Ana SayfaGüncelMan Adası belgelerine takipsizlik

Man Adası belgelerine takipsizlik

HABER MERKEZİ – CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı Man Adası belgeleriyle ilgili soruşturmada Savcılık, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu, dünürü ve eniştesinin arasında bulunduğu beş isim hakkında takipsizlik kararı verdi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı Man Adası belgeleriyle ilgili başlattığı soruşturmayı tamamladı.

Kılıçdaroğlu’nun yayınladığı dekontların gerçek olduğunu tespit eden savcılık, ‘Kara para yoktur’ diyerek Erdoğan’ın oğlu, dünürü ve eniştesinin arasında bulunduğu beş şüpheli hakkında takipsizlik kararı verdi.

Diken’in Cumhuriyet’ten aktardığı habere göre savcılığın kararında, şüphelilerin Man Adası’ndaki Bellway şirketine para göndermedikleri belirtilirken, bu şirketin Halk Bankası Galata Ticari Şubesi’nden 15 milyon doların şüphelilerin hesaplarına gönderildiği aktarıldı.

Ancak soruşturmada, 15 milyon doların kaynağının araştırılmayıp, yani hangi ticari işlem sonucu kazanıldığının belirlenmeden, ‘kara para yoktur’ denilmesi dikkat çekti.

Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı ‘banka dekontlarının gerçek olduğu’ tespit edilen kararda, şüphelilerin hesaplarına gönderilen milyon dolarlarla ilgili ‘vergi kaçırma suçu’ olup olmadığını belirlemeye başsavcılığın değil, ilgili vergi dairesinin yetkili olduğu kaydedildi.

Kararda, 2011-2012’de aktarılan paralarla ilgili vergi cezasının beş yıllık zamanaşımı olduğuna işaret edildi. Kararın ardından İstanbul’daki vergi dairesinin, Erdoğan’ın yakınları hakkında vergi cezası kesip kesmediği sorusu gündeme oturdu.

Başsavcı vekili Musa Yücel’in 15 Ocak tarihli takipsizlik kararında, şu isimler şüpheli olarak yer aldı: Burak Erdoğan (Tayyip Erdoğan’ın oğlu), Mustafa Erdoğan (Erdoğan’ın kardeşi), Osman Ketenci (Dünür), Ziya İlgen (Eniştesi).

Takipsizlik kararında, CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan’ın savcılığa verdiği dekontlarındaki para hareketlerinin Halk Bank ve MASAK’ın raporunda belirtilen para hareketleriyle aynı olduğu belirtilerek, şu sonuca varıldı:

“Mali Suçlar Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yapılan araştırma ile Halk Bankası tarafından şüphelilere ait hesaplarda yapılan inceleme neticesinde; şüphelilerin Man Adasında bulunan Bellway şirketinin yurtdışında bulunan hesabına veya yurtdışında bulunan başkaca bir hesaba para göndermedikleri anlaşılmıştır.”

Bu arada Ahmet Burak Erdoğan, Mustafa Erdoğan, Ziya İlgen, Osman Ketenci ve Mustafa Gündoğan’ın, avukatları aracılığı ile Kılıçdaroğlu’dan 1,5 milyon lira manevi tazminat talebiyle açtığı dava da dün başladı.

Davalı Kılıçdaroğlu, avukatı aracılığı ile 20 sayfalık yanıt dilekçesinde konuşmasında hakaret içerikli tek bir söz bulunmadığını belirterek davanın reddini istedi. Mahkeme, hem davalı Kılıçdaroğlu hem de davacı Erdoğan’ın sosyo-ekonomik durumlarının araştırılması için kolluk kuvvetlerine yazı yazılmasını, konuya ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma dosyasının bir örneğinin gönderilmesi için müzakere yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.

Ne olmuştu?

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 28 Kasım 2017’de partisinin grup toplantısında, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yakınlarının Man Adası’ndaki bir şirkete para gönderdikleri ve yurt dışına para kaçırdıkları”nı gösteren kimi belgeleri açıklamıştı.

Hükümet iddiaların ‘yalan’, belgelerin de ‘sahte’ olduğunu savunmuş, Cumhurbaşkanı Erdoğan 1,5 milyon liralık tazminat davası açtığı Kılıçdaroğlu’na “Mevcut şirketlerini satmaları sebebiyle onlara para geldi. Oraya da para gitmedi. Bu yapılan işlemlerde hiçbir sorun yoktur” diye yanıt vermişti.

HDP ve CHP’nin Meclis araştırma için sunduğu önergeler AKP oylarıyla reddedilmiş, CHP belgeleri basına dağıtmıştı.

CHP’li Tezcan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ailesi ve yakınlarının yurt dışına ‘milyonlarca dolar kaçırdığının’ kanıtı olarak öne sürülen belgeleri savcılığa teslim etmişti.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Afrin paylaşımından tutuklanan gazeteci: Hücrede tutuluyorum, su ihtiyacım bile karşılanmıyor
Sonraki Haber
Kayıp kayık – Elend Aydın