Ana SayfaGüncelEski Bakan Günay: Sarraf Davası bazı çevreleri tedirgin ediyor

Eski Bakan Günay: Sarraf Davası bazı çevreleri tedirgin ediyor

HABER MERKEZİ – Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, “Rıza Sarraf’ın ABD yargısıyla anlaşması, Türkiye ve İran’daki suç ortaklarını açığa çıkarması demek. Bu, Türkiye’de bazı çevreleri görünür biçimde tedirgin ediyor” dedi. Hükümetin dış politikasına ilişkin de konuşan Günay, ‘İktidarın tutumu, çöküş dönemi Osmanlı ricalinin çaresizliğine benziyor’ ifadelerini kullandı ve Türkiye’nin Ortadoğu’da yapması gerekenleri şöyle anlattı: “Türkiye’nin yapması gereken, Suriye ve Irak Kürtlerinin yeni statüler ve haklar elde etmesini engellemek değil, onların kazanılmasına yardım etmektir.”

Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) 2004 yılında ihraç edildikten sonra 2007 yılında AKP’ye geçerek Kültür ve Turizm Bakanlığı yapan siyasetçi Ertuğrul Günay, Amerika Birleşik Devleti’nde (ABD) tutuklu bulunan Rıza Sarraf’ın davasını, MHP-AKP ittifakını, Türkiye’nin dış politikasını ve gündemdeki konuları Mezopotamya Ajansı’ndan Yasin Kobulan’a değerlendirdi.

Sarraf’ın ABD yargısıyla anlaşmasının, Türkiye ve İran’daki suç ortaklarını açığa çıkarması demek olduğunu kaydeden Günay, “Bu ortaklıklar kime ve nereye kadar uzanır, şimdilik bilmemiz imkansız” dediği konuşmasında şu sözleri kullandı:

Ancak bu ihtimaller, Türkiye’de bazı çevreleri görünür biçimde tedirgin ediyor. Çünkü bizim bilmediğimiz ilişkileri ancak Zarrab ve Zarrab’ın Türkiye’de işbirliği yaptığı çevreler biliyor.

“Bu ortaklık, HDP’yi demokratik siyasetten tasfiye etmek hedefinde oluştu”

Günay, MHP ile AKP ittifakını da değerlendirdi.

Eski bakan, “Bu ortaklık, 7 Haziran’dan başarıyla çıkan HDP’yi demokratik siyasetten tasfiye etmek hedefinde oluştu ve 1 Kasım’da AKP’nin yeniden tek başına iktidara gelmesiyle sürdürülüyor” diye konuştu.

Günay’a, 2019 seçimleri öncesi muhalefetin tutumunun ne yönde olması gerektiği de soruldu.

Muhalefetin uzun zamandır iktidarın çizdiği zihin sınırlarını aşamadığını, onun kabul ve kavramlarıyla konuştuğunu söyleyen Günay, “Buna karşılık muhalefet, seçim işbirliğine gitmeden bir ‘söylem birliği’ kurabilir” önerisinde bulundu.

‘İktidarın tutumu, çöküş dönemi Osmanlı ricalinin çaresizliğine benziyor’

Günay’ın değerlendirdiği başka bir konu ise Soçi’de Türkiye, İran ve Rusya liderlerinin bir araya geldiği üçlü zirve ve hükümetin Suriye politikasıydı.

İktidarın dış politikadaki tutumunu, “Rusya ve Avrupa devletleri (düvel-i muazzama) karşısında, birinden korunmak için sürekli ötekinden medet uman çöküş dönemi Osmanlı ricalinin çaresizliğine” benzeten Günay, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

Şimdi, ABD ile birlikte girdiğimiz bu maceradan Rusya’nın yardımıyla çıkmaya çalışıyoruz. Nice acılar, ölümler, kıyımlar, yıkımlarla dolu 6 yıldan sonra. Oysa 2012’de bu maceradan sakınmamız gerektiğini söylediğimde, bana ‘6 ay sürmez’ denilmişti.

‘Türkiye, Kürtlerin haklar kazanmasına yardımcı olmalı’

Günay, son olarak hükümetin, PYD’nin (Demokratik Birlik Partisi) Cenevre görüşmeleri için davet edilmesine yönelik tepkisine ilişkin konuştu.

Eski bakan, Türkiye’nin Ortadoğu’da yapması gerekenleri şöyle sıraladı:

Türkiye’nin Ortadoğu’da yapması gereken, Suriye ve Irak Kürtlerinin yeni statüler ve haklar elde etmesini engellemek değil, onların kazanılmasına yardım etmektir. Bu yardım, Türkiye’ye Ortadoğu’nun kaotik yapısı içinde yeni dostlar, ticari, ekonomik, siyasi yeni ilişki ve açılımlar sağlayabilir. İçeride de barışçı bir ortamın kurulmasına katkı yapabilir. Komşu coğrafyalarımızdaki bu tür oluşumların, bir ‘bölünme/ayrılma’ rüzgarı halinde bize geri dönmemesinin yolu, Kürtleri, otokratik Arap rejimlerinin baskısına teslim etmek değil, Türkiye’yi ekonomisi ve demokrasisi ile bölgenin ve dünyanın saygın bir üyesi yapmaktan, ayrımsız tüm yurttaşların esenlik ve mutluluğunu sağlamaktan geçer.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Times'ın Suriye iddiası: Erdoğan, rejime danışmadan Kürt güçlere saldırmama sözü verdi
Sonraki Haber
Sektörel güvende 'iyimserlik' son buldu