28 yıl önce bugün: BM Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi kabul edildi

HABER MERKEZİ – Bugün, Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi’nin 28. yıl dönümü. Buna ilişkin bir bildiri yayımlayan İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği,  kadın haklarının anayasada yok sayıldığına dikkat çekerek “Kadın erkek eşitliği, bir demokrasi meselesi” ifadelerini kullandı.

Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) 18 Aralık 1979 tarihinde kabul edildi.

Türkiye ise bu sözleşmeyi 1985 yılında onaylayarak kadınlara karşı yasalarda ve yaşamın her alanında var olan ayrımcılıkları kaldırmayı ve toplumsal cinsiyet eşitliğini yaşama geçirmeyi taahhüt etti.

İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği (İKKB), Sözleşme’nin kabulünün yıl dönümüne ilişkin bir bildiri yayımladı.

“UYARIYORUZ” başlıklı bildiride, “Türkiye, kadını BİREY olarak görmeyen bir anlayışla yönetildikçe, yasalarda yer alan eşit haklar yaşama geçirilemiyor” denildi.

İKKB Koordinatörü Avukat Nazan Moroğlu tarafından açıklanan bildiride Türkiye’de kadın haklarının yok sayıldığına dikkat çekildi.

‘Kadınlara karşı ayrımcılık eylemde ve sözde artıyor’

Son dönemde yapılan yasalarla kadın erkek arasındaki eşitliğin iyice ortadan kaldırıldığı belirtilen bildiride devamla şu ifadeler yer aldı:

Türkiye, 2017 yılında Dünya Ekonomik Forumu toplumsal cinsiyet raporunda 144 ülke arasında eğitim, sağlık, istihdam ve siyasi temsil konularında dünya sıralamasında en gerilerde 131. sırada yer alıyor.

Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, çocuk yaşta evlendirmelerle Kadın Hakları, Çocuk Hakları, Anayasa ve Medeni Kanun yok sayılıyor.

İSTİYORUZ

“Kadın erkek eşitliği, bir demokrasi meselesi” diyoruz.

Günümüzde kadınlara karşı ayrımcılığın söylemde ve eylemde giderek artması ve yasa değişikliği yoluyla eşit hakların kaldırılmaya başlanması karşısında tüm kişi, kurum ve kuruluşların dikkatini çekiyoruz.

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi’nden ve uluslararası hukuktan doğan taahhütlerin yerine getirilmesini, kadın erkek eşitliğinin, gerçek demokrasinin yaşama geçirilmesini istiyoruz.