Demirtaş: Demokrasi olmadan toplumsal barış olmaz

HABER MERKEZİ – HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, tutuklu bulunduğu cezaevinden partisinin il kongresine mesaj gönderdi. Demirtaş, “Demokrasi olmadan toplumsal barış olmaz. Kürt sorunu çözülmeden toplumsal barış da olmaz” dedi. Kongreye milletvekilliği ve parti üyeliği düşürülen Figen Yüksekdağ da bir mesaj gönderdi. Kongrede konuşan Kemalbay, “Bizler kadınların, yoksulların, emekçilerin, gençlerin, halkların partisiyiz” dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü’nün “Örgütlenme seferberliği ile mutlaka kazanacağız” sloganıyla Bostancı Gösteri Merkezi’nde 2. Olağan Kongresi’ni gerçekleştirdi.

Kongreye, HDP milletvekilleri, ESP, Devrimci Parti, SYKP, SODAP, DBP, HTKP ve çok sayıda siyasi parti, sendika ile kurum temsilcisi katıldı. KHK’lerle ihraç edilen çok sayıda akademisyen de kongre salonunda yerini aldı.

HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay’ın da katıldığı kongreye Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş bir mesaj gönderdi.

Mesaj HDP Basın, Yayın ve Propagandadan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Saruhan Oluç tarafından okundu.

Demirtaş: Demokrasi olmadan toplumsal barış olmaz

Demirtaş’ın kongreye gönderdiği mesajda şu ifadelere yer verildi:

Değerli yol arkadaşlarım,

Öncelikle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bildiğiniz nedenlerden dolayı bu kongrenizde fiziken aranızda bulunamıyorum, ama aklım ve yüreğim sizlerle birlikte.

İnanıyorum ki, vekili de olduğum İstanbul örgütümüz hem ilçe hem de il kongrelerinde örgütlülük düzeyine, aldığı oy oranına, siyasal önemine ve gücüne uygun kapsayıcı bir çalışmayı sürdürmektedir.

Son derece ağır baskılar, haksız ve hukuksuz uygulamalarla karşı karşıya kaldığımız bu dönemde kararlı, örgütlü ve baş eğmeyen duruşumuz ve demokratik direnişimiz en önemli erdemimizdir. Birlik ve beraberliğimizi pekiştiren, omuz omuza mücadele azmimizdir. Onurlu insan davranışımızdır. Bunu hiç unutmayalım.

Bu dönemde ağır baskılar altında kimi eksiklerimiz veya yanlışlarımız olabilir. Şüphesiz ki, yanlışlarımızı özeleştirel bir değerlendirmeyle aşmak ve eksiklerimizi de acilen gidermek büyük önem taşımaktadır.

Bugün asgari demokratik ilkelerde uzlaşan, bu ilkelere saygı duyan ve hayata geçmesi için mücadele iradesi ortaya koyan bütün kesimlere açık bir demokrasi cephesi ve mücadelesi, demokratik, ortak ve eşit geleceğimizi inşa etme iradesine ve umuduna sahip olabilecek tek güçtür.

Demokrasi ve barış mücadelesi her şeyden önce sabır, inanç, samimi ve gönüllü katılımı gerektirir. Demokrasi olmadan toplumsal barış olmaz. Kürt sorunu çözülmeden toplumsal barış da olmaz. Farklı halkların ve inançları, kültürlerin, kimliklerin ve anadillerin eşitliği ve rızası sağlanmadan yeni bir toplumsal sözleşme de oluşturulamaz.

İstanbul’daki örgütlerimiz, ittifaklarımız ve bileşenlerimiz, tüm kurumlarımız bu anlayış ve kararlılıkla davranmalıdır. Tüm demokrasi ve barış güçlerine bu mesajı açık ve net bir şekilde vermelidir.

Zorlu bir dönemden geçiyoruz, ama bu dönemin sonu hepimiz için aydınlık olacaktır. Demokrasi, barış ve özgürlük mücadelesi kazanacaktır. Bu konuda hiçbir şüphemiz olmamalıdır. Bizler cezaevlerinde rehin tutulurken bu inançla ve kararlılıkla davranıyoruz. Sizlere ve mücadele azminize, kararlı duruşunuza güveniyoruz. Bizlerin onurlu duruşu bu karşılıklı güvenden kaynaklanıyor.

Zorlu günlerde il ve ilçe yönetimlerinde görev almış olan bütün arkadaşlarımıza yürekten teşekkür ediyoruz. Önümüzdeki dönemde görev alan ve alacak olan bütün arkadaşlarımıza başarılar ve kolaylıklar diliyor, sizleri özlemle kucaklıyor, sevgi ve saygılarımızı iletiyoruz.

