10 başlıkla: Türkiye’deki ekonomik tablo ne durumda, 2019’da bizi ne bekliyor?

10 başlıkla: Türkiye’deki ekonomik tablo ne durumda, 2019’da bizi ne bekliyor?

HABER MERKEZİ – Türkiye’deki ekonomik tabloyu çeşitli başlıklarla değerlendiren gazeteci Mehmet Filoğlu, 2019’un ilk altı ayında ekonomik büyümede daralma beklediğini, döviz kurları ve enflasyon oranında da bir artış olacağını tahmin ettiğini söyledi. Filoğlu, artan asgari ücret ve ekonomik küçülme ile beraber işsizlikte artış beklediğini de kaydetti.


Türkiye’de bugünkü ekonomik tabloya nasıl gelindi, 2019’da beklentiler neler?
Bu soruları, webiz’de Gülşah Karadağ’ın konuğu olan gazeteci Mehmet Filoğlu değerlendirdi.

Filoğlu’nun 10 başlıkla aktardığı bugünkü tablodaki etkenler ve önümüzdeki döneme ilişkin öngörüler şöyle:
Kur

Geçtiğimiz sene dolar/TL kurunda 6.80’lere varacak kadar bir atak beklenmemesine rağmen 2019’daki tahminler kurda yine baskı olacağı yönünde. Enflasyonun 2019 yılında ortalama yüzde 15-20 civarında beklenmesinden dolayı kurda da benzer bir oranda artış bekleniyor.

Ekonomik büyüme

2016’dan bu yana şirketlere yapılan teşviklerle, ekonomik büyüme tüketime ve borca dayalı bir şekilde yüzde 11’leri aştı, ancak bugünkü ekonomik tabloda önceki teşvikler rol oynuyor.

2018’in son çeyreğinde yüzde 2 dolaylarında ekonomik daralma bekleniyor. Bu rakam, 2019 genelinde yüzde 0 civarında olabilir. Ancak ilk altı ayda ekonomik büyümede pozitif bir gelişim beklenmediğinden toplu işten çıkarmalar, iflaslar yaşanabilir.

Öte yandan asgari ücretin 2020 liraya çekilmesiyle beraber çoğu işverenin bu maliyeti karşılayamayacağı, dolayısıyla hükümet tarafından teşvik sağlanmadığı sürece işten çıkarmaların yaşanabileceği belirtiliyor.

İşsizlik

AKP hükümeti öncesine bakıldığında işsizlik oranındaki dengelenmenin yüzde 7 civarında görüldüğü, ancak şimdi bu oranın yüzde 10 bandına yükseldiği kaydediliyor.

Bu da önümüzdeki dönemlerde işsizliğin bu seviyenin altına indirilmesinin zor olacağı anlamı taşıyor.

Sanayi

Büyüme öngörülerini açıklamaya yönelik PMI endeksine göre sanayide toparlanma yakın zamanda beklenmiyor. Hatta son veriler sanayi üretiminde daralmanın devam edebileceği yönünde.

Enflasyon

Ekim ayında yüzde e25.2 ile zirve yapan enflasyon, hükümetin açıkladığı kampanya paketleri, dolardaki düşüş ve talepteki gerilemeyle bir miktar azaldı. Enflasyondaki düşüşte talepteki daralma etkili.

Ancak maliyetlerin artmasına rağmen talepteki düşüş nedeniyle firmalar yeterli zam yapamıyor, dolayısıyla rekabet edebilmek için fiyat kırıyor. Bu da üretici fiyat endeksi ile tüketici fiyat endeksi arasındaki farkta gözlemlenebiliyor.

Turizm

Turizm sayısı geçtiğimiz yıl içerisinde yüzde 30 artarken, turizmden elde edilen gelir yalnızca yüzde 1 arttı. Gelen turistin yarattığı maliyet düşünüldüğünde turizm gelirindeki yüzde 1’lik artış zararı karşılamaya yeterli olmayabilir.

Cari açık

Son yıllardaki cari açıkta en önemli etkenler altın ve petrol fiyatları. 2019 yılında cari açık, ekonomik büyümenin tekrar artmasıyla yeniden yükselişe geçecektir.

Sıcak para

Hisse ve tahvilde yabancı yatırımlar giderek azalıyor. Türkiye’nin cari açığı net hata noksan, yani kaynağı belirsiz para girişi ve Merkez Bankası’nın rezerviyle finanse ediliyor.

2019’da borsaya yabancı girişinin hızla artmasının uzmanlarca beklendiği belirtiliyor.

Kredi hacmi

Bankalar hali hazırda kredi portföylerini daraltıyor. Son birkaç ayda yapılandırılan tutarın 200 milyar TL’yi bulduğu belirtiliyor.

Konut

Yüzde 20’lere varan fiyat artışlarının yaşandığı konut sektöründe söz konusu bu rakam bugünlerde yüzde 6 civarında. Bu da konut piyasasının içinde bulunduğu zorlu durumu ve sektörün geldiği noktayı gösteriyor.


Programın tamamını aşağıdaki bağlantı üzerinden izleyebilirsiniz.


Twitter
Facebook
Youtube