Ana SayfaDünyaCANLI BLOG | 13. gün: ‘Ateşkes’ kararı devrede, gözler yarınki görüşmede

CANLI BLOG | 13. gün: ‘Ateşkes’ kararı devrede, gözler yarınki görüşmede

HABER MERKEZİ – “Ateşkes” kararı dolayısıyla Türkiye ve beraberindeki grupların operasyonu askıda ancak 13’üncü günde de askeri hareketlilik sürüyor. Demokratik Suriye Güçleri, Serekaniye yani Arapça adıyla Resulayn’daki birliklerini çektiğini açıkladı. Gözler yarınki kritik Erdoğan-Putin görüşmesinde. Türkiye’nin “savaş suçu işlediği” iddiaları var. Günün öne çıkan gelişmelerini canlı sayfamızdan aktarıyoruz.

 


23:59 | Pompeo: Trump gerektiğinde askeri eyleme geçmeye hazır

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Başkan Donald Trump’ın “gerekli olması durumunda eylemleri nedeniyle Türkiye’ye karşı askeri eylem kullanmaya hazır olduğunu” söyledi.

“Barışı savaşa tercih ederiz.Ancak kinetik ya da askeri tutum almak gerekirse, Başkan Trump’ın bu gereği yerine getirmeye hazır olduğunu bilmelisiniz.

CNBC’ye konuşan Pompeo ayrıca bölgedeki etnik azınlıkların korunması konusunda Türkiye’den taahhüt aldıklarını yineledi, “Bence yaptığımız iş hayat kurtardı” diye konuştu.


22:35 | Almanya’dan “uluslarası güvenli bölge” çıkışı

Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer, Kuzey Suriye’de yer alacak şekilde Türkiye sınırı boyunca kurulacak “uluslararası güvenli bölge” önerisinde bulundu.

DW Türkçe’nin Almanya merkezli haber ajansı dpa’dan aktardığına göre Kramp-Karrenbauer’in bu önerisine gerekçesi ise, “mültecilerin bölgeye gönüllü dönüşünü de mümkün kılacak yapıları uzun vadede yaratma ihtiyacı.”

Kramp-Karrenbauer, bu yüzden bu bölgede “şu anki durumu aşan bir çözüme gerek duyduklarını” belirterek, bu çözümlerden birinin “Türkiye ve Rusya’nın da dahil edildiği ve uluslararası olarak kontrol altında tutulan bir güvenli bölgeden” geçtiğini savundu.

Öte yandan Kramp-Karrenbauer, Almanya ve Avrupa’nın şu ana kadar yaşananlara “seyirci kaldığını” ve daha aktif bir rol oynamaları gerektiğini söyledi.

DW Türkçe’nin haberine göre Kramp-Karrenbauer, “uluslararası güvenli bölge” önerisini önümüzdeki günlerce yapılacak NATO savunma bakanları toplantısında da gündeme getirecek.

Kramp-Karrenbauer, Almanya’da koalisyon hükümetinin büyük ortağı olan Hristiyan Demokrat Birlik’in (CDU) genel başkanlık görevini geçtiğimiz yıl Angela Merkel’den devralmıştı.


21:00 | Trump: Türkiye uygunsuz davranırsa yaptırımlar devreye girer

ABD Başkanı Donald Trump, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Savunma Bakanı Mark Esper’in sözlerini aktardı.

‘‘Ateşkes çok iyi devam ediyor. Hemen sonlandırılan bazı ufak çatışmalar oldu. Kürtler yeni bölgelere yerleştirildi. ABD askerleri çatışma ya da ateşkes bölgesinde değil. Petrolü güvence altına aldık.”

Trump ayrıca Türkiye’nin “ateşkes”e uygunsuz davranması durumunda Türkiye’ye yaptırımlar ve vergilerin devreye gireceğini yineledi.


15:38 | Dr. Arzu Yılmaz: Türkiye’nin zafer olarak yansıttığı anlaşmanın Pirus Zaferi’ne dönüşme ihtimali yüksek

Siyaset Bilimci Dr. Arzu Yılmaz, ABD ile Türkiye arasındaki 13 maddelik mutabakatı, Suriye’deki aktörlerin bundan sonraki pozisyonlarını ve operasyonda geldiği noktanın Türkiye için başarı sayılıp sayılamayacağını bianet’e değerlendirdi.

Ruken Tuncel’e konuşan Yılmaz, Türkiye’nin bu operasyonla Irak- Suriye sınırına ortak olduğunu açık ettiğini belirtirken, Afrin operasyonuyla Afrin ile Kobani kantonu arasına girildiğini hatırlattı ve ekledi:

“Şimdi bu operasyonla Kobanê-Cizîre kantonları arasına girdi. Bundan sonraki hedefinin sadece İran  değil, Rojava ve Güney Kürt yönetimi arasına da girmek olduğunu açık etti.  Güney Kürdistan siyasetçileri de bu nedenle hareket geçti.”

Yılmaz’a göre Türkiye’nin şu an zafer olarak yansıttığı anlaşma ‘Pirus Zaferi’ne dönüşebilir: “Türkiye, ABD’yi işgaline garantör durumuna getirdi, Kobane ve Cizire Kantonlarının arasını açtı. Bunlar kısa vadede başarı gibi görülebilir ama uzun vadede Türkiye kendi geleceğine ihanet etti ve orta ve uzun vadede yeni çatışmaların önünü açtı.”

‘Pirus Zaferi’ nedir?

Yıkıcı büyük kayıplar uğruna kazanılan zafer demektir.

Adını Yunan kralı Pirus’un liderliğinde başlatılan, MÖ 280-275 yılları arasında 5 yıl süren ve Romalılara karşı zaferle sona eren savaştan alır.

Ancak Pirus savaşı kazansa da sonunda ordusunun büyük çoğunluğunu kaybeder ve Yunan yarımadası bir süre sonra Romalıların eline geçer.


15:27 | Pentagon: Suriye’nin kuzeydoğusunda asker bırakabiliriz

Dün Kobani’deki ABD askerlerinin de çekilmesinin ardından Pentagon’dan bugün aksi yönde bir açıklama geldi.

ABD Savunma Bakanı Mark Esper, Suriye’nin kuzeydoğusunda Demokratik Suriye Güçleri ile bölgedeki petrolün IŞİD ya da diğer güçlerin eline geçmemesi için bir kısım askeri bölgede tutabileceklerini kaydetti.

Reuters’ın haberine göre, bununla ilgili kesin bir karar olmadığını kaydeden Esper, “Bunu yapma olasılığıyla ilgili (bazı birlikleri sahada bırakmak)  tartışmalar var, ancak asker sayısı ya da bunun olup olmayacağıyla ilgili net bir karar yok” dedi.


14:47 | Fikret Başkaya: Kürtler rüştünü ispatladı, artık hiçbir şey eskisi gibi değil

Araştırmacı yazar Fikret Başkaya, Türkiye’nin Kuzeydoğu Suriye’ye dönük operasyonunu ve “ateşkes” kararını değerlendirdi.

Mezopotamya Ajansı’ndan Naci Kaya’ya konuşan Başkaya, Suriye’de ABD kolektif emperyalizminin bıraktığı hegemonyanın boşaldığını ve bu boşluğu Rusya’nın doldurduğunu belirtti.

“İşte bu çatışma ortamında Türkiye böyle bir hareket yapmayı uygun gördü. Ama dediğim gibi bu hareketin hiçbir tutarlığı yok ve yanlış hesap Şam’dan döndü… Trump bastırınca Türkiye ateşkesi kabul etmek zorunda kaldı. Kaldı ki Türkiye’nin öyle söylediği gibi daha ileriye gitmesi o kadar kolay bir şey değil.”

Operasyonla birlikte bütün dünyanın ‘ayağa kalktığını’ belirten Başkaya, bunun “Kürtler kendi rüştlerini ispatı” olarak yorumlarken, “Kürtler; ‘biz bir aktör olarak burada varız’ dedi” diye belirtti.

Türkiye’nin ise operasyonla birlikte iyice yalnızlaştığını söyleyen Başkaya, “Yani Türkiye’deki rejim Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan oldu” değerlendirmesinde bulundu.

Demokratik Suriye Güçleri’nin Şam yönetimiyle vardığı anlaşmanın “sürpriz olmadığını” söyleyen Başkaya, bunun “uygun bir tutum olduğunu” kaydederken, “Tabii bu oradaki belirsizlik çözüldü anlamına da gelmiyor. Yani sürünceme hali devam edeceğe benziyor” diye ekledi.

Başkaya, Türkiye’nin ateşkes anlaşmasından sonra “İstediğimiz gibi olmazsa operasyona tekrar başlarız” söylemlerinin ise bir karşılığının olmadığını ifade etti:

“Seçmene ve kendi kamuoyunu rahatlama adına yapılan söylemlerdir. İçeriye dönük söylemlerden biri de budur. ‘Yaparız gederiz bir gece ansızın gelebiliriz’ bu lafları o kadar çok söylediler ki; kendilerini bağladılar. Bunlar söylenmeseydi belki bu maceraya hiç girişmeyeceklerdi.”

Başkaya’ya göre “artık Kürtler şu veya bu şekilde Suