Festus Okey davası 11 yıl sonra yeniden başladı

HABER MERKEZİ – Beyoğlu polis karakolunda öldürülen Nijeryalı Festus Okey’in davası 11 yıl sonra yeniden görülmeye başlandı. Mahkeme, Okey’in avukatlarının sunduğu talepleri kabul ederken, sanık polisin avukatının talebini reddetti.

İstanbul’da yaşayan Nijeryalı sığınmacı Festus Okey, 20 Ağustos 2007 tarihinde gözaltında tutulduğu Beyoğlu polis karakolunda bir polis tarafından vurulmuş, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.

Okey ile ilgili dava dosyası, 11 yıl sonra İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülmeye başlandı.

Bugün görülen duruşmada sanık polis Cengiz Yıldız ile avukatı ve katılan avukatları hazır bulundu.

Duruşma, Yargıtay’ın yerel mahkemenin kararını bozma ilamının okunmasıyla başladı.

Ardından davaya katılma talebinde bulunan müdahil avukatlardan Muhsin Kemal Şimşek, önceki yargılama da davaya katılma talebinde bulunan ve talepleri reddedilen kişilerin, davaya katılma taleplerinin yeniden dinlenilmesini istedi.

Avukat Şimşek’in talebi mahkeme heyeti tarafından, “Yargıtay kararı kapsamına göre yasal dayanaktan yoksun bulunduğu anlaşıldığı” iddiasıyla oy birliği ile reddedildi.

Mülteci derneklerinin duruşmayı izlemesine engel

Ara karar ardından duruşmaya devam eden mahkeme heyeti, gazetecileri ve katılma talebi olanları salona almayı reddetti.

Avukatların itirazı üzerine, sadece iki kişinin ve bazı gazetecilerin salona girmesine izin verildi.

Mültecilerle ilgili çalışma yürüten, Ardıç Dayanışma Derneği, Göçmen Dayanışma Ağı, Göçmen Dayanışma Mutfağı, Halklararası Dayanışma Köprüsü Derneği, DurDe Platformu, İnsan Hakları Derneği, Sınır Tanımayan Kadınlar, Tarlabaşı Toplumunu Destekleme Derneği, Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar Derneği yöneticileri de duruşmaya alınmadı.

Katılan avukatlarının talepleri

Duruşma savcısı, Yargıtay bozma ilamına uyulmasını talep etti.

Katılan avukatları bir kez daha söz alarak, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmasını ve müvekkilinin kardeşlik bağının tespiti ve bazı taleplerde bulundu.

“DNA analizi ile ilgili Güney Afrika’da bulunan uluslararası sertifikası bulunan bir laboratuar tarafından yapılmıştır. Bu nedenle evrakın Güney Afrika Cumhuriyeti’ne gönderilmesi gerekmektedir. Ayrıca müvekkil bizzat mahkemenizdeki yargılamaya gelerek, DNA testi yaptırmak ve beyanda bulunmak istemektedir. Vize işlemlerinin yürütülebilmesi için bu yönde bir karar oluşturulmasını talep etmekteyiz. Müvekkilin ailesi de davaya katılmak istemektedir. Vekaletnamesini alma yönündeki girişimler sürmektedir. Bu konuda süre istiyoruz.”

Sanık polisin avukatı Vehbi Kahveci ise katılma talebinde bulunan vekillerin beyanlarını ve taleplerini kabul etmediklerini dile getirerek, “Ölen kişi Festus Okey’den başkası değildir. Talepte bulunanın kardeş olduğunu kabul etmiyoruz. Özel bir DNA kuruluşundan alınan raporu da kabul etmiyoruz. Böyle bir rapor ancak Nijerya’da mezar açılarak yapılmalıdır. Ayrıca katılma talebinde bulunan kişinin kardeş olup olmadığının tespitine yönelik cenazenin kime tespit edildiği hususunun Dışişleri Bakanlığı’ndan araştırılmasını talep ediyoruz” dedi.

Sanık polisin avukatının talebi reddedildi

Katılan avukatların eksik vekaletnamelerini mahkemeye ibraz etmeleri için süre verilmesine karar veren mahkeme heyeti, Dışişleri Bakanlığı nezdinde cenazenin kime ait olup olmadığının araştırılması talebinin kovuşturmayla bir ilgisinin bulunmadığı ve kovuşturmaya katkı sağlamayacağı gerekçesi ile reddetti.

Katılan avukatların diğer tüm taleplerini de kabul eden mahkeme heyeti, hazırlanan istinabe evrakının Yargıtay Genel Kurulu’nun kararı doğrultusunda Nijerya ve Güney Afrika Cumhuriyeti’ne gönderilmek üzere Adalet Bakanlığı’na yazı yazılmasına karar verdi.

Bir sonraki duruşma, 2 Nisan 2019 tarihine ertelendi.

Dava sürecine ilişkin ayrıntılı habere buradan ulaşabilirsiniz.