Ana SayfaGüncel‘Erdoğan-Trump görüşmesi fiyaskodur, nokta değil üç noktayla sonuçlandı’

‘Erdoğan-Trump görüşmesi fiyaskodur, nokta değil üç noktayla sonuçlandı’

HABER MERKEZİ – Erdoğan-Trump görüşmesini değerlendiren HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, görüşme için “fiyasko”  olarak yorumlarken, Erdoğan’ın görüşmesinin ‘noktayla değil üç noktayla sonuçlandığını’ söyledi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi, Erdoğan-Trump görüşmesine ilişkin konuştu.

Açlık grevleri

İşe iade talebiyle 70 gündür açlık grevi eyleminde olan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile oğlunun cenazesi için 83 gündür açlık grevinde olan Kemal Gün için Cumhurbaşkanı, Başbakan ve hükümet yetkililerinin ses çıkarmalarını istedi.

Yetkililerin de artık ivedi olarak adım atmasını ve bu açlık grevlerine sebep olmuş gerçeği ortadan kaldıracak düzenlemeleri ivedi olarak bekliyoruz. Çünkü geçen her gün, her saat kritik aşamadaki 3 isim için hayati önemdedir.

Erdoğan-Trump görüşmesi

HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım

Dün gerçekleşen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasındaki görüşmeyi de değerlendiren Yıldırım, Erdoğan’ın ABD ziyareti öncesi “Yapacağımız görüşme virgül mesafesinde değil nokta mesafesinde olacaktır” sözlerine atıfta bulunarak, “Erdoğan’ın görüşmesi noktayla değil 3 noktayla sonuçlanmıştır” dedi.

Yıldırım’ın bu konuya dair değerlendirmesi şu şekilde:

Yapılan ortak açıklamadaki temenniler ve niyetler üzerine de sadece Erdoğan konuştu. Görüşmenin içeriğine ilişkin, Erdoğan’ın gitmeden önce dile getirdiği hedeflerden de hiç bahsetmedi. YPG’den bahsedilirken Trump güldü. Ayrıca Trump çok kısa tuttu ve orada da Lavrov ile olan görüşmesini anlattı.

Bu, neyin noktasının konulmaya gidildiği konusunda bizi tereddüt içinde bıraktı. Gerçekten ne konuşuldu, neyin kararı alındı? On binlerce km yol gidildi, haftalarca tartışıldı. Sonuç, büyük bir belirsizlik. Erdoğan’ın görüşmesi noktayla değil üç noktayla sonuçlanmıştır. ‘Buyurun buradan sonrasını siz yorumlayın’ denilmiştir. Fiyaskodur.

20 dakika baş başa görüşmek için mi oraya gitti? Bir aydır ülke gündemini bunun için mi meşgul ediyor. Ayrıca Türkiye bir buçuk-iki yıl önce Rojava’da iyi bir partnerdi. Salih Müslim’in gelip gidiyordu. Süleyman Şah Türbesi taşındı. Türkiye, Suriye’de de Rojava’da da iyi bir aktör ve partnerdi. Bugün kim söyleyebilir ki Türkiye daha efektif bir dış politika yürütebiliyor? Bütün bunlar, Kürt fobisi üzerinden gelinen bir nokta olarak görülmeli. Ülke canını kaybetti, malını kaybetti, itibarını kaybetti.

Müzakere süreci

Yıldırım, bir gazetecinin “AKP kongresinde Kürt sorunu çözümüne yönelik mesajlar verileceği yeniden çözüm sürecine gidilebileceği yönünde kulisler var. Siz bu sürecin neresindesiniz, olası bir sürecin içinde yer alır mısınız” sorusunu da yanıtladı.

“Biz çözüm iradesinden ayrılmadık” diyen Yıldırım, “Halen Dolmabahçe Mutabakatı noktasındayız” diye konuştu:

Biz hiçbir zaman Kürt sorunu başta olmak üzere sorunların çözümü için diyalog mekanizmalarının işletilmesinden kopmadık. Bu ülkede kan dökülürken bile ısrarla çözüm sürecini, diyaloğu, müzakereyi savunduk. Onu siyasi çıkarları için kullanan iktidar terk etti. Biz hiçbir zaman terk etmedik. Böyle bir şeyin başlaması durumunda sadece söylemler üzerinden değil, somut adımlar üzerinden hareket edilmelidir. Saray ya da iktidar, başkanlığa giden yolda bir çözüm sürecine ihtiyaç duyuyorlarsa bu ülkeye yazık ederler. Buna gerek yok. Bu ülkede kalıcı ve onurlu bir barışın sağlandığı günü görelim, o gün bizim siyasi hayatımızın son günü olsun. Akan kanın devam etmesini düşünemeyiz. Biz, çözüm iradesinden ayrılmadık. Biz halen Dolmabahçe Mutabakatı noktasındayız. Bu soruyu çözüm sürecini terk edenlere sormak gerekir. Ama onları sadece kongrelerde niyet beyanlarında bulunurken değil, somut adımlar atarken görmek isteriz. Her türlü rolü de üstleniriz.