Ana SayfaGüncelHatun Tuğluk davası: Duruşmada selfie çeken sanıklardan ‘terörist’ savunması

Hatun Tuğluk davası: Duruşmada selfie çeken sanıklardan ‘terörist’ savunması

HABER MERKEZİ – HDP’li Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un cenazesine yönelik saldırıya ilişkin açılan davanın duruşmasında sanık Murat Alp, “Bize ‘terörist gömülüyor’ deyince tepkimiz ona oldu” dedi ancak bunun kim tarafından söylendiği sorusuna yanıt vermedi. Duruşma salonuna gelen sanıkların selfie çekmesi de dikkat çekti.

Ankara’da hayatını kaybeden tutuklu HDP eski eş genel başkan yardımcısı Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un cenazesine yapılan ırkçı saldırıyla ilgili 19 saldırgan hakkında açılan davanın 7’inci duruşması Gölbaşı 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmaya 19 sanık ve avukatları ile müşteki avukatları katıldı.

Sanıkların duruşma öncesi mahkeme salonunda selfie çekmesi dikkat çekti.

Duruşmada mahkeme başkanını beklerken sanıklardan biri, “Kendimi bomba gibi hissediyorum. Her şey güzel olacak. Pimi çekilmiş bir bomba gibi hazırım” diyerek polisle konuştu.

Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, mahkeme başkanı duruşmaya gelen bilgi ve belgeleri okudu.

TRT’den istenen videoları çözümleme talebine cevap verildiği, dosyaya CD ve fotoğrafların getirildiği; ancak karşılaştırmanın yapılmadığı belirtildi.

“Toprağa veremezsiniz, Ermenisiniz’ dediler”

Ardından cenazede defin işleminde bulunan tanık Arif Yıldız saldırı anını anlattı.

Yıldız, birden mezarlığa gelen grubun hakaret edip, “Buraya defnedemezsiniz sizler teröristsiniz” dediğini aktardı.

Mahkeme başkanının “Arkada oturan sanıklara yeniden bak. O gruptan kimseyi teşhis edebilir misin” sorusu üzerinde Yıldız, karanlık olduğu için yüzleri net olarak tanıyamadığını kaydetti ve şunları söyledi:

“Bir kişi iki sefer geldi, gitti. ‘Toprağa veremezsiniz, Ermenisiniz’ diyordu. Emniyetten polise, 80 yaşında bir kişiyi toprağa verdiğimizi, grubu dağıtmasını istedik. Mezarlığın içine sadece bir kişi geldi. Kalabalık içeri girdi, yanımıza girmeye çalıştı. Polis engel oldu. Cenazeyi defnettik. Küfür, hakaret ediyorlardı. Sadece seslerini duydum. Ben cenazeyi toprağa veriyordum. Kalabalığın yüksekliğini cenazeden sonra gördüm. 150 kişi vardı. Kalabalık ile birlikte hakaret ve tehdidin boyutu yükseldi.”

“Zor olan topraktan geri çıkarmaktı”

Yıldız, “Toprağa vermiştik ve bizim için zor olan onu topraktan geri çıkarmaktı” dedi ve devamla şunları aktardı:

“Grubu yöneten yönlendiren kimseyi göremedim. Gruptan kimsenin yüzünü hatırlamıyorum. Cenaze sahibi olay büyüyecek diye cenazeyi mezarlıktan çıkarmamızı istedi. Cenazeyi topraktan çıkardık. Hangi inanç gereği olursa olsun insanları topraktan çıkarmak kabul edilemez. Cenazenin güvenliği yoktu. Grup çoğalmaya devam ediyordu. Aldık ve cenaze aracına koyduk ama grup hala oradaydı. Mezarlığın boşaldığını gördüler. Cenazeyle birlikte çıktım. Cenazeyi çıkarmamıza rağmen hakaret ve saldırılar devam etti. Olayın büyümesini istemiyorduk ama devam etti. Biz ayrılırken grup oradaydı. Polisler geldiğinde biraz geri geri gittiler. Ama küfür ve hakaret devam ediyordu. Mezarlıkta 2 saat kaldık.”

“Saldıran kişi muhtar olduğunu söyledi”

İkinci müşteki tanığı Abdurrahman Ayhan ise “Aysel Tuğluk HDP Eş Genel Başkan Yardımcısıydı. Partili olduğum için kurumsal olarak tanıyorum. Cenaze günü Cemevindeydim” dedi.

Teşhis etmek için sanıklara bakan Ayhan, “Bilemiyorum ama ben mahallenin muhtarıyım diye biri geldi. Karanlıktı. Gelen kişi ‘köyün muhtarıyım burası aile mezarlığı, şehitlerimiz yatıyor. Buraya terörist gömdürmeyiz’ dedi. Emniyet araya girdi, dışarı çıkardılar. Grup gittikçe arttı biz defin işlemine devam ederken ‘Ya Allah bismillah’, ‘Şehitler ölmez, vatan bölünmez’ sloganları atmaya başladılar. Benzerlikler var ama net kimseyi göremedim” diye konuştu.

Cenaze defnedildikten sonra olayın büyümeye başladığını kaydeden Ayhan, ailenin endişelenmeye başladığını ve bunun üzerine cenazenin çıkarıldığını söyledi.

“Grup dağılmıyordu. Emniyet mensuplarının sayısı arttı. Cenaze araca konuldu, koridor açıldı. İki koridordan birinden cenaze diğerinden gelen yurttaşlar çıkarıldı. İkinci koridorda çıkarken ‘İçişleri Bakanı geliyor’ diye araçlarımızı durdurdular. İçişleri Bakanı geldi. Osman Baydemir ve Fatma Kurtulan ile görüşme yaptı. ‘Bu cenazeyi geri istiyoruz, buraya geri gömülecek’ dedi. Ama aile istemediği ve aynı şeylerin yaşanmaması için götürüldü.”

Sanıktan ‘terörist’ savunması

Ardından savunma yapan sanık Murat Alp, “Bize ‘terörist gömülüyor’ deyince tepkimiz ona oldu. Sadece ‘terör deyince’ ona tepki gösterdik” dedi.

Alp, müşteki avukatlarının “Terörist gömüleceğini sana kim söyledi?” sorusuna susma hakkını kullanarak yanıt vermedi.

Avukat: Bu topyekun bir saldırı

Ardından söz alan müşteki avukatı Alişan Şahin saldırının topyekun bir saldırı olduğunu kaydederek şunları söyledi:

“Oradaydık, bizler bu olayın tanığıyız. Bizlerin de tanık olarak dinlenmesini istiyoruz. İlk duruşmada tanıklık yapan bir kişi vardı. Onlar beyaz bir jeep ile 5-6 kişi geldiler. Aysel Tuğluk’u koruyan Jandarma Komutanı’na da hakaret etti. Beyanlarımın tutanaklara geçmesini istiyorum. Bu kişi hakkında mahkemeniz tarafından suç duyurusunda bulunulmasını ve sanık olarak yargılanmasını istiyoruz.”

Duruşma ertelendi

Mahkeme başkanı, bilirkişilere dosyanın yeniden tevdii ile celse arasında gelen fotoğraflarla karşılaştırmalı olarak inceleme yapılarak, yeniden ek rapor talep edilmesine, köy muhtarı olduğu söylenen ve dosyada tanık sıfatı ile yer alan şahıs ile ilgili olarak suç duyurusunda bulunulması yönündeki talebin diğer delillere göre değerlendirilmesine karar verdi.

Mahkeme bir sonraki duruşmayı 27 Kasım’a erteledi.


Bu haber MA’dan derlenmiştir.