Maraş’tan İzmir’e ev işaretlemeleri: “Alevilere dönük nefret suçları araştırılsın”

HABER MERKEZİ – HDP İstanbul Milletvekili Kenanoğlu, son olarak İzmir’deki Alevi Kürt bir ailenin evinin sprey boyayla fişlendiğini hatırlatarak, Türkiye’nin çeşitli illerinde görülen söz konusu saldırıların detaylıca araştırılması talebiyle Meclis’e araştırma önergesi sundu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, son olarak İzmir’de yaşayan Kürt Alevi bir ailenin ikamet ettiği dairenin kapısına sprey boya ile ‘üç hilal’ çizilmesini ve “defolun” yazılmasını Meclis’te gündeme getirdi.

Kenanoğlu, İzmir’deki saldırının, yakın zamanda farklı şehirlerde tanık olunan benzer saldırıları da kapsayacak şekilde detaylı bir araştırılma başlatılması talebiyle araştırma önergesi sundu.

Alevilerin yıllardır evleri ve çalışma yerleri işaretlenerek tehdit edildiğini vurgulayan Kenanoğlu, Sarıyer’deki Armutlu Cemevi’ne uzun namlulu silahlarla gerçekleştirilen Temmuz ayındaki polis baskınını hatırlatarak, burada koridorların dahi polislerce işaretlediğini kaydetti, Alevilere dönük saldırıların cezasız kaldığına işaret etti.

Kenanoğlu, Maraş Katliamı’ndan bu yana gelinen süreçte İstanbul’dan Adıyaman’a, Elazığ’dan Ankara’ya, Adana’dan Manisa’ya birçok kentte Alevilerin evinin sprey boyalarla işaretlendiğini, saldırıların bununla kalmadığını belirtti.

“Bununla birlikte, İstanbul Sarıyer’deki Ayazağa Mahallesi’nde bulunan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Ayazağa Cemevi’nin karşısına yaklaşık 2 ay önce kimliği belirsiz kişilerce 5 adet kolon (daha sonra 6’ya çıkarılmıştır) yerleştirilmiştir. Mahallede yaşayan vatandaşlar tarafından “korsan ezan hoparlörü” olarak adlandırılan bu kolonlar aracılığıyla mahalleliye ilçe müftülüğünün bilgisi dahilinde olmayan bir şekilde camii minaresi dışında ezan dinlettirilmektedir.

‘Cezasızlık, saldırılara zemin hazırlıyor’

Kenanoğlu, son olarak şu uyarıda bulundu:

“Alevilerin, yakın tarihe ait dökümlediğimiz örnekler düşünüldüğünde, ülke boyunca bir çeşit silsile içerisinde, sıklıkla, saldırıların açık hedefi haline getirilmeleri kabul edilemezdir. Kolayca provokasyona yol açabilecek bu girişimlerin faillerinin kimler olduğu yönünde herhangi bir incelemenin gerçekleştirilmiyor olması bu saldırılara bir çeşit payanda sağlamakta, bir diğer deyişle, saldırıların gerçekleşebileceği uygun zeminin ortaya çıkmasını mümkün kılmaktadır. Tüm bunlar düşünüldüğünde, bu saldırgan tutuma karşı önlem geliştirilmemiş olması ya da güçlü bir incelemenin başlatılmamış olması Alevilerin tekraren benzeri girişimlere maruz kalacakları yönünde haklı bir kaygı üretmektedir.”

Gazete Karınca