Ana SayfaGüncelUzmanlardan Ulaştırma Bakanı’na ‘sinyalizasyon’ yanıtı: Kesinlikle gerekli

Uzmanlardan Ulaştırma Bakanı’na ‘sinyalizasyon’ yanıtı: Kesinlikle gerekli

HABER MERKEZİ – Ulaştırma Bakanı Turhan’ın Ankara’daki hızlı tren faciasının ardından “Sinyalizasyon sistemi demiryolu işletmeciliği için olmazsa olmaz bir sistem değil” şeklindeki açıklamasına uzmanlardan yanıt geldi. “Sinyalizasyon olmamasının kabul edilebilir ve teknik açıdan savunulabilir bir yanı yok” diyen uzmanlara göre, sinyalizasyon sistemi kesinlikle gerekli.

Ankara’nın Yenimahalle ilçesine bağlı Marşandiz istasyonunda, 13 Aralık’ta Konya’ya giden Yüksek Hızlı Tren (YHT) ile aynı güzergahta yol kontrolü yapan bir kılavuz trenin çarpışması sonucu üçü makinist dokuz kişi hayatını kaybetmişti.

Tren faciasının ardından ‘sinyalizasyon’ ihmali olduğu iddialarına ilişkin açıklamalara yanıt veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, “Sinyalizasyon sistemi demiryolu işletmeciliği için olmazsa olmaz bir sistem değil” demişti.

Turhan, sözlerini “Son günlerde, kazadan sonra sinyalizasyon olmadığı için bu kaza oldu gibi değerlendirmeler yapanlar doğru bir değerlendirme yapmıyor” diye sürdürmüştü.


Ulaştırma Bakanı’ndan ‘sinyalizasyon’ açıklaması: Olmazsa olmaz bir sistem değil


‘Kabul edilebilir ve teknik açıdan savunulabilir bir yanı yok’

Bakan Turhan’ın söz konusu açıklamalarına uzmanlardan yanıt geldi.

BBC Türkçe’den Fundanur Öztürk ve Burcu Cura’ya konuşan Okan Üniversitesi Uluslararası Lojistik ve Taşımacılık Bölümü’nden Prof. Dr. Güngör Evren, “Yüksek hızlı tren hattında sinyalizasyon olmamasının kabul edilebilir ve teknik açıdan savunulabilir bir yanı yok” diyor ve sinyalizasyon sistemini şöyle açıklıyor:

“Sinyalizasyon, dünkü gibi bir kazanın yaşanmaması için güvenliği sağlamaya yönelik bir sistemdir. Bir tren yola çıktığı zaman önünde başka bir tren olup olmadığı, diğer trenlerle arasındaki mesafenin ne kadar olduğu ve çarpma/çarpışma olasılığı sinyalizasyon sistemiyle belli olur.

“Tren hatları kanton ya da blok denilen küçük parçalara ayrılmıştır ve o parçaların her biri sinyalizasyonla korunur. Sizin önünüzdeki kantonda yeşil yanıyorsa, orada bir tehlike yok demektir. Kırmızı yanıyorsa bir tehlike olduğuna dair uyarı verir. Ya da sarı yanıyorsa, o kantonda değil ama bir sonrakinde bir trenin bulunduğunu gösterir ve hızının buna göre ayarlanması uyarısı verir.”

Prof. Evren, hızlı tren faciasının gerçekleştiği bölgede sinyalizasyon olmadığını duyduğunda inanamadığını da sözlerine ekliyor.

‘Türkiye’de demiryolu ağının ciddi kısmı sinyalizasyon olmadan işletiliyor’

BBC Türkçe’ye adının açıklanmaması koşuluyla görüş bildiren bir profesör ise sinyalizasyonun “güvenlik” ve “verimlilik” olmak üzere iki temel işlevi olduğunu söylüyor.

Akademisyen, trenlerin “aynı hat üzerinde hareket etme” zorunluluğu olduğu için sinyalizasyonun güvenlik açısından son derece önemli olduğunu ifade ediyor.

Türkiye’deki 12 bin kilometrelik hattın yaklaşık 5 bin kilometresinin sinyalizasyonlu olduğunu söyleyen akademisyen, geri kalan hatlarda nasıl bir sistemin işlediğini şöyle anlatıyor:

“Türkiye’deki demiryolu ağının ciddi bir kısmı sinyalizasyon olmadan, Trafiğin Merkezden İdaresi (TMİ) sistemi ile işletiliyor. Biz bu hatlara konvansiyonel yani geleneksel hatlar diyoruz. Anadolu’nun birçok şehrinden geçen hatlar bu şekildedir ve saatte ortalama 80-100 kilometre hızla giderler. Fakat yüksek trafik hacmi ve hızına sahip olan hatlarda sinyalizasyon olmalıdır.

