Ana SayfaGüncel‘Soykırım’ ve ‘Kürt illeri’ne ceza, grup önerilerine sınırlama: ‘Meclis, Saray’ın noteri yapılmak isteniyor’

‘Soykırım’ ve ‘Kürt illeri’ne ceza, grup önerilerine sınırlama: ‘Meclis, Saray’ın noteri yapılmak isteniyor’

ANKARA – Başkanlık teklifini de içeren Anayasa değişiklik paketinin 16 Nisan’da kabul edilmesinin ardından, AKP ve MHP uzlaşısı ile Meclis İç Tüzüğü’nde yapılması planlanan değişiklik ile yemin etmeyen milletvekilleri bu sıfatından doğan haklarından yararlanamayacak, ‘Ermeni soykırımı’, ‘Kürdistan’, ‘Kürt illeri’ gibi ifadeler kullanan milletvekillerine idari para cezası uygulanabilecek. Teklifin ayrıntılarını değerlendiren muhalefet milletvekilleri, teklifin Meclis’i “Beştepe’deki Saray’ın noteri” haline getireceğini söyledi.


Haber: Altan Sancar


TBMM’nin işleyişini belirleyen Meclis İç Tüzüğü,  AKP ve MHP uzlaşısı ile değiştirilmeye hazırlanılıyor. Anayasa değişikliği konusunda da uzlaşan AKP ve MHP’nin sunduğu teklif, CHP ve HDP’den büyük tepki almıştı.

Teklif ile birlikte yemin etmeyen vekillerin milletvekili haklarından yararlanmasının önüne geçilirken, vekillerin Meclis’e döviz ile gelmesinin de önüne geçiliyor.

Yemin etmeyen vekil, haklarından yararlanamayacak

Teklifte, ‘And içmekten imtina eden milletvekilleri, milletvekili sıfatından kaynaklanan haklardan yararlanamazlar’ ibaresine yer verilerek; yemin metninde yer alan cümleler nedeni ile yemini tamamlamayan vekillerin haklardan yararlanması engellenecek.

Grup önerisine 5 dakika sınırlaması

Teklif maddesinde yer alan değişiklikler ile milletvekillerinin TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşma süreleri de değiştiriliyor. Buna göre, grup önerisi sunan partilerin milletvekilleri, değişikliğin kabulü halinde Genel Kurul’daki konuşmaları 5 dakikayı geçmeyecek.

Grup önerisi hakkında konuşmak isteyen diğer parti milletvekillerinin konuşma süreleri ise 3 dakika ile sınırlandırılacak.

Teklif ile Anayasa görüşmeleri sırasında HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan’a uygulanan ‘meclisten geçici çıkarma cezası’nın da kapsamı genişletiliyor.

AKP ve MHP tarafından getirilen teklif ile ‘Türk Milletinin tarihi ve ortak geçmişine yönelik hakaret ve ithamlar ile Anayasanın ilk dört maddesine aykırı beyanlarda bulunmak, Türkiye Cumhuriyetinin Anayasa ve kanunlarda düzenlenen idari yapısı ve yerleşim birimlerine ilişkin Anayasa ve kanunlara aykırı isim ve sıfatlar kullanmak’ kınama cezasına konu olacak.

‘Ermeni soykırımı”, ‘Kürt illeri’ diyen vekile idari para cezası

Teklife eklenen ‘Kınama cezasına çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve yolluğunun üçte biri, Meclisten geçici olarak çıkarma cezasına çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve yolluğunun üçte ikisi kesilir’ maddesi ile Meclis’teki ifadeleri nedeni ile kınama cezası alan milletvekillerine para cezası uygulanabilecek.

Böylelikle “Kürdistan” , “Ermeni soykırımı”, “Kürt illeri” gibi ifadeler kullanan vekillere idari para cezası uygulanacak.

Teklifin maddeleri arasında yer alan ‘Genel Kurulun çalışma düzenini ve huzurunu bozucu döviz, pankart ve benzeri materyali getirmek ve kullanmak’ ibaresi ile TBMM Genel Kurulu’na döviz getirilmesi de engellenmek isteniyor.

Açık oylama kolaylaştırılıyor

İki partinin uzlaşısı ile Meclis’e getirilen değişiklik teklifine eklenen ‘Anayasa değişiklikleri hariç, kanun tasarı ve tekliflerinin tümü açık oylamaya tabi işlerden değilse en az yirmi milletvekilinin talebi halinde açık oyla, aksi takdirde bu oylamalar ile maddelerin oylamaları işaret oyuyla yapılır’ ifadeleri ile açık oylamanın da kolaylaştırılması hedefleniyor.

Teklif içinde yer alan değişiklik maddesi ile TBMM TV’nin yayınları da belli saatler ile sınırlandırılıyor.

Meclis’in Anayasa değişiklik teklifinde olduğu gibi geç saatlere kadar çalışması halinde, TBMM TV yayını ‘Resmi tatile rastlamadığı takdirde Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu, Salı günü saat 15.00’ten 21.00’e, Çarşamba ve Perşembe günleri saat 14.00’ten 21.00’e kadar toplanır. Türkiye Büyük Millet Meclisi vasıtasıyla yapılacak TV yayınında, önemli ve özel haller saklı kalmak kaydıyla bu fıkrada düzenlenen toplantı günleri ve saatleri esas alınır’ maddesi ile düzenleniyor.

CHP’li Ali Şeker: ‘Teklif diktatörlük adına Meclis’e getirilmiştir’

Meclis gündemine gelen değişiklik teklifini değerlendiren CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, değişiklik teklifi ile Meclis’in ‘Beştepe Noterliği’ne çevrilmek istendiğini belirtti.

Şeker, değişikliğin yasadışı olacağını belirtti.

Ali Şeker sözlerini şöyle sürdürdü:

AKP’nin yapmak istediği TBMM’yi Beştepe Noterliği’ne çevirmektir. 15 Temmuz kontrollü darbe girişiminde bulunanların bertaraf edemediği Meclis’i bertaraf etmek istiyorlar.

Meclis’i işlevsizleştirmenin yollarını örüyorlar. Kimse konuşmasın istiyorlar ve Saray’dan gönderilen fermanların hızla kanuna dönüştürülmesinin alt yapısını örüyorlar. Grupların kanun teklifi vermeleri, görüşme açmalarını engellemek ve grup önerilerini teke düşürerek, grup önerileri üzerine yapılan konuşmaları sınırlandırmak istiyorlar. Yine biliyoruz ki 2019’dan sonra kimse sözlü soru da soramayacak. Biz halkı temsil edeceğiz, ama millet adına dikkat dahi alınmayacağız ve bunun adına demokrasi diyeceğiz. Böyle bir demokrasi anlayışı olamaz.

Getirilen teklif tek adam ve dikta yönetimin kurumsallaşması adına atılmış adımlardan biridir. Bunlardan biri 16 Nisan’da ortaya konan ve Anaysa’ya aykırı biçimde değiştirilen yasa dışı iştir. Nasıl ki YSK’nin 16 Nisan’da aldığı karar yasa dışı ise getirilen teklif de yasa dışıdır. Yok hükmünde olan ve  Anayasanın değiştirilmez hükümlerinden olan demokratik, laik bir hukuk devleti olma hükümlerini ortadan kaldıran Anayasa değişikliği nasıl ki meşru değil ise teklif de meşru değildir. Milletin temsilcilerini susturmak adına getirilen teklif, demokrasi adına değil diktatörlük adına Meclis’e getirilmiştir.

HDP’li Paylan: ‘Acımın başka parlamentolarda konuşulması beni üzüyor’

HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan ise Anayasa görüşmeleri sırasında kullandığı “Ermeni soykırımı” ifadesi nedeniyle aldığı uzaklaştırma cezasını da hatırlatarak, ‘TBMM üyesi olarak acımın başka parlamentoların konusu olarak konuşulması beni üzmektedir’ dedi.

Teklifin kabul edilmesi halinde demokrasinin büyük bir darbe alacağını belirten Paylan, HDP olarak teklifin yasalaşmaması için çaba harcayacaklarını hatırlattı.

İç Tüzük değişiklik teklifini ‘AKP- MHP milliyetçi otoriter koalisyonunun teklifi’ olarak değerlendiren Paylan şunları kaydetti:

Gelen teklife AKP-MHP milliyetçi otoriter koalisyonunun İç Tüzük değişikliği teklifi olarak bakmak gerekiyor. Son 10 yılda AKP’nin ilk döneminde Türkiye’nin geçmiş günahları ile yüzleşilmesi için atılmış adımlardan feragat edilmesi ve devletin eski fabrika ayarlarına dönmesi yönünde atılmış bir adımdır. Her alanda elde edilen kazanımlarımızı maalesef kaybediyoruz ve AKP de MHP’nin politikalarına yedeklenmiş durumda. Demokrasi ve Meclis iradesine bir darbe daha vurmak istiyorlar ve bizler de buna karşı elimizden gelen tüm muhalefeti sergilemeye devam edeceğiz.

Yılın ilk ayında Meclis’te devam eden Anayasa görüşmeleri sırasında ben de geçmişle yüzleşme anlamında ve aynı hataların bir daha yapılmaması adına Ermeni Soykırımı’nı dillendirdim. Çünkü geçmişte bu hataları yaptık, bugün de Kürt meselesinde aynı hatanın yapılmamasını istedim. Amacım bir hamaset yaratmak değil, tarihten bir ders çıkarılması için çağrıda bulunmaktı. Ancak soykırım kelimesi nedeni ile hukuku bugün oluşturulan bir şekilde linç edildim ve Meclis’ten üç oturum çıkarıldım. Bugün getirilen madde ile de durumu ‘Türk milletine hakaret’ olarak gerekçelendiriyorlar. Oysa bizler biliyoruz ki Türkiye toplumu var ve Türkiye toplumu çok dilli ve çok kimlikli. Meclis’te konuşmak ve yaşananların adını koymak tam da bu nedenle önemli, konuşamazsak aynı hataları tekrarlamış oluruz.

Türkiyeli bir Ermeni olarak atalarımın başına gelen büyük felaketi ülkemin parlamentosunun konuşulmasını istiyorum. Türkiye’de bunun konuşulması yasaklanır ise başka parlamentolarda konuşulur ki bu da benim canımı acıtan bir konudur. Elbette ki bunu iyi niyet ile ele alan parlamentolar vardır, ancak bazı parlamentolar da bunu Türkiye üzerinde baskı unsuru olarak kullanabiliyor. Ben hiçbir Meclis’te bu acının konuşulmasını istemiyorum, bunun önüne geçecek olan da Türkiye parlamentosunda bunun konuşulmasını sağlamaktır. Bunları yapamazsak, yaşanan acı başka parlamentoların da konusu olacaktır ki bir TBMM üyesi olarak acımın başka parlamentoların konusu olarak konuşulması beni üzmektedir.

‘Parlamentoyu işlevsizleştirmek istiyorlar’

Bizler konuşmalarımızda açıklayıcı olması adına döviz ve fotoğraflar gösteriyoruz ki bunlar tüm dünya parlamentolarında olan şeyler. Teklif ile parlamentoyu işlevsizleştirmek istiyorlar, TBMM’yi Saray’ın noteri haline getirmek istiyorlar. Meclis’te kararlar çok fazla konuşulmadan ve tartışılmadan alınsın istiyorlar. Parlamenterleri işlevsizleştirerek çoğunluğun kararı ile Saray’da alınan kararlara noter gibi mühür basılması amaçlanıyor. Parlamentolarda esas konu tartışmanın olmasıdır ki bu istenmiyor. Teklif kabul edilirse demokrasiye vurulmuş en büyük darbelerden biri olacaktır ki bizler geçmemesi adına elimizden geleni yapacağız.