Ana SayfaÇeviriTürkiye’de LGBTİ olmanın zorlukları Independent’da: Nerdesin aşkım?

Türkiye’de LGBTİ olmanın zorlukları Independent’da: Nerdesin aşkım?

HABER MERKEZİ – Independent, ‘Türkiye’de LGBTİ olmanın son yıllarda muhafazakarlaşan halk dolayısıyla gün geçtikçe zorlaştığını’ yazdı.

Britanyanın muhalif gazetelerinden Independent, “Nerdesin aşkım? Türkiye’de LGBTİ olmanın zorlukları” başlıklı yazısında ‘son süreçte muhafazakarlaşan iktidar ve halk dolayısıyla Türkiye’de LGBTİ olmanın her geçen gün daha tehlikeli hale geldiğine’ değindi.

Türkiye’deki LGBTİ aktivistleri, mülteci hakları çalışanları ve HIV pozitif bireyleri ile röportaj yapan gazete birçok Türkiyeli yetkilinin homofobik ve transfobik bir dil kullandığına ve barışçıl Onur ve Trans Yürüyüşleri’nin dahi engellendiğine dikkat çekti.

Gazeteye göre LGBTİ’ler baskıya rağmen değişim için direniyor.

Haberin ve röportajların tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Nerdesin aşkım?

Türkiye’de eşcinsellik 1858 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminden beri yasal.

Devlet 1923’te kurulduğundan bu yana bu konudaki kanunların çoğu değiştirilmeden kullanıldı.

1988’de translara kimliklerini yasal olarak değiştirme hakkı verildi.

Geçtiğimiz yıllarda halk üzerinde çok ciddi değişiklikler meydana geldi, Orta Doğu ülkesi daha da muhafazakarlaştı.

Gaylere, lezbiyenlere ve translara çok daha fazla ve ölümcül saldırılar gerçekleştirildi.

Örneğin seks işçisi ve trans aktivist Hande Kader, Ağustos 2016’da vahşice katledildi ve yakılarak İstanbul’da bir parka bırakıldı.

Geçtiğimiz ay polis, İstanbul’da üç yılda üç kez yasaklanmasına rağmen gönüllülerin ve aktivistlerin ısrarcı olduğu LGBTİ Onur Yürüyüşü’nü engelledi.

Tanıkların ifadelerine göre polis plastik mermi kullandı ve insanlar yaralandı.

Trans Onur Yürüyüşü’nü organize edenler de aynı şekilde Pazar günü engellendi.

Geçtiğimiz yıl da polis Onur Yürüyüşü sırasında LGBTİ’lere tazyikli su ve plastik mermi ile saldırmıştı.

Onur Yürüyüşü, Ramazan ayının son gününde kutlanan bayramla aynı güne denk geliyordu.

Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğine dair ayrımcılığa karşı tartışmalar yürütülüyor, fakat henüz ülke meclisi tarafından onaylanan bir yasa yok.

Uluslararası Af Örgütü’ne göre birçok Türkiyeli yetkili de sürekli homofobik ve transfobik bir retorik kullanıyor.

İstanbul’da LGBTİ’lerin durumu gittikçe daha da tehlikeli hale geliyor, ülkenin daha kırsal kesimlerinde ise çok daha kötü.

Kırsal kesimlerde “töre cinayetleri” var. Aileler, ‘Ahlaksız cinsel davranışlar’ gösteren üyelerini kendi elleriyle öldürüyor.

Birleşmiş Milletler raporuna göre 2010 ile 2013 arasında 40’tan fazla nefret cinayeti işlendi.

LGBTİ’ler gördükleri baskıya direniyor, sokaklara çıkıyor fakat sesleri kısılmış hissediyor.

İstanbul ve diğer kentlerdeki LGBTİ’ler baskıya ve nefret suçlarına karşı değişim için direniyor.


Karınca Dış Haberler