.

Tepkiler sırasında katliamdan yaralı kurtulan Solmaz Kılıç salonda baygınlık geçirdi.

Mahkeme başkanı ise gelen tepkilere karşı cübbesini çıkartarak, “mahkemeyi yargılayamazsınız” dedi ve salonu terk etti.

Duruşma saat 14.00’e kadar ertelendi.

Duruşma müşteki avukatı Gülşah Kaya’nın savunmasıyla devam etti.

‘Dink davasına dönüşüyor’

Mahkeme başkanına “Kamu vicdanını rahatlatmak gibi bir göreviniz de var” sözleriyle seslenen avukat Kaya, şöyle devam etti:

“Dosyada bir poşette önemli bir CD var. Mehmedin Baraç’a ait 90 tane Arapça ses kaydı var. Doğru bir şekilde gelmedi. 90 tane ses kaydını başka insanlara çözdürdük. Karşılaştırma yaptık. Çok fark var. Ses kaydında ‘Canlı bombadan bahsediliyor. İslam devleti raporda yok ama sanık bundan bahsediyor.”

Davanın en sonunda öldürülen gazeteci Hrant Dink davasına dönüşmeye doğru ilerlediğini belirten Kaya, “İstihbarat belgelerinin altında İstihbarat Daire Müdürü Engin Dinç’in imzası var. Bu gün FETÖ’den yargılanıyor. Bu da başka bir soru işareti” dedi ve kamu görevlileri hakkında bir şey yapılmadığı sürece davada sona ulaşılamayacağı söyledi:

“3 belgeden bahsettim 3’ü de kritik belge. Deliller toplanmadan davanın bitmesi mümkün değil. Burada olursanız, 10 yıl sonra yeniden sizinle karşılaşacağız. Tabi Yargıtay’a gitmemiş olursanız.”

‘Olay yeri tutanağı dahi yok’

Ardından söz alan müşteki avukatı Mustafa Söğütlü de görüntülerin yeniden incelenmesini talep etti:

“Tüm kamera görüntülerinin, sitelerinin, hücre evlerinin, depolarının, rezistanslarının bilirkişi tarafından görüntüye giren herkesin dosyaya konulmasını, kimlik tespiti edilmeyenler Emniyet Genel Müdürlüğü ve İnterpol’e yollanarak, karşılaştırmasını talep ediyoruz.”

Müşteki avukat Senem Doğanoğlu ise “Olay tutanağı olmayan Ankara Katliamı’na ilişkin herhangi bir aşama da keşif yapılmadı” diye konuştu.

Doğanoğlu, ”Mütalaaya gidilmeye çalışması ceza muhakemelerinin ihlalidir” vurgusu yaparak, mütalaanın verilmemesi ve sanıkların tutukluluğuna devam kararı istedi.

Savunmalar ardından söz alan sanık avukatları müvekkillerinin tahliyesini talep etti.

Ardından savcı mütalaasını açıkladı.

9 sanık hakkında 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet talebi

Savcı, mütalaasında 10 Ekim Katliamı’nda saldırıyı düzenleyenleri Ankara’ya getirdiği belirtilen Halil İbrahim Durgun’un eşi tutuklu sanık Esin Altıntuğ ve Hatice Akaltın’ın 10 Ekim dosyasından beraatini istedi.

Savcılık ayrıca Akaltın ve Altıntuğ‘un “örgüt üyeliği” suçlamasıyla üst sınırdan ceza almalarını talep etti.

Abdülmüttalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakub Şahin, Hakan Şahin, Halil İbrahim Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz ve Hüseyin Tunç hakkında ise 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istendi.

Savcılığın mütalaasının ardından mahkeme başkanı duruşmayı yarına erteledi.

Aile ve avukatlardan tepki

Duruşmanın ardından aileler ve avukatlar iddia makamının mütalaasını protesto etmek için Ankara Adliyesi önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı.

Burada konuşan avukat Senem Doğanoğlu, delilerin yeterince toplanmaması nedeniyle hala yakalanamayan sanıklar yönünde karar verildiğini vurguladı.

Doğanoğlu, “Devlet yargılanacak. Bunu demeye devam edeceğiz. Dosya bitmedi” dedi ve devamla şu sözleri kaydetti:

“O sanıklar yakalanıncaya kadar biz devlet sorumluluğunu tartışmaya devam edeceğiz. Ama bu davanın bu hali ile böyle bir mahkumiyet hükmü ile herhangi bir şekilde insanlığa karşı suçu tartışmadan diğer taleplerimiz tartışmadan bu sanıklar yönünde böylesi bitmesi, bizim için kabul edilemezdir. Ama devlet yargılanacak. Bundan şüpheniz olmasın.”


Bu haber, Gazete Duvar ve Mezopotamya Ajansı’ndan derlenmiştir.