Ana SayfaÇalışma Yaşamı3. Havalimanı davası: Üç işçi hakkında yakalama kararı

3. Havalimanı davası: Üç işçi hakkında yakalama kararı

HABER MERKEZİ – 3. Havalimanı’nda çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle eylem yaptıkları için bir kısmı gözaltına alınıp tutuklanan ve ilk duruşmada serbest bırakılan işçilerin yargılandığı davanın ikinci duruşması görüldü. Mahkeme heyeti, ifadesi alınmayan üç işçi hakkında yakalama kararı verdi.

3’ncü Havalimanı (İstanbul Havalimanı) inşaatında çalışma koşullarının iyileştirilmesi için yaptıkları eylemler sebebiyle aralarında dört İnşaat-İş yöneticisi ile Dev Yapı-İş Başkanı Özgür Karabulut olmak üzere beş sendika yöneticisinin de bulunduğu işçi ve sendikacıların yargılandığı davanın ikinci duruşması yapıldı.

Gaziosmanpaşa Adliyesi’nde 14’cü Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya işçiler, sendikacılar ile avukatları ve HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu katıldı.

Duruşmada söz alan avukat Tamer Doğan, “Adli kontrol tutuklamayla eşdeğer. Özellikle OHAL sonrası çok rahat veriliyor. Ancak bunun insanların hayatlarını ne kadar etkilediği tartışılmıyor. Bu işçiler, bir yere iş başvurusunda bulunduklarında ‘Haftada 2 gün imza vereceğim’ derlerse işe alınmıyorlar. Yurt dışına çıkmak hayati bir durum işçiler için” diyerek adli kontrol şartının kaldırılmasını talep etti.

‘Sendikal haklar yargılanıyor’

Ardından konuşan avukat Songül Beydilli de dava sürecinin hukuksuzluklarla dolu olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Hukuki bir metin olmaktan uzak bir iddianame olmuştur. Derhal beraat istiyoruz. İş yasasına göre işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin yerine getirilmemesi durumunda işçilerin eylem yapma hakkı vardır. Doğal ve yasal bir eylem yargılanıyor. Sendikal haklar yargılanıyor.”

Sonrasında söz alan yargılanan işçilerden Tuncay Yalçın, 33 gün boyunca yattığı ranzada bulunan tahtakurularına karşı alerjisi olduğunu söyledi.

Yalçın, yaşadığı olumsuz koşulları dile getirmek için eyleme gittiğini ifade etti.

İstanbul Havalimanı inşaatında servis şoförlüğü yapan Yasin Yalçın ise ifadesinde, işçilerin maruz bırakıldıkları sorunlara tanık olduğunu anlattı.

“İşçi arkadaşlarımın yağmur altında saatlerce kaldığına tanık oldum. Hastalıklı olabilecek yataklar vardı. Biz bunların değişmesini istediğimizde topu alt işverene attılar. Dışarıdan getirilmesi de yasak dediler. İşe gitmeme kararının doğru olduğunu düşündüğüm için eyleme destek verdim. Her gece uyuduğunuzda tahtakurularının kanınızı emmesini kabul ediyorsanız ben de ederim. İşçi arkadaşlarım yürüdüğünde ben de yürüdüm, oturunca ben de oturdum. Burada asıl yargılanması gereken ben ve işçi arkadaşlarım değil oradaki yöneticilerdir. Burada yargılanması gereken biz asgari ücrete mahkum edilen işçiler değil, bizi bu koşullara mahkum edenlerdir.”

Üç işçi hakkında yakalama kararı

Savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti ifadesi alınamayan üç işçi hakkında yakalama kararı verdi.

Mahkeme diğer sanıklar hakkında ise adli kontrol şartı ve yurt dışı yasağının kaldırılması yönünde hükme vardı.

İşçilerin duruşmaya katılmama talebini ve gözaltı sırasında eşyalara el koyma kararının kaldırılması talebini de reddeden mahkeme, tanıkların dinlenmesine, suçtan zarar görenlerin zararlarını bildirmelerine, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yönelik beyan için süre verilmesine karar vererek duruşmayı 26 Haziran 2019 Çarşamba gününe erteledi.

İddianameden

İddianamede sendikacı ve işçilere “görevi yaptırmamak için direnme”, “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali”, “kamu malına zarar verme”, “toplantı ve yürüyüşlere silah veya 23. maddede belirtilen aletlerle katılma ve mala zarar verme” suçlamaları yöneltiliyor.

İşçi ve sendikacılar hakkında hazırlanan iddianamede, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve ödenmeyen ücretlerin ödenmesi talebiyle gerçekleştirilen iş bırakma eylemi “yasadışı” olarak nitelendiriliyor.

Ayrıca iddianamede, şantiye alanında yapılan eylem çağrıları ise ‘çalışma hürriyetinin engellenmesi’ olarak görülüyor.

Previous post
Mardin'de gözaltına alınan iki gazeteci serbest bırakıldı
Next post
'Devlete karşı gazetecilikle' suçlanıyordu: Esra Solin Dal beraat etti