Ana SayfaÇeviriExarcheia’ya dokunmayın: Atina’nın anarşist topluluğu direniyor – Ella Fassler

Exarcheia’ya dokunmayın: Atina’nın anarşist topluluğu direniyor – Ella Fassler

HABER MERKEZİ – “Eşitlik, dayanışma ve karşılıklılığa dayalı halk meclislerine sahip bir mahalle veya hayalleri, arzuları ve ütopyaları paylaşmak üzere dünyanın her noktasından insanın geldiği bir mekan…” Bu sözlerle anlatıyor anarşist şair Tasos Sagris Atina’nın Exarcheia mahallesini. Yunanistan’da hükümet tarafından hedef alınan mahalleyi araştırmacı yazar Ella Fassler yazdı.* Fassler’in aktardıklarına göre mahalle sadece polisin değil aynı zamanda kapitalizmin de tehdidi altında, hatta bölge Airbnb aracılığıyla “isyanın turist dostu karikatürü” haline getirilmeye çalışılıyor, fakat yine de burası antikapitalist alternatifi görünür kılmya devam ediyor.


Ella Fassler

Çeviri-Derleme: Evren Toprak


Çevik kuvvet polisi bir gün Yunanistan’ın Ulusal Arkeoloji Müzesi önünde konuşlanmayı bıraktı. İçlerinden bir grup, Ağustos ayının çoğu gününde, askeri tarzda zeytin yeşili üniformalar giyip dev kalkanlar sallayarak, bitişikteki Atina mahallesi Exarcheia’ya yüzleri dönük halde bekliyordu.

Exarcheia uzun zamandır radikal entelektüel düşünce ve anarşist faaliyetler merkeziydi ve polisi hoş karşılamıyordu. Sakinleri, bölgeyi polis karşıtı sloganlar ve politik güdümlü sokak sanatı ile donatmıştı. Duvarlara “Airbnb’yi Yıkın İşgal Evlerini Değil” yazılıydı ve soylulaştırılan mahalle boyunca Airbnb karşıtı pankartlar asılıydı.

26 Ağustos’un şafağında, çevik kuvvet polisi önceden terk edilmiş fakat şimdilerde “işgal evleri” olarak bilinen dört binaya baskın düzenledi. Bu binaların ikisi mültecilere, diğer ikisi ise anarşist işgalcilere ev sahipliği yapıyordu. Şimdiyse müzedeki güvenlik güçleri hasımlarının bu bölgesini zapt etti.

Sabahın erken saatlerinde yapılan operasyonla birçoğu Afganistan, İran ve Türkiye’den gelen 31’i çocuk 143 mülteci zorla polis minibüslerine alındı. Yunan yetkililer, gözaltına alınan mültecilerin aşırı kalabalık gözaltı kamplarında tutulabileceğini ve bazılarının sınır dışı edileceğini söyledi.

Baskınlar ve artış gösteren polis mevcudiyeti yeni seçilen Başbakan Kyriakos Mitsotakis’in bir güç gösterisi. Kendisi, sağ merkezde konumlanan Yeni Demokrasi Partisi’nin adayıydı ve “kanun ve nizam” retoriğiyle kampanyasını yaparak, Exarcheia’yı “temizleme” vaadinde bulunmuştu. Yunan Polis Sendikası Başkan Yardımcısı Stavros Balaska ise sonradan özür dilemesine baskınları “sessiz bir elektrik süpürgesi”ne benzeterek, mültecileri “toz”, anarşistleri ise “çöp” olarak nitelendirmişti.

“Çevik kuvvet mahallenin her yerinde” diye anlattı bana Tasos Sagris. Aynı zamanda anarşist kültürel grup Void Network’ün üyesi olan tiyatro yönetmeni ve şair Sagris devamla şunları kaydetti.

“Aktivistlere, öğrencilere, mültecilere ve sıradan insanlara yönelik tamamen silahlanmış polislerin şiddetli saldırıları ve homofobik, cinsiyetçi taarruzu günlük bir fenomen. Yerleşim bölgelerine çok miktarda göz yaşartıcı gaz atılması da öyle.”

Sargis, yine de Exarcheia’ya özgü baş kaldıran enerjisini polislerin bastıramadığını ekledi.

