Ana SayfaManşet‘Kara Ağustos’ta ABD’deki tutuklular ‘modern köleliğe’ karşı grevde

‘Kara Ağustos’ta ABD’deki tutuklular ‘modern köleliğe’ karşı grevde

HABER MERKEZİ – Kara Panterler üyesi George Jackson’ın cezaevinde öldürülüşü ve Attica Cezaevi İsyanı’nın 47’nci yıldönümünde ABD’deki tutuklular hakları ve “modern köleliğe son verilmesi” için 21 Ağustos’ta grev başlattı. Grev, 1971 yılında katliamla sonuçlanan isyanın son bulduğu 9 Eylül’e dek sürecek. Bu vesileyle ‘beyazların cezaevinde siyah bir devrimci’ olan George Jackson’ın portresini sunuyor ve Attica Cezaevi İsyanı’nı hatırlatıyoruz.


Hazırlayan: Lokman Sazan


ABD’deki tutuklular daha iyi yaşam koşulları, kaynaklara daha fazla erişim hakkı ve “modern köleliğe son verilmesi” için 21 Ağustos’ta ülke çapında grev başlattı.

Öz savunma partisi olan Kara Panterler üyesi ve teorisyen George Jackson’ın cezaevinde öldürülüşünün yıldönümünde başlayan eylemler Attica Cezaevi İsyanı’nın 47. yıldönümü olan 9 Eylül’e kadar devam edecek.

19 gün sürecek eylemlerde 17 eyaletten tutuklular oturma eylemi, açlık grevi, iş durdurma gibi bir dizi eylem düzenleyecek.

Güney Carolina’da cezaevindeki tutuklu hakları için bir grup tarafından kurulan Jailhouse Lawyers Speak (JLS) adlı organizasyonun yaptığı açıklamada, 17 eyalette başlayacak eylemlere 150’ye yakın sivil toplum örgütlerinin desteğiyle grev boyunca miting yapılması planlandığını duyurdu.

JLS sözcüsü Amin Sawari, eylemi başlatan tutukluların somut taleplerin de yer aldığı 10 maddelik bildiriyi kamuoyuyla paylaştı. Sawari’nin yaptığı açıklamada sıralanan kimi talepler şöyle:

  • Cezaevi koşullarının iyileştirilmesi
  • 1996’de dönemin ABD başkanı Bill Clinton tarafından imzalanan Ceza İnfaz Reform Yasası’nın iptali
  • Tutuklu vatandaşların oy kullanma haklarının geri verilmesi
  • Irkçı çetelerin güçlenmesine destek veren yasaların iptal edilmesi
  • Kapatılma sonucu ölümlere son verilmesi
  • Şiddet içeren suçlular dahil olmak üzere bütün tutuklular için rehabilitasyon hizmetinin sunulması

Bildiride, tutuklu köleliğe son verilmesi çağrısı da yapıldı. ABD’de tutukluların saatte 10 Cent’e çalıştığı vurgusunu yapan Sawari, tutukluların ABD’nin yargı yetkisi altında olan cezaevlerinde tutulan tüm kişilere, kendi eyaletlerinde geçerli olan ücretin ödenmesi talebinde bulunduğunu iletti.

Beyazların cezaevinde siyah bir devrimci: George Jackson

George Jackson

Aktivist, yazar, Marksist, Kara Panter üyesi, cezaevinde kurulan Siyah Gerilla Ailesi’nin kurucusu olan George Jackson, 23 Eylül 1941 yılında Chicago, Illinois’de doğar.

Yaptığı soygunlardan dolayı 1961 yılında San Quentin Cezaevi’ne giren Jackson, burada devrimci gruplarla birlikte sayısız eyleme öncülük eder.

1966’da örgütlediği W.L. Nolan’la birlikte Siyah Gerilla Ailesi’ni kurduktan sonra cezaevinde vaktinin büyük bir kısmını politik ekonomik ve radikal teori kitapları okumakla geçiren Jackson, cezaevinde Huey Percy Newton ile tanıştıktan sonra “Kara Panterler” üyesi olur.

Jackson, 29 yaşındayken 21 Ağustos 1971’de cezaevinden firar ettiği sırada gardiyanlar tarafından öldürülür.

Bob Dylan,  George Jackson’un ölümünden birkaç ay sonra yaşamını ele aldığı “George Jackson’ adlı şiiri yazar ve besteler.

Aynı zamanda yönetmen Samm Styles’ın 2007’de çektiği “Black August” filmi de George Jackson’un son 14 ayını anlatır.

Attica Cezaevi İsyanı

1971 yazı başlangıcında kendilerine “Attica Özgürlük Grubu” adını veren bir grup tutuklu, cezaevi müdürüne yönetimin ve görevlilerin insanlık dışı uygulamalarını sonlandırmasını, çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesini ve tedavi olma prosedürünün değiştirilmesini de içeren 28 maddelik reformun olduğu bir manifesto yollar.

New York Eyaleti’ne bağlı cezaevi yönetimi, yollanan manifestoyu destekleyen bütün tutuklulara iki ay boyunca çeşitli cezalar verir.

8 Eylül 1971’de gardiyanlar tarafından öldürülen bir tutuklunun cansız bedenin hücresine sürüklendiği tutuklular tarafından görüldükten sonra, cezaevinde gerginlik tırmanır.

13 Eylül günü hapishane bahçesine indiğinde tutuklular, New York Valisi’nin müzakere yapmaya geldiğini düşünür. Fakat gaz bombaları atıldığında durum anlaşılır.

600 güvenlik gücünün gönderildiği cezaevinde müdahale sadece 10 dakika sürer ve toplamda 29’u tutuklu olmak üzere 39 kişi hayatını kaybeder.


Bu makalede The Appeal, Truthout, Telesurtv, Blackpast, New York Post ve The New Yorker’dan yararlanılmıştır.
Previous post
Nadya Murad için cinsiyetçi başlık atan The Times'a tepki
Next post
Avukatı ‘usulsüzlükleri’ itiraf etti, kampanya direktörü suçlu bulundu: 'Trump artık resmen suç ortağı'