Bu zorlu ama büyük insanlık değerlerine sahip çıkan mücadelemizde hepimize kolay gelsin. Yolumuz açık olsun. Mutlaka kazanacağız…

Yüksekdağ: Özgürlüğün ve demokrasinin yürüyüşü sürüyor

Demirtaş’ın mesajının ardından milletvekilliği ve parti üyeliği düşürülen Figen Yüksekdağ’ın da mesajı okundu. HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Yüksekdağ’ın cezaevinden gönderdiği mesaj HDP Milletvekilli Hüda Kaya tarafından okundu.

Yüksekdağ’ın mesajı şöyle:

Değerli yoldaşlar,

4 yıl önce bugün, hatta tam da bu saatlerde faşist AKP/Saray rejimi Gezi Parkı’nda inşa ettiğimiz özgür ve komünal bir yaşamın imkanına saldırmaya başlamış ve direnenleri devlet terörü ile parktan çıkarmaya çalışmıştı. Ancak Gezi’nin üzerinde yükselen umudu ve ezilenlerin ortak mücadele ruhunu bastıramamış, aksine Gezi’nin pınarından fışkıran HDP’nin yeşerip büyümesine ve iktidarlarının sarsılmasına yol açmıştı.

İktidar bu sefer savaşı çok daha ileri taşıyarak OHAL rejimini gündelik hayatın kılcal damarlarına kadar zerk etmeye çalışıyor. Ödediğimiz ve ödemekte olduğumuz bedelleri hepimiz biliyoruz. Ancak bize ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, bizleri ne kadar tutsak ederlerse etsinler, umudun, özgürlüğün ve demokrasinin yürüyüşü sürüyor.

Şimdi bu yeniden kabarışı, adalet ve özgürlüğün isyanını yeniden ve daha sağlam bir biçimde, ilmek ilmek örgütleme görevi duruyor önümüzde. Bu atılımımızda bize rehber olacak olan, 4 sene önce Lice ile Taksim arasında, yani ezilenler arasında kurduğumuz o köprü olacaktır.

Bu yeni örgütleme ve örgütlenme dönemin sorumluluğunu üstlenecek ve halkların ortak iradesi HDP’yi tekrar öncüleştirecek olan kongremizi ve seçilecek yeni yönetimimizi selamlıyorum.

Biz Kazanacağız!

Kemalbay: Fabrika fabrika, sokak sokak çalışmak zorundayız

Yüksekdağ’ın mesajlarının okunmasının ardından ise HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay konuştu.

Bugünleri yaratan sürecin 7 Haziran ile başladığının altını çizen Kemalbay, “7 Haziran ile halkımız, Gezi ile gelen birlik ruhuyla yeni Türkiye’yi kuruyordu. Onlar 7 Haziran ruhuna saldırıyorlar bizlerde bu ruhu daha da büyütmek için çaba gösteriyoruz” dedi.

Cizre’den geldiğini belirten Kemalbay, şöyle devam etti:

Bütün kentlerden halkımızın Cizre’ye giderek, oradaki kadınlara dokunmasını isterim. Orada her şeye rağmen dimdik olarak ayakta duran halkımıza dokunsunlar. Bu katliamlara rağmen umutla hala barışa vesile olurum diyen halkımıza selam olsun.

“Artık demokrasi sorunu tüm Türkiye halklarının sorunudur. Onun için birlikte mücadele etmeliyiz” çağrısında bulunan Kemalbay, “Bizler barış için, kardeşlik için, hakça paylaşım için ne yapabiliriz ortak paydasını bulmak zorundayız” dedi.

İşlerine geri dönmek için açlık grevinde olan tutuklu Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’in mücadelesinin herkesin mücadelesi olduğuna da vurgu yapan Kemalbay, “Onların başlatmış olduğu direniş bayrağını bizim taşımamız lazım” dedi.

“Bizler kadınların, yoksulların, emekçilerin, gençlerin, halkların partisiyiz” diyen Kemalbay, konuşmasını şöyle sonlandırdı:

Bizler onların sömürü politikalarına karşı ilmek ilmek, iğneyle kuyu kazar gibi mücadelemizi yükseltmek zorundayız. HDP’nin halkların partisi olduğunu göstermek için fabrika fabrika, sokak sokak çalışmak zorundayız. 16 Nisan’da çıkan tablo HDP’nin Türkiye halklarının umudu olduğunu ortaya koymuştu. Birlikte kazanacağız ve mutlaka kazanacağız.

İstanbul Eşbaşkanları seçildi

Kongrede yapılan konuşmaların ardından faaliyet ve mali raporları okundu.

Raporların okunmasından sonra tek liste ile gidilen seçimlerde HDP İstanbul İl Eşbaşkanlığına Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Cengiz Çiçek ile Esengül Demir seçildi.

Seçimin ardından konuşan Çiçek, bugüne kadar gelen mirası layıkıyla taşıyacaklarını belirtti.

Kongre, çekilen halay ve sloganlarla son buldu.