Ana SayfaGüncelBerkin’siz beş yıl: ‘Katilleri cezalandırana kadar durmayacağım’

Berkin’siz beş yıl: ‘Katilleri cezalandırana kadar durmayacağım’

HABER MERKEZİ – Gezi direnişi sırasında polis tarafından vurulan Berkan Elvan’ın ölümünün beşinci yıldönümünde konuşan annesi Gülsüm Elvan, “Çocuğum yok olmadı, yok ettirdiler. Katilleri cezalandırana kadar durmayacağım” dedi.

Bugün, İstanbul Okmeydanı’nda Gezi direnişi sırasında 16 Haziran 2013’te polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi nedeniyle 269 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra 14 yaşında hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın ölüm yıldönümü.

Berkin’in yaşamını yitirmesi ile ilgili açılan dava ise 5 yıldır sonuçlanmadı.

MA’ya konuşan Berkin’in annesi Gülsüm Elvan, oğlunun yokluğunu hiçbir zaman kabullenemediğini belirterek,  “Oğlum yaşasaydı bugün 20 yaşında olurdu. 5 senedir oğlum yok. Arıyorum bulamıyorum” diyor.

“Onun özlemi, hasreti, kokusu içimi deldi götürdü. Çocuğum yok olmadı, yok ettirdiler. Bir sabah ekmeğe gitti gelmedi. Aldılar benden. Dışarı çıktığımda arkadaşlarını gördüğümde, onun gezdiği sokakları gördüğümde hiçbir zaman kapanmayan bir yara olduğunu görüyorum. Bazıları der ki zaman her şeyin ilacı. Benim gün geçtikçe yaram azıyor. Her şeyim eksik oluyor. Yarım bir insan gibi oldum.”

Sorumlular yargılanana kadar mücadele etmeye devam edeceğini vurgulayan Elvan, “Katilleri cezalandırana kadar durmayacağım. Ne yapacaklar en fazla bir tane benim kafama sıkacaklar. Oğlum 269 gün boyunca direndi. Çocuğum yaşamak için savaştı, yaşamadı ama bana bir mesaj verdi. ‘Diren, savaş, çırpın’ dedi. Ben de bunu yapıyorum” diye ekliyor.

‘Hukuk yok, ceza yok’

Mahkemede adalet olmadığını belirten Elvan, “Sadece oğlumu vuran polisin değil emri veren de yargılanana kadar mücadele etmeye devam edeceğim” diyor.

Sadece kendi çocuğunun değil birçok çocuğun devlet tarafından katledildiğini söyleyen Elvan, panzerlerle, akreplerle ezilen çocukların sorumlusunun mahkemeler olduğunu belirtiyor.

“Eğer mahkemelerde katiller yargılanmış olsaydı şimdi orada o çocuklar ölmeyecekti. Öldürülmeyecekti. Sadece devlet tarafından öldürülen çocuklar değil. Günümüzde çocuklar toplum tarafından da tacize, tecavüze uğruyor, öldürülüyor. Her şey yapılıyor. Başından beri tek bir amacım var o da çocuklar ölmesin. Dünyaya getirdiysek bu çocukların da yaşamaya hakkı vardır. Mücadelemi bu yönde vereceğim. Hukuk olmadığı için ceza olmadığı için toplum bu cesareti oradan alıyor.”

Ailelere çağrı: Susmayın

Çocuklarını kaybeden ailelere seslenen Elvan, “Lütfen susmayın. Acının, gözyaşının ne rengi ne de ırkı var. Bizim anneler olarak birleşmemiz lazım. Sadece Gezi anneleri değil, çocuğunu ister devlet, ister polis, ister sivil tarafından kaybeden aileler olarak. Birleşsek çocuklarımız yaşayacak” çağrısında bulunuyor.

Ne oldu?

İstanbul, Okmeydanı’nda Mahmut Şevket Paşa Mahallesi’nde 16 Haziran 2013’teki polis saldırısında başının arkasından gaz fişeğiyle yaralanan 14 yaşındaki Berkin Elvan hastaneye kalbi durmuş olarak götürüldü.

269 gün sonra, tedavi gördüğü Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 11 Mart 2014’te hayatını kaybetti.

Soruşturma dosyası altı savcı değiştirdi. Savcı Faruk Bildirici’nin talebi üzerine, olay yerinde polislerin kullandığı ve Elvan’ın vurulduğu sokağın başındaki TOMA’ya monte edilmiş kamera görüntüleri, Ulusal Kriminal Büro görevlisi bilirkişisi tarafından incelendi ve analiz raporu 6 Mayıs 2014’te dosyaya sunuldu.

Savcı İsa Dalgıç’ın talebiyle görüntüler bu kez Jandarma Kriminal Laboratuvarı’nda incelendi. Netleştirilmiş görüntüde iki şüpheli memurun göründüğü ve bu memurlardan birinin Elvan’ın ölümüne neden olduğu tespit edildi.

Soruşturma 7 Aralık 2016’da tamamlandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Bürosu savcılarından İsa Dalgıç’ın hazırladığı iddianamede, tek sanık olarak gösterilen polis memuru F.D.’nin “olası kastla öldürme” suçundan yargılanması istendi.

İddianamede, polislerin “mukavemette bulunan” eylemcilere müdahale ettiği, bu sırada kafasına gaz fişeği isabet eden Berkin Elvan’ın yaralanarak, hastaneye kaldırıldığı ve tedavi gördüğü sırada hayatını kaybettiği anlatıldı.

İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen 11 sayfalık iddianame kabul edildi.

Soruşturma kapsamında ifadesi alınan 42 polis hakkında ise takipsizlik kararı verildi.

Previous post
THY duyurdu: Üçüncü Havalimanı'na taşınma 6 Nisan'da tamamlanıyor
Next post
Konsolidasyon – Hasan Kılıç