9 aydır tutuklu: Gazeteci Seda Taşkın’a yine tahliye yok

HABER MERKEZİ – Yaklaşık 9 aydır tutuklu bulunan gazeteci Seda Taşkın’ın yargılandığı davanın 3’üncü duruşması görüldü. Mahkeme, “Sırf mesleğimi icra ettiğim için özgürlüğümden mahrum bırakıldım” diyen Taşkın’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Muş’ta 20 Aralık 2017 tarihinde “hakkında ciddi ihbar var” denilerek gözaltına alınıp, “adli kontrol” şartı ile serbest bırakılan ve savcılığın itirazı üzerine hakkında tekrar tutuklama kararı çıkartılmasının ardından Ankara’da 22 Ocak’ta tutuklanan Mezopotamya Haber Ajansı (MA) muhabiri Seda Taşkın’ın yargılandığı davanın üçüncü duruşması Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Gecikmeyle başlayan duruşmada savcı, esas hakkında mütalaasını açıklayarak, Seda Taşkın’ın “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlarından cezalandırılmasını istedi.

Duruşmaya Sincan Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS ile bağlanan Taşkın, sadece gazetecilik faaliyetleri nedeniyle suçlandığını söyledi. Gazeteci Taşkın, savunmasında şunları dile getirdi:

“Ben gazeteciyim. Sırf mesleğimi icra ettiğim için özgürlüğümden mahrum bırakıldım. Bu suçlamalarla kimse bu mesleği yapamayacak hale gelir.”

Seda Taşkın’ın avukatı Ebru Akkal da mütalaada dayanak gösterilen delillerin usulsüzce toplandığını ve gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Taşkın’ın avukatları, esas hakkında mütalaaya karşı savunma hazırlamak için ek süre talep etti.

Yine tahliye yok

Mahkeme, Seda Taşkın’ın tutukluluk halinin devamına hükmetti ve Taşkın’ın günlük hayatında kimliğindeki “Seher” adı yerine Seda ismini kullandığına dair avukatların tanık dinlenmesi yönündeki talebini ise reddetti.

“Emniyet.gov.tr” uzantılı bir mail adresi ile yapılan ihbarın ardından toplanan delillerin usulsüz olduğu ve dosyadan kaldırılması yönündeki talebi de bir kez daha reddeden mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.

Bir sonraki duruşma 10 Aralık’ta görülecek.

İddianameden

Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Taşkın hakkında, “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” iddialarıyla Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı.

Taşkın’ın tutuklu meslektaşlarıyla ilgili yaptığı paylaşımlar, KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) mikrofonun fotoğrafı da iddianamede yer alıyor.

İddianamede ayrıca Taşkın’ın HDP’li milletvekilleriyle yaptığı telefon görüşmeleri de ‘delil’ olarak gösteriliyor.

Savcı, Taşkın’ın yaptığı haberlerle “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin uluslararası alanda yalnız bırakılma amacının gütmekte” olduğunu iddia ediyor.

İddianamede suç delili yapılan bazı paylaşımlar şöyle:

• “3 Aralık 2016 tarihinde Seda Taşkın isimli facebook profilinden  ‘silahlı terör örgütü üyeliği ve terör örgütü propagandası yapmak’ suçlamasıyla tutuklu olan HDP milletvekillerinin serbest bırakılması için düzenlenen imza kampanyası ile ilgili bağlantı paylaştığı, ‘terör örgütü’ üyeliğinden yargılanan şüphelilerin eylemini meşru ve haklı göstermek maksadıyla bu paylaşımı yaptığı,
• 29 Ekim 2016 tarihinde 675 sayılı KHK ile kapatılan PKK terör örgütü ile irtibatlı iltisaklı DİHA mikrofonunun resmini paylaştığı,
• 20 Ağustos 2016 tarihinde Aslı Erdoğan (tutuklu özgür gündem gazetesi yazarı) derhal serbest bırakılsın imza kampanyası ile ilgili haberi paylaştığının tespit edildiği, paylaşımı ile ‘silahlı terör örgütü üyesi’ olmak suçlamasıyla yargılanan şahsın eylemlerini meşru ve haklı göstermeye çalıştığı,
•  29 Ekim 2016 tarihinde kapatılan DİHA’nın tutuklu muhabirlerinin serbest bırakılması için haber paylaştığı, paylaşımı ile ‘silahlı terör örgütü üyeliği’nden yargılanan şahısların eylemlerini meşru ve haklı göstermeye çalıştığı…”