“TMİ sisteminde sahadaki tüm tren hareketleri telefonla merkeze bildirilir. Merkezdeki memur da kendi sorumluluğunda bulunan demiryolu hatlarındaki tüm trafiği gözler. Dünkü olayda haberleşmeye dayalı güvenlik zincirinin halkalarından birinin koptuğu anlaşılıyor.”

‘Trenler önlerine engel çıkınca aniden duramaz’

Hızla giden bir trenin karşısında engel gördüğünde hemen durabilmesinin mümkün olmadığını vurgulayan akademisyen, bu nedenle sinyalizasyonla önceden bildirimin sağlandığını söylüyor.

“Demiryollarında saatte ortalama 80-100 kilometre hızla hızla giden bir treni ancak birkaç yüz metrede durdurmak mümkün olabilir. Demiryollarında makinistin görüş mesafesi 250-300 metredir, treni bu mesafede durdurabilmesi maalesef mümkün değil. Bu yüzden sinyalizasyon sistemleri iki tren arasında birkaç kilometre mesafe bırakır.”

‘Sinyalizasyon sistemi kesinlikle gerekli’

Birmington Üniversitesi Raylı Sistemler Risk ve Güvenlik Yönetim Bölümü Başkanı Profesör Felix Schmid de trenlerin önlerine çıkan engelde aniden duramayacaklarını vurguluyor.

“Trenlerin önlerine çıkan engel nedeniyle tamamen durabilmeleri için 1,5-2-3 kilometrelik bir güvenli mesafe lazım. Bu yüzden sinyalizasyon sistemi hem hızlı trenler için hem de normal hızdaki trenler için kesinlikle gereklidir.”

Schmid, Türkiye’de son birkaç yıldır beklenenden fazla tren kazası meydana geldiğini de belirtiyor.

‘Çorlu’daki kaza sonrası önlem alınabilirdi’

Diğer yandan Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Ulaştırma Ana Bilim Dalı’ndaki görevinden 2005 yılında emekli olan Prof. Dr Zerrin Bayrakdar’a göre, 8 Temmuz’da Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde yolcu treninin devrilmesi sonucu 25 kişinin hayatını kaybettiği ve 318 kişinin de yaralandığı faciadan ‘ders çıkarılmadı’.

“Çorlu’da kaza olduktan sonra hiç olmazsa burada sinyalizasyonsuz çalışmanın önüne geçilebilirdi. Ya da madem sinyalizasyon yok, ‘bu 35-40 km trenler normalinden çok daha yavaş gitsin’ denerek önlem alınabilirdi.”

Ne olmuştu?

Ankara-Konya seferini yapan Yüksek Hızlı Tren, 13 Aralık’ta saat 06.30 sularında Yenimahalle ilçesindeki Marşandiz istasyonunda aynı güzergahta yol kontrolü yapan bir kılavuz trenle çarpışmıştı.

Çarpışma sonucu yolcuların kullandığı üst geçit de vagonların üzerine düşmüştü.

Üçü makinist dokuz kişinin hayatını kaybettiği tren faciasında onlarca kişi de yaralanmıştı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kusuru bulunduğu gerekçesiyle üç TCDD personelinin gözaltına alındığı bildirilmişti.

AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da yaptığı açıklamada, “Bu kaza tüm boyutları ile incelenecek, sorumlular ortaya çıkarılacak, gereken her şey yapılacaktır” demişti.

Ancak Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Başkanı Hasan Bektaş, trenlerin çarpışmasının sebebinin, hattın sinyalizasyon sistemi hazır olmadan ulaşıma açılması olduğunu söylemişti.

Bektaş, “Sinyalli olması gereken bir yolu sinyalsiz şekilde açarsanız, kaza olma riskini birden yediye, sekize çıkarırsınız” diye de eklemişti.


Ankara’da hızlı tren kılavuz trenle çarpıştı: Dokuz kişi yaşamını yitirdi

Previous post
Sevgi Soysal'ın bir tür edebi biyografisi: “Tekliğin Türküsü”
Next post
Metro istasyonunda raylara düşen bir kişi yaşamını yitirdi