Ana SayfaManşetKimlikleri, işleri, ‘hakları’ yok: Devlet sorunlarını çözmüyor ama mültecilerden para alıyor

Kimlikleri, işleri, ‘hakları’ yok: Devlet sorunlarını çözmüyor ama mültecilerden para alıyor

HABER MERKEZİ – Mültecilerin günlük hayatta karşılaştıkları sorunların çözümünde destek olmak, kamu hizmetlerinden etkin bir şekilde faydalanmalarını sağlamak amacıyla geçtiğimiz sene Şişli Belediyesi işbirliği ile kurulan Göçmen Dayanışma Derneği, dün mülteci kadınlar ile buluştu. Gazete Karınca, mülteci kadınların sorunlarını kendi ağızlarından dinledi ve derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Hatice Ödemiş ile temel haklara erişim konusunda verdikleri destekleri konuştu. Kadınlar ‘yol iz bilmedikleri’ için özellikle ekonomik alanlarda ötelendiklerini ifade ederken, Ödemiş “Mültecileri derneğe ‘bağlı’ hale getirmek değil, haklara erişim yolunu göstermek istiyoruz” dedi.


Haber: Ezgi Gül


Mülteci Dayanışma ve Destek Merkezi Göçmen Dayanışma Derneği, Şişli Belediyesi işbirliği ve Expertise France ortaklığı ile geçtiğimiz sene kuruldu.

Mültecilere günlük hayatta karşılaştıkları sorunların çözümünde destek olmak, kamu hizmetlerinden etkin bir şekilde faydalanmalarını sağlamak amacıyla kurulan dernek, dün de mülteci kadınlar ile biraraya geldikleri ve sorunlarını yüz yüze dinledikleri bir etkinlik gerçekleştirdi.

Etkinliğin sonunda ise, Arapça ve Türkçe çeviri ile konuşulanların herkes tarafından anlaşılmasına katkıda bulunan çevirmenler ve müzisyenlerden oluşan bir grup, Arapça, Türkçe, Kürtçe şarkılar ile müzik dinletisi düzenledi.

Gazete Karınca, etkinlikte kadınların yaşadığı sorunları kendi ağızlarından dinledi ve Göçmen Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hatice Ödemiş ile konuştu.

“Yerel yönetimlerin imkanlarını mülteciler ile buluşturmaya çalışıyoruz”

“Dernekte mültecilerin sağlık hakkı, eğitim hakkı, sosyal ekonomik haklar ve adalete erişim olmak üzere dört temel başlıkta toplayabileceğimiz haklara erişimini desteklediklerini” ifade eden Ödemiş, “Şişli Belediyesi bize destek veriyor, aslında yapmak istediğimiz şey yerel yönetimler ve sivil toplumun beraber çalıştığında çok şey yapabileceğine dair bir model oluşturmak. Yerel yönetimlerin bir sürü olanağı var, bu olanakların mülteciler için erişilebilir olması için çaba harcıyoruz” dedi.

Başvurucuların daha çok kadınlar olmasının yanında çocuk ve erkeklerin de olduğunu belirten Ödemiş, sağlık hakkı konusunda “kimliksiz olanları, ‘yüksek risk grubu’nda bulunanları temel haklara ulaşımları konusunda desteklediklerini, Fransız Dış İşleri Bakanlığı’nın de finansal desteği ile mültecilerin gözlük, tekerlekli sandalye gibi medikal ekipmanların teminini sağlayabildiklerini” söyledi.

“Çocukların eğitim hakkının sağlanmasını ve okula devamlarının kontrolünü sağlıyoruz”

Derneğin bir diğer amacı eğitim hakkının desteklenmesi konusunda ise Ödemiş, “çocukların kimlik alıp eğitim hakkından yararlanmasını sağlamanın yanında, eğitime devam etmelerinin kontrol edilmesinin de dernek için çok önemli olduğunu” vurguladı.

Ödemiş, karşılaştıkları birçok örnekte, ‘ekonomik yetersizlikler’ dolayısıyla eğitim yaşındaki çocuklar, okula başlasalar dahi alınıp ‘çocuk işçi’ olarak çalıştırıldığını gözlemlediklerini, Kızılay Kart gibi uygulamalar ile az da olsa bir ekonomik yardım sağlanabileceğini belirtti.

