Ana SayfaGüncel‘Türkiye’de cadı avı var’ diyen BM: Hak savunucularını serbest bırakın

‘Türkiye’de cadı avı var’ diyen BM: Hak savunucularını serbest bırakın

HABER MERKEZİ – Birleşmiş Milletler özel raportörleri ortak bir açıklama yaparak, Türkiye’de 10 gündür gözaltında tutulan insan hakları savunucularını serbest bırakılmasını istedi. Açıklamada, “İçlerinde önemli figürlerin de bulunduğu bu insan hakları savunucularının gözaltına alınmasının, Türkiye’de yaşanan ‘cadı avı’nın bir başka örneği” ifadelerine yer verdi.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Barışçıl Toplanma ve Örgütlenme Özgürlüğü Üzerine Özel Raportör Annalisa Ciampi, İnsan Hakları Savunucuları Üzerine Özel Raportör Michel Forst, Keyfi Gözaltı Çalışma Grubu Raportörü José Antonio Guevara Bermúdez ile Hâkimlerin ve Avukatların Bağımsızlığı Üzerine Özel Raportör Diego García-Sayán, Türkiye’de insan hakları savunucularına yönelik baskılara dair açıklama yaptı.

Açıklama İngilizce ve Türkçe olarak yazılı yapıldı.

Açıklamda, aralarında Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser’in de bulunduğu 10 hak savunucusunun, 5 Temmuz’da, insan hakları savunucuları için düzenlenen bir çalıştaya katıldıkları esnada gözaltına alındığı hatırlatıldı.

“Türkiye’de yaşanan ‘cadı avı’nın bir başka örneği”

dihaber’de yer alan habere göre BM raportörleri, savcılığın gruba karşı gizli bir soruşturma açtığı, hak savunucularının avukatlarının dosyaya erişiminin engellendiği ve gruba karşı karalama kampanyasının yürütüldüğüne dair raporlardan endişe duyduklarını dile getirdi.

Gözaltıların, Uluslararası Af Örgütü’nün 2014’den beri Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürüten Taner Kılıç’ın, geçen ay 22 avukatla birlikte İzmir’de gözaltına alınıp tutuklanmasından sadece bir ay sonra gerçekleştiğine dikkat çeken raportörler, ortak açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

İçlerinde önemli figürlerin de bulunduğu bu insan hakları savunucularının gözaltına alınmasının, Türkiye’de yaşanan ‘cadı avı’nın bir başka örneği. İnsan hakları savunucuları, terör suçlamalarıyla tutuklu bulunan binlerce siyasetçi, avukat, gazeteci ve hükümet politikasını eleştiren diğer kişiler arasındalar. Türk yetkililer, muhalefeti ve hükümeti eleştirenlerin hedef alınmasını meşrulaştırmak için sürekli güvenlik hususlarından, özellikle terörle mücadele ve başka bir darbe girişiminin önlenmesi ihtiyacından bahsetmektedirler. Bu durum, insanların ifade, toplanma ve örgütlenme özgürlüğünü kısıtlayan etkiye sahiptir ve özellikle endişe vericidir. Bu haklar, yalnızca demokratik bir toplum için kesinlikle gerekli olduğu ve korunan amaç ile orantılı olarak kısıtlanmalıdır.

Türkiye’de insan hakları alanındaki genel tablonun kötüleşmeye devam ettiği konusunda uyarıda bulunan raportörler, İnsan Hakları Konseyi’ni ülkedeki genel olarak kötüye giden insan hakları durumunu ele almaya çağırdı.

Raportörler, Türkiye’de temel özgürlüklerin kritik durumu hakkında çeşitli vesilelerle uyarılarda bulunduklarını ve tüm işaretlerin bu kritik durumun sadece tırmanışa geçtiğini gösterdiğini de belirtti.

Ne olmuştu?

Çeşitli insan hakları kuruluşlarından temsilciler, insan hakları savunuculuğu çalışmalarını daha güvenilir, sağlıklı, güvenli ve etkin hale getirmek için bilgi ve tecrübe alışverişinde bulunmak üzere 2 Temmuz 2017 Pazar günü beş günlük bir çalışma için İstanbul Büyükada’da bir araya gelmişti.

5 Temmuz Çarşamba günü, sabah saat 10 sularında bir ihbar olduğu iddiasıyla hak savunucularının toplantısına polis tarafından baskın yapılmış ve çalışmaya katılan insan hakları savunucuları Veli Acu, Özlem Dalkıran, Nalan Erkem, İdil Eser, Ali Gharavi, Günal Kurşun, Şeyhmus Özbekli, Peter Steudtner, Nejat Taştan, İlknur Üstün gözaltına alınmıştı.

Hak savunucuları hala gözaltında tutulurken, soruşturma dosyasının üzerinde gizlilik (kısıtlılık) kararı bulunuyor.

Bu nedenle insan hakları savunucularının, gözaltına alınmalarına gerekçe olacak hangi kanıtlarla, ne tür bir suç isnadıyla gözaltına alındıkları henüz belli değil.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Gerekçe 'medyanın içinde bulunduğu koşullar': TGC, 'Basın Özgürlüğü Ödülleri’ni bu yıl vermeyecek
Sonraki Haber
Erdoğan'dan Adalet Bakanı'na Ahmet Türk 'talimatı': Bence kontrollü göz hapsinde olmalı