Ana SayfaGüncelKılıçdaroğlu: YSK’daki çete bütün millete kumpas kurdu

Kılıçdaroğlu: YSK’daki çete bütün millete kumpas kurdu

HABER MERKEZİ – Bugün bir referandum olsa ‘Hayır’ oylarının yüzde 60’ın üzerinde çıkacağını belirten Kılıçdaroğlu, “Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı olarak görmüyoruz. YSK’daki çete bütün millete kumpas kurdu. Ben onlara çete dedim diye suç duyurusunda bulunmuşlar. Kim olursanız olun, nereden gelirseniz gelin, yetkiniz ne olursa olsun bunun hesabını size soracağım” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.

Bugün bir referandum olsa ‘Hayır’ oylarının yüzde 60’ın üzerinde çıkacağını belirten Kılıçdaroğlu, “Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı olarak görmüyoruz” dedi.

Referandumda mühürsüz oyları geçerli sayan Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK)  da sert eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu, “YSK’daki çete bütün millete kumpas kurdu” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle:

‘YSK’deki çete bütün millete kumpas kurdu’

Türkiye’nin durumu da parlak değil. Liyakat sona erdi. Ya bir partiye mensup olacaksınız, ya bir cemaate mensup olacaksınız bir yerlere gelebilmek için. İnsanlar sandığa gittiler, oylarını kullandılar, vatandaş görevini yaptı. Hayır çıktığını görünce YSK’daki çete bütün millete kumpas kurdu. Ben onlara çete dedim diye suç duyurusunda bulunmuşlar. Kim olursanız olun, nereden gelirseniz gelin, yetkiniz ne olursa olsun bunun hesabını size soracağım. Kendisini TBMM’nin üstünde gören kişiye hakim denmez, onurlarını satan hakime hakim denmez. Şerefini satan insana hakim denmez. Kanunun açık hükmünü çiğneyeceksiniz ve biz ses çıkarmayacağız. Gerdan kıracaksınız, iki büklüm eğileceksiniz. İki büklüm eğilen adama hakim denmez, onursuz adam denir.”

Bir grup insan bir araya geldiniz, tam kanunsuzluğu yaptınız sizden daha iyi çete mi olur. Örnek ise; YSK. Çete. YSK’daki çete ordusunu yargının bütün aşamalarına taşımak istiyorlar. Bir hakim, savcı, diyelim ki seçime girdi herhangi bir partiden. Görevinden istifa eder ve seçime girer. Hakim, savcı istifa edip seçime giderse görevine geri dönemez. Çünkü hakimin siyasi kimliği ortaya çıkar. Adalet dağıtamaz, güven veremez. Bu nedenle yasa bu önlemi alır.

‘İktidar partisi mensuplarını hakim olarak atıyorlar’

Yapılan sınavlarda ve atamalarda farklı bir atama görüyoruz. İktidar partisinin mensupları hakim, savcı olarak atanıyorlar. 7 Haziran seçimlerinde AKP Adana Milletvekili adayı, İstanbul Millletvekili adayı, Adıyaman Milletvekili adayı, Nevşehir Milletvekili adayı, bunları getirip hakim yapacaklar. Bir partinin kimliğini taşıyıp, onu getiriyoruz, hakim yapıyoruz. HSYK’ya seslenmek istiyorum. Siz yargının itibarını korumak istiyorsanız  ve her biriniz onurlu bir görev yapıyor ve düşünüyorsanız bu tabloya izin vermemeniz lazım. Yargı siyasetten arındırılmalı. Adalet dağıtamaz. Toplumun temeli adalettir. Ankara’daki beylerin istediği olur, vatandaşın değil.

Hasta tutuklular

Bizi diğerlerinden farklı kılan eşitlikçi tavrımızdır. Bir kişi hapisteyse, sağlık sorunu varsa, kimliğine bakmaksınız eğer tahliye edilmesi gerekiyorsa tahliye edilmelidir. Kimliğine bakar kararı ona göre verirse o hakim hakim değildir. İstanbul Büyükşehir Belediye başkanımızın bir yakını hasta diye doktordan bir rapor ve tahliye edildi. Niçin tahliye edildi diye sormuyorum. Aynı pozisyona olanlar neden tahliye edilmiyor? Onu soruyorum ben. Şu an cezaevlerinde ağır hastalığı olan 841 kişi bekliyor. Neden bunlar için geçerli değil.

Tek adam ‘Bırakın’ diyor, bırakıyorlar; ‘Tutuklayın’ diyor tutukluyorlar. Tek adama bakan bütün yargıçlara sesleniyorum; siz yargıç değilsiniz. Yargıda adamına göre muamele yapılır mı, böyle bir şey olabilir mi? Sağlık sorunu varsa, tahliye edilmesi gerekiyorsa tahliye edeceksin.

Çürüyen bir devlet yapısıyla karşı karşıyayız. Bir kişi devleti istediği gibi babasının çiftliği gibi yönetiyor. Böyle bir devlet olamaz. Bu bir kişi TBMM’de yemin etti, büyük Türk milleti önünde tarafsız davranacağına dair namusu ve şerefi üzerine ant içti. Ben meydanlarda ‘Biz tarafsız bir cumhurbaşkanı istiyoruz’ diyordum. Gitti, partiye üyelik kaydını yaptı. Tarafsızlığından söz edilebilir mi? Bir partinin üyesi. Tarafsız davranacaktı, halka verdiği sözü de tutmadı. Bütün bunları anlattım. Onlar meydan meydan dolaşıp ‘Kılıçdaroğlu doğruları söylemiyor’ dediler. Şimdi gerçek ortaya çıktı. Partinin genel başkanı olacak, o da böyle her salı günü konuşacak, diğer günler de yetmiyormuş gibi. Binali Bey nasılsa o da bizim için öyle artık. Cumhurbaşkanı olarak görmüyoruz artık. Bugün bir referandum olsa hayır oyları yüzde 60’ın üzerine çıkar. Bütün yalanları bir bir ortaya çıktı.