Aynı zamanda birçok ‘ihtisas almış’ mühendis, mimar, öğretmen mültecinin burada çok kötü şartlarda çalıştırıldığının da altını çizen Ödemiş, “Dernek aynı zamanda ‘ruh sağlığı’ ile ilgili de çalışıyor; hem bireysel hem grup terapileri ile mültecilere psikolojik destek veriyor” dedi.

“Mültecilere haklara erişim yolunu göstermek istiyoruz”

Ödemiş’in vurgusu ise “mültecileri ‘derneğe’ bağlı hale getirmek istemedikleri, haklara erişim yollarını kavratmak istedikleri” yönünde:

Biz burada direkt mültecileri kendimize ‘bağlı’ duruma getirmektense temel hak erişimlerini sağlama yöntemlerini öğretmeye çalışıyoruz. Dernek olarak direkt para almıyoruz, destek olmak isterseniz sizi ihtiyaç sahipleri ile eşleştirebiliriz. Birçok çocuğun okula gidecek ayakkabısı, servis parası yok. Şu ana kadar sadece birkaç kadın insiyatif alarak bu ekonomik sorunları çözmeyi denedik ama dayanışmak isteyenler için böyle bir seçenek sunabiliriz.

Evlere yılda birden fazla zam, eğitim çağındaki çocuklar ‘çalışıyor’, her işlem para ile…

Etkinlik boyunca çoğu kadın, hukuksal prosedürleri bilmedikleri için ev kiralarına yıl içerisinde birden fazla kez zam yapılmasından, ülkeye ilk girdikleri yerde kalmaya mecbur bırakıldıkları kimlik belgeleri ile yaşadıkları yer aynı değil ise zorluklar yaşadıklarından, kimlik belgesinde yapılmak istenen her değişiklikte para istendiğinden şikayetçi oldu.

Kadınlar, eşlerinin çalışacak iş bulamadığını, ekonomik yetersizliklerden dolayı çocukların okula gidemediğini de belirtti.

Mülteci kadınların ağzından yaşadıkları sorunlar

Karınca’ya konuşan ve adını vermek istemeyen bir Suriyeli mülteci kadın yaşadıkları sorunları şöyle anlattı:

4 yıldır buradayım. Ok Meydanı’nda oturuyorum. Hayat çok pahalı, üstüne her gün zam geliyor. Geçim zorluğu yaşıyoruz. 23, 24 yaşında erkek iki çocuğum var, sadece ikisi çalışıyor ve evde 7 kişiyiz. Ev kiram bin lira. İlk 800 ile girdik, bir ay sonra 900 dediler, bu yıl bin oldu. Nereye şikayet edeceğimizi de bilemiyoruz ve evden çıkarılmayı da göze alamayız. Suriye’de kalan akrabalarımıza da para gönderiyoruz üstelik, biz de zor durumda olmamıza rağmen. Eşim 59 yaşında ve çalışamıyor, aslında çok dinamik ama iş bulamıyoruz. Oradayken belediyede teftiş memuruydu, burada ağır şartlar altında işçilik yapmak harici şansı yok. En azından ev sahipleri keşke biraz vicdana gelse, oturduğumuz evi görseniz asla değmeyecek bir yer bu paralara.

“Devlet sorunumu çözemese de her işlemden para alıyor”

Başka bir kadın ise şunları söyledi:

Suriye’den gelirken 3 yaşındaki çocuğum yaralıydı. İlk önce Ankara’da hastahaneye yattı, kimlik belgesi dolayısıyla orada çıktı. Biz 4 yıldır İstanbul’da oturuyoruz. Kaymakamlığa gittiğimde buradan Ankara’daki kaydı alamayız, oraya git dediler. Oraya gittim, ekstra bir ücret ödedim; yine olmadı. Sağlık ve eğitime erişimde ciddi sorun yaşıyoruz bu yüzden. Her kimlik belgesi işleminde yeniden para almaları da cabası hiçbir şey çözülmemesine rağmen.


Göçmen Dayanışma Derneği, haftaiçi 10:00 ile 18:00 saatleri arasında Abide-i Hürriyet Caddesi’ndeki bürolarına gelen mültecilere destek oluyor.
Previous post
Demirtaş: Yargı HDP’ye gelince şahin, AKP’ye gelince tavşan kesiliyor
Next post
Küsurat Yayınları'nın kadın çalışanı: Burak Aksak tarafından şiddete maruz bırakıldım