Leyla Güven’in tahliyesi için başvuruda bulunuldu
HABER MERKEZİ – Yargıtay’ın CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında verdiği tahliye kararı üzerine tutuklu HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in tahliyesi için mahkemeye başvuruda bulunuldu. Güven’in avukatı Yalçındağ, tutukluluğun devam etmesi halinde bunun ‘siyasi bir müdahale’ olacağını söyledi.
Halkların Demokratik Partisi’nden (HDP) Hakkari milletvekili seçilen Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Leyla Güven’in tahliye edilmesi için bir kez daha Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvuruda bulunuldu.
Güven’in avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, başvurularında 24 Haziran’daki seçimlerde bir kez daha milletvekili seçilerek ‘dokunulmazlık’ hakkı kazanan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında verilen tahliye kararını emsal gösterdiklerini söyledi.
Mahkemeye sunulan 9 sayfalık itiraz dilekçesinde, 24 Haziran’da yapılan genel seçimlerde HDP’den Hakkari milletvekili seçilen Güven’in tutukluluğuna ilişkin 29 Haziran’da yaptıkları itiraz üzerine tahliye kararı verildiğini, ancak savcılık itirazı sonucunda salıverilmeden hakkında yeniden tutuklama kararı alındığı hatırlatıldı.
Tutuklu yargılanan tek milletvekili Leyla Güven
MA’da yer alan habere göre Yargıtay’ın CHP’li Berberoğlu hakkında verilen yerel mahkeme kararını onamasıyla birlikte 5 yıl 10 aylık hapis cezasının infazını milletvekilliğinin bitimine kadar geriye bırakılması koşuluyla tahliye ettiğine işaret eden avukat Yalçındağ, milletvekillerinin yasama dokunulmazlığını düzenleyen Anayasa’nın 83 maddesine rağmen, müvekkili Leyla Güven’in ise halen tutuklu yargılandığını kaydetti.
Yalçındağ, şu anda TBMM’de milletvekili olup, tutuklu yargılanan tek milletvekilinin müvekkili Leyla Güven’in 31 Ocak 2018’den beri hiçbir tutuklama şartı bulunmadan tutuklu yargılanmasının, gayrı hukuki olduğunu ifade etti.
‘Siyasi bir müdahale’
Yalçındağ, Güven’in tutuklu kalmaya devam etmesi durumunda, bunun Anayasa’nın 67. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nce (AİHS) güvence altına alınan “serbest seçim hakkı” ve “milletvekili olarak parlamentoda bulunma hakkı”nın ihlali olacağını vurguladı.
Yalçındağ, müvekkilinin tahliye edilmemesinin sadece kendisinin değil, partisi HDP’ye oy veren Hakkari seçmenlerinin yasama faaliyetlerine katılmasının engellenmesine yönelik siyasi bir müdahale olacağını da sözlerine ekledi.