“Atina’nın farklı bölgelerinden ve dünyanın her tarafından insanlar hala her gün Exarcheia’da buluşuyor ve birbirleriyle hayalleri, arzuları, ütopyaları, stratejileri ve sosyal mücadelenin metodolojilerini paylaşıyor.”

Exarcheia hükümetin hedefinde

Mahalle sakinleri, birbiriyle ilişkili gördükleri iki düşmanı, polisi ve Airbnb’yi geri püskürterek burayı koruyor.

14 Ekim günü, binlerce kişi Exarcheia’daki polis mevcudiyetine ve baskınlara karşı bir araya gelerek Atina’da yürüdü. Son birkaç günde polis karakollarına, Yeni Demokrasi Partisi ofislerine ve bankalara yönelik saldırı haberleri geldi. Anarşistler Airbnb’ye uzanan kapıları bir daha açılmamak üzere kapama gayretinde.

Bu gösteriler ve eylemler şaşırtıcı değil; protestolar tarihsel olarak her daim Exarcheia’daki polis baskısına eşlik etmiş ve onu izlemiştir. 1973’te, öğrenciler ABD destekli Yunan askeri cunta diktatörlüğüne karşı Politeknik Üniversitesi yakınında toplanmış ve şiddete maruz kalmışlardı.Cunta üniversitenin kapılarını tankla kırarak, en az 20 kişiyi öldürmüş ve yüzlerce kişiyi yaralamıştı.

Diktatörlük düştükten sonra, Yunan hükümeti üniversite topraklarında polisi yasakladı ve Politeknik siyasi etkinliğin merkezi haline geldi. Bugün topluluk meclisleri amfilerde düzenleniyor, binaları siyasi sloganlar çevriliyor ve dışarıda afişler uçuşuyor. Fakat Ağustos ayının başında, yeni hükümet “üniversite iltica yasası” adıyla bilinen kanununu yürürlükten kaldırdı.

2008 ile başlayan süreç ve mülteciler

Aralık 2008’de, bir polis memurunun Exarcheia’da 15 yaşındaki anarşist Alexandros Grigoropoulos’u öldürmesinin ardından isyanlar başladı ve haftalar boyunca şehre yayıldı. Vaso Makrygianni ve Haris Tsavdaroglou, “Kentsel Planlama ve Başkaldırı” adlı yazısında, mahalle sakinlerinin bu ayaklanmaya nasıl intibak ettiklerini şöyle anlattı:

“6 Aralık’ın birkaç gün sonrasında yakınlardaki bir banka alevler içindeyken sokağın ortasındaki bir koltuğa oturmak normalleşmiş gözüküyordu.”

Aralık 2008, yeni nesli radikalleştirdi ve anarşist hareketi teşvik etti. Sonuç olarak, Exarcheia’da özörgütlenmeci projeler hayata geçirilmeye başlandı. Cinayetten kısa bir süre sonra, örneğin, komşular ve arkadaşlar polisin Grigoropoulos’u öldürdüğü yerdeki boş alana halka açık bir park inşa etmek için bir araya geldi.

Yine de Exarcheia tam olarak “özerk” veya “özörgütlenmiş” değil. Geniş mahallenin pek çok noktası herhangi bir mahalle gibi. Sıradan işletmeler var ve çoğu kiracı muhtemelen hiçbir zaman molotof kokteyli atmamıştır. Exarcheia’yı diğer mahallerden ayıran ne diye sorulursa, yanıtı “müşterekler” olacaktır. Kaynaklar ve mekanlar herkese açık, kolektif olarak paylaşılıyor ve halk tarafından idare ediliyor.

Sosyal projelerin birçoğu onlarca yıldır atıl duran devlet binalarında gerçekleşiyor. Sargis bunu şu ifadelerle anlattı:

“Farklı sosyal ve kültürel geçmişlerden gelen insanlara ait girişimler eşitlik, dayanışma ve karşılıklılığa dayalı halka açık meclisler aracılığıyla işleyen kamuya açık alanlar yaratarak Yunanistan’ın her tarafındaki bu binalara hayat verdi.”

Evsiz mülteciler Yunanistan’a geldiğinde, örneğin, anarşistler aksi takdirde kullanımı toz biriktirmekle sınırlı kalacak bu binaları kullanıma açarak yüzlercesini aralarına aldı. Baskından önce, Afganistan gelen bir mülteci, “Burada çok mutluyum, güvende hissediyorum. Burada beraber çalışıyoruz ve iyi bir yaşamımız var” diye anlattı.

Yine de bu noktada şunu eklemekte yarar var: Sagris’e göre işgal evleri barınmaktan fazlasını sağlıyor:

“Bu sosyal mekanlar, ücretsiz eğitim ve gıda, ücretsiz kültürel etkinlikler, psikolojik güçlendirme ve yalnızlık ile sömürüden yoksun bir geleceğe dair umut sunuyor.”

İşgalciler K*Vox adlı klinikte; doktorlar, diş hekimleri ve psikologlarla ücretsiz sağlık hizmeti örgütlemekte. Söz konusu klinik, polis tarafından hedef alınmasına rağmen haftanın belirli günleri hala faal.

Bu kolektif faaliyet uzun süredir Yunanistan hükümetinin hedefinde. “Atina ve Kamuya Açık Alan için Savaş” adlı eserin yazarlarından Antonis Vradis’e göre, “Yeni seçilen hükümet, seçmenleri ortak bir noktada buluşturmak için Exarcheia’yı ’ehlileştirme’ ve ‘kontrol etme’ söylemlerini kullandı. Ve her seferinde gürültüyle buraya girdiler, fakat nihayetinde sessizce çekildiler ve başarısız oldular.”

Airbnb tehdidi

İronik olarak, Exarcheia’nın antikapistalist karakteristiği, mahalleyi kapitalist bir dönüşüme sokuyor. Airbnb’nin “Tatlı Anarşi: Exarcheia” adlı kültürel yürüyüş turu buna gösterilebilecek en önemli örneklerden. Buranın sakinlerine göre 38 milyar dolar değerindeki bu şirket Exarcheia’nın soylulaştırmasından sorumlu taraflardan biri.

Airbnb vesiylesiyle kiracılar evden çıkartılıyor; yerine kiracılar alınmadığında ise bina veya daire dönüştürülerek Airbnb’de listeleniyor. Bu da konut kıtlığına neden oluyor, böylelikle kira fiyatları yukarılara tırmanıyor. Çin merkezli yatırım şirketleri dahi Exarcheia ve benzeri mahallelerden bina satın alıyor ve Airbnb aracılığıyla “hayalet oteller” kuruyor.

“Airbnb destekçileri evinize dönün, burada sınıf savaşı var”

Vradis’e göre kiraların bir yılda yüzde 34 oranında arttığı Exarcheia’da, “endişelerin başında Airbnb’nin oynadığı rol, turistleştirme ve soylulaştırma geliyor. Çevik kuvvet birimleri gelip gidiyor, fakat Airbnb’nin gücü bu insanları sonsuza kadar gerçekten uzaklaştırabilir; öyle de oluyor.”

Vradis’in dikkat çektiği bir diğer nokta ise, Airbnb ile polis mevcudiyetinin birleşiminin neden olabilecekleri.

“Exarcheia hakikaten de eski benliğinin bir kabuğu haline gelerek, insanların tüketimine açılan ‘turist dostu isyan karikatürü’ne evrilebilir.”

Buna rağmen mahallenin sakinlerine göre Exarcheia’nın polis ve Airbnb’ye karşı direnmesi yaşanmaya değer bir hayat için daha büyük bir mücadeleyi sembolize ediyor.

Sagris’e göre mahalle deneyleri antikapitalist alternatifi görünür kılıyor:

“İnsanların paylaştığı sosyal mekanlar, gönüllük temelli yatay çalışma, özgürlük için ortak çaba ve daha iyi bir gelecek için mücadele; bu, dünyanın her yerinde herkes tarafından anlaşılabilecek bir mesaj.”

Ç.N.: Ella Fassler’in The Nation için kaleme aldığı yazı aslına bağlı kalınarak kısaltılmış ve Türkçeleştirilmiştir.

Kaynak: The Nation
Previous post
ODTÜ'lülerin protestosu, Rektör Kök'ün konuşmasını iptal ettirdi
Next post
HDP bildirgesinde ‘kenetlenme’ çağrısı