Ana SayfaCezaevleriAçlık grevcilerinin aileleri: “Çocuklarımızın ölmesine seyirci kalamayız”

Açlık grevcilerinin aileleri: “Çocuklarımızın ölmesine seyirci kalamayız”

HABER MERKEZİ – Leyla Güven’in eylemi 153’üncü gününde devam ederken, 7 bin tutuklu cezaevlerinde, onlarca siyasetçi ve aktivist de yurt dışında açlık grevinde. Hükümetin sessizliği ise sürüyor. Gebze Cezaevi’nin önünde oturma eylemi yapan açlık grevindeki tutukluların aileleri, yetkililere seslenerek “Çocuklarımızın ölmesine seyirci kalamayız” dedi.

Leyla Güven 153 gündür açlık grevinde.

DTK Eş Bakanı ve HDP Milletvekili Güven’in talebi PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması.

Aynı taleple yurt dışında ve cezaevlerinde başlatılan eylemler de sürüyor.

HDP üyesi Nasır Yağız’ın Erbil’deki eylemi 140’ncı günde. Strasburg’da 14 kişi ve Galler’de İmam Şiş 114, cezaevlerinde 16 Aralık’ta başlayan tutuklular ise 115 gündür eylemde.

HDP milletvekilleri Dersim Dağ, Tayip Temel ve Murat Sarısaç’ın partilerinin Diyarbakır İl Örgütü binasında başlattığı eylem de 3 Mart’tan bu yana devam ediyor.

Cezaevlerindeki ölümler

1 Mart tarihinden itibaren tüm cezaevlerine yayılan açlık grevi eylemleri de devam ederken, cezaevlerinde bugüne dek yedi siyasi tutuklu yaşamına son verdi.

17 Mart’ta Zülküf Gezen Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde, 23 Mart’ta Ayten Beçet Gebze Cezaevi’nde, 24 Mart’ta Zehra Sağlam Oltu T Tipi Kapalı Cezaevin’de, 25 Mart’ta Medya Çınar Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’nde, 1 Nisan’da Yonca Akici Şakran Kadın Kapalı Cezaevi’nde, 2 Nisan’da Siraç Yüksek Osmaniye 2 No’lu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde, son olarak 5 Nisan’da Mahsum Pamay da Elazığ T Tipi Cezaevi’nde yaşamını sonlandırdı.

Yaşamını yitirenlerin cenazeleri alıkonularak polis ve jandarma ablukasında defnedilirken, kitlesel ziyaretler her defasında engellendi.

“Yetkililer artık sessiz kalmasın”

Diğer yandan Gebze M Tipi Kapalı Cezaevi’nde açlık grevinde olan tutukluların aileleri, cezaevi kapısının önünde oturma eylemine başladı.

Açlık grevleri sonuçlanana kadar eylemlerini sürdüreceklerini belirten aileler, “Çocuklarımızın ölmesine seyirci kalamayız. Yetkililer artık sessiz kalmasınlar” dedi.

Yapılan oturma eylemi polis tarafından engellenirken, bir süre sonra ailelerin tamamı gözaltına alındı.

İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi Hapishaneler Komisyonu da düzenlediği basın toplantısıyla Çukurova’daki dört cezaevinde 60 tutuklunun açlık grevinde olduğunu belirterek, can kaybı yaşanmadan tutukluların bir an önce taleplerinin yerine getirilmesini istedi.

İstanbul’da basın toplantısı düzenleyen Demokratik İslam Kongresi ise ‘tecridin insanlık suçu’ olduğunu belirterek, açlık grevinde olan tutukluların durumuna dikkat çekti:

“Ülkede yaşayan 81 milyon vicdan sahipleri, daha çok tabutların çıkmaması için daha çok annelerin gözyaşlarının dökülmemesi için kimin elinden ne geliyorsa onu yapmasını arz ediyoruz. Dinimizde tecrit, yok sayma, ötekileştirme yoktur.”

Talep ne?

Güven, cezaevlerindeki tutuklular ve dünyanın farklı yerlerindeki eylemciler Öcalan’a dönük tecridin kaldırılmasını talep ediyor.

27 Temmuz 2011’den bu yana avukatları, 11 Eylül 2016’dan beri de ailesiyle ne yüz yüze ne de telefon yoluyla görüştürülen Öcalan’ı, 12 Ocak’ta kardeşi Mehmet Öcalan’ın ziyaret ettiği bildirilmişti.

Görüşme açlık grevleri sürerken gerçekleşmişti. Ancak tahliye edilen Güven ve diğer tutuklular “tecrit kaldırılsın” talebi ile başlattıkları eylemi “tecrit durumunun sürdüğü” gerekçesiyle devam ettiriyor.

Açlık grevcileri Öcalan’ın ailesi ve avukatları ile düzenli görüşmesini talep ediyor.


Karınca, Mezopotamya Ajansı