Ana SayfaGüncelAçlık grevindeki avukatlar hakim karşısındaydı

Açlık grevindeki avukatlar hakim karşısındaydı

HABER MERKEZİ – Aralarında ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın da bulunduğu tutuklu beş avukat, açlık grevi eylemlerinin 54. gününde hakim karşısına çıktı. Avukatların taleplerinin tamamını reddeden mahkeme, duruşmayı yarına erteledi.

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu (HHB) üyesi altısı tutuklu 20 avukatın yargılandığı davanın üçüncü duruşması İstanbul 37’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılıyor.

Silivri Cezaevi kampüsünde yapılan duruşmada, tutuklu avukatlar Selçuk Kozağaçlı, Engin Gökoğlu, Aycan Çiçek, Aytaç Ünsal ve Barkın Timtik ile tutuksuz avukatlar Ezgi Çakır, Ahmet Mandacı, Zehra Özdemir, Didem Baydar Ünsal, Yağmur Ereren, Ayşegül Çağatay hazır bulundu.

Duruşmayı, aralarında CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Ali Haydar Hakverdi, Ali Şeker, çeşitli illerden 16 baronun başkanı, Avrupa Demokrat Avukatlar Birliği (AED), Dünyada İnsan Hakları ve Demokrasi İçin Avrupalı Avukatlar Birliği’nden (ELDH) avukatlar ile İtalya, Belçika, Almanya, Fransa ve Yunanistan’dan avukatların da bulunduğu çok sayıda kişi takip ediyor.

Duruşma savcısı Alaattin Çolak’ın 22 Şubat’ta hazırladığı mütalaada, haklarında yakalama kararı bulunan avukatlar Oya Aslan ve Günay Dağ yönünden dosyanın ayrılması, 18 avukat için ise “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla cezalandırılmaları talep edilmişti.

Kovuşturma genişletilsin talebi

bianet’ten Ayça Söylemez’in haberine göre duruşma, Mahkeme Heyeti Başkanı Akın Gürlek’in hemen tutuksuz sanıkların savunmalarına geçmek istemesine yapılan itirazla başladı.

Henüz deliller tartışılmadan ve tanık beyanları incelenmeden savcıdan mütalaa istenmesinin usule aykırı olduğunu belirten avukatlar, tutuklu sanıkların etrafının jandarmalarca sarılmasına da ayrıca itiraz etti.

Mahkeme de bunun üzerine jandarmanın sanıkların etrafında değil, yanında durmasına dair ara karar aldı.

Ardından devam eden duruşmada söz alan İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, mahkemenin adil yargılama hakkının ihlal ettiğini söyledi ve “Kovuşturmanın genişletilmesi taleplerine dair karar vermeden nasıl olur da savcıdan mütalaa istersiniz?” diye sordu.

Avukat Şeker de dijital delillerin ne şekilde toplanıp değerlendirildiğini tartışılması için delilleri toplayan kolluk görevlilerinin tanık olarak mahkemeye çağrılmasını talep etti. Şeker ayrıca kovuşturmanın genişletilerek yeniden mütalaa alınmasını istedi.

İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu da adil yargılama hakkının ihlal edildiğini ifade etti:

“Celse arasında zorla alınmış mütalaaya savunma istenmesi, yargılama hakkında fikir veriyor. Buradaki sanıklar sadece adil yargılama talebi için açlık grevi yapıyor.”

Ancak mahkeme, “delillerin toplanmış olması ve mütalaanın verilmiş olduğu” yönünde ifadeler kullanarak avukatların tüm taleplerini reddetti.

“Dijital deliller dosyada yok”

Ara kararın ardından tekrar başlayan duruşmaya tutuklu sanıklar slogan atarak girdi.

Avukat Hasan Fehmi Demir söz alarak tanık beyanlarına karşı beyanda bulunacaklarını söyledi, djital delillerle ilgili de uzman değerlendirmesi sunacaklarını ifade etti:

“Dijital delillerin tartışılması yasal bir zorunluluktur. Bu davada iki grup delil bulunuyor: Tanıklar ve dijital deliller. Üç gizli üç de açık tanık var ancak tüm tanıklar duruşma salonuna getirilmeden ve yüzleri kapatılarak dinlendi.

“Diğer tanık B.E. 2017’de tutuklandı, tutuklayan hakim sizsiniz [Akın Gürlek], açılan dava İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesindeki davayla birleştirildi, orada da hakim sizsiniz. Sizin 37. Ağır Cezadaki yargılamaya tanıklarla geldiğiniz görülüyor.”

Avukat Demir, dosyada dijital delillerin de bulunmadığını ifade etti:

“(Bilirkişi) Tuncay Beşikçi dosyadaki imaj raporlarını inceledi. Sanık veya sanık vekillerine iletilmediğinden delilleri inceleyemediğini belirtti. Delil torbaları açılırken de sanık vekilleri yoktu. Dosyada değişiklik yapılıp yapılmadığına dair de üst veri bilgileri dosyada yer almıyor.

“Deliller toplandıktan 167 gün sonra delil torbaları açıldı, arada geçen sürede manipülasyon yapılıp yapılmadığı söylenemez. Beşikçi’nin raporuna göre, dijital delillerin delil niteliği bozulmuştur deniyor.”

“Tek kişi 141 dosyada tanık”

Sanıklardan Ebru Timtik’in avukatı Several Balıkaya da dosyadaki tanıklara dair beyanda bulundu:

“Açık tanık olmasına rağmen İ.Ö. de SEGBİS ile dinlendi ve ilk sözü ‘Ben çok mahkemede tanığım, bu hangi mahkeme bilmiyorum’ dedi. Kendisi 141 DHKP-C dosyasında tanık, ayrıca bazı FETÖ davalarında da tanıklık yapıyor.”

Avukat Ballıkaya, “10 yaşında istihbarat görevlilerince eğitime alındığı ve iki yıllık eğitimden sonra göreve başlatıldığı iddia edilen” İ.Ö.’nün ifadelerinde adı geçen ve kendilerine bağlı görev yaptığını söylediği istihbarat görevlilerinin nerede görev yaptığını araştırılarak mahkemeye tanık olarak çağrılmasını talep etti.

Talepler reddedildi

Avukat beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, kovuşturmanın geliştirilmesine, tanıkların araştırılmasına ve dijital delillerin bilirkişi tarafından incelenmesine dair tüm taleplerin reddine karar verdi.

Ara kararda, tanıkların dinlendiği, gerekli araştırmanın yapıldığı ve taleplerin “davayı uzatmaya yönelik olduğu” savunuldu.

Yarınki duruşmanın sanıkların esasa ilişkin son savunmalarıyla devam edeceğini açıklayan mahkeme başkanının sözleri, avukatlarca slogan ve alkışlarla protesto edildi.

Tutuklu avukatlar 54 gündür açlık grevinde

2017’nin Eylül-Ekim aylarında tutuklanan ÇHD ve HHB üyesi 17 avukat, bir yıl sonra hakim karşısına çıktıkları ilk duruşmada tahliye edilmiş ancak serbest bırakılmalarının üzerinden 24 saat geçmeden savcının itirazı üzerine haklarında yakalama kararı çıkarılmıştı.

ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın yanı sıra Ahmet Mandacı, Aycan Çiçek, Aytaç Ünsal, Behiç Aşçı, Engin Gökoğlu tekrar tutuklanmıştı. Daha sonra Mandacı ‘ev hapsi’ kararı ile tahliye edilmişti.

Bu yıl Türkiye’deki tutuklu avukatlara ithaf edilen 24 Ocak Tehlikedeki Avukatlar Günü’nde ise cezaevlerinde tutulan avukatlar açlık grevi eylemine başlamıştı.

‘Hukuksuzluklara dikkat çekmek ve adaletsizliği teşhir etmek’ için açlık grevine başladıklarını duyuran ÇHD ve HHB üyesi avukatlar Selçuk Kozağaçlı, Aycan Çiçek, Aytaç Ünsal, Behiç Aşçı ve Engin Gökoğlu’nun eylemi 54’üncü gününde sürüyor.

Ayrıca Engin Gökoğlu’nun eşi Meral Yıldırım Gökoğlu ise tutuklu avukatlara destek amacıyla başladığı açlık grevi eyleminin 40’ıncı gününde.

Diğer yandan 26 Şubat’ta İdil Kültür Merkezi’ne yapılan polis operasyonunda gözaltına alınıp, ardından da tutuklanan avukat Barkın Timtik de açlık grevindeki bir diğer isim.