Ana SayfaGüncelİHD ve Diyarbakır Barosu: Elazığ 2 No’lu cezaevinde işkence yapılıyor

İHD ve Diyarbakır Barosu: Elazığ 2 No’lu cezaevinde işkence yapılıyor

HABER MERKEZİ – Elazığ 2 No’lu cezaevindeki hak ihlalleri ile ilgili bir basın açıklaması yapan İHD ve Diyarbakır Barosu, cezaevindeki tutuklulara işkence yapıldığını duyurdu.

Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu ve Diyarbakır İnsan Hakları Derneği, yoğun hak ihlalleri ile gündeme gelen Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda (CİK) yaşananlar ile ilgili bir basın açıklamayı yaptı.

Örgütler 21 Şubat tarihinde kurulan ortak bir heyetle Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’ne ziyaretler yapıldığı, mahpuslarla görüşülüp hak ihlalleri iddiaları ile ilgili tespit ve gözlem yaptıklarını belirtti.

BBC Türkçe’den Hatice Kamer’in haberine göre İHD ve Baro, hak ihlallerine ilişkin tespit ve gözlemlerini şu başlıklar altında derledi:

  • 15 Şubat’ta akşam saatlerinde sayım için odalara gelen infaz koruma memurlarının mahpuslara, Adalet Bakanlığı tarafından cezaevi idaresine bir genelge gönderildiği, söz konusu genelgeye göre artık sayımların ayakta yapılacağı ve buna uymayan mahpuslar hakkında tutanak tutularak disiplin soruşturması başlatılacağı söylenmiştir.
  • 16 Şubat’ta sayım için odalara giren infaz koruma memurlarınca, mahpusların ayakta ve tek sıra halinde sayım düzenine geçmeleri istenmiştir. Mahpusların bu uygulamayı kabul etmemeleri üzerine öncelikle haklarında tutanak tutulmuş, akabinde darp ve işkenceye maruz kalmışlardır. Özellikle 18 Şubat’ta çok yoğun bir şekilde darp ve işkenceye maruz kaldıklarını ve çok ağır şekilde yaralanan mahpusların olduğu bilgisine ulaşılmıştır. Odalara giren ve sayıları kalabalık olan infaz koruma memurlarından oluşan özel bir ekibin mahpusları darp ettiği, ağır hakaret ve tehditlerde bulunduğu ve mahpusları ölümle tehdit ettiklerini, odalarda bulunan eşyaları kırıp dağıttıklarını, gelişen olaylardan dolayı can güvenliklerinin olmadığı söylemişlerdir.Bahsi geçen özel ekipte yer alan görevlilerin mahpuslar tarafından daha önce cezaevi içerisinde hiç görmedikleri kişiler olduğu söylenmiştir. Darp ve işkence 20 Şubat’a kadar devam etmiş ve bu süreçte mahpuslar doktor raporu için revire gönderilmemiştir.
  • Görüşülen mahpuslardaki gözle görülen darp izleri heyetimiz tarafından da tespit edilmiştir.Yapılan görüşmelerde Hükümlü E. D.’nin sağ göz çevresinde morluk ve sarı renkli ekimozlar olduğu; hükümlü E. T.’nin sol el parmak uçlarında morluklar olduğu; tutuklu M.B.’nin sol dizinde morarma ve şişkinlik olduğu; Hükümlü B. K.’nin başının arka kısmında şişkinlik ve bacaklarında darp izleri olduğu görülmüştür.
  • Mahpuslara yönelik askeri bir içtima alırcasına sayım yapılmaya çalışılmış, buna karşı koyanlar sürüklenerek havalandırmaya götürülmüş, mahpuslar işkenceye tabi tutulmuş, hakarete maruz kalmış ve hatta ölümle tehdit edilmişlerdir.Genel olarak görüşülen mahpusların hepsinin vücudunda darp izlerinin bulunduğu gözlemlenmiş ve sistematik bir şekilde darp ve işkenceye maruz kaldıkları tespit edilmiştir. Mahpusların darp ve işkenceden dolayı revire ve hastaneye sevkleri yapılmamış, sağlığa erişim hakları kısıtlanmıştır.

Açıklamada yaşanan darp ve işkence ile ilgili cezaevi idaresince kayıtsız kalınmasının bir suç olduğu, bu uygulamanın devam etmesi halinde ileride olumsuz olayların gerçekleşmesine yol açabileceği gibi mahpusların can güvenliklerinin de tehlikeye düşebileceği endişesi olduğu ifade edildi:

“Türkiye’deki infaz rejimi mevzuatının ve politikasının uluslararası insan hakları hukukuna ve özel olarak da mahpus haklarına uygun hale getirilmesi gerekmektedir. Mahpuslara yaşatılan işkence ortamından derhal vazgeçilmeli, uluslararası hukukun emrettiği ve insana yaraşır bir şekilde bir muamele gösterilmelidir. Mahpusların sağlığa erişim haklarının sağlanması, koruyucu sağlık hizmetlerine önem verilmesi, hastalığı olanların tedavi olanaklarından yararlanmaları için gerekli önlemler alınmalıdır.

“Heyetimizce, cezaevi rejimi, fiziki koşullar ve uygulanan muameleler hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması gerektiğini tespit edilmiştir. İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Muamele ya da Cezanın Önlenmesi Sözleşmesi Seçmeli Protokolü’ne uygun şekilde “bağımsız” ulusal denetim mekanizmalarının oluşturulması için hükümeti derhal gerekli çalışmaları başlatmaya davet etmekteyiz.

“Ayrıca, Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı CİK’da bulunan mahpusların yaşam hakkına yönelik uygulanan muameleler hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması için Adalet Bakanlığı’nı ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonunu gerekli yasal süreci ve çalışmayı başlatmak üzere göreve davet ediyoruz.”


Cezaevlerinde hak ihlalleri raporu: Ters kelepçe, cinsel taciz, banyoları bile görecek kameralar

OHAL’de cezaevleri: Patnos’ta ‘çıplak arama’ işkencesi, Elazığ’da iki tutukludan günlerdir haber yok

Elazığ’da tutukluların tüm iletişim hakları engelleniyor

‘Tek tipin provası’: Askeri düzende sayımı reddeden tutuklular darp edildi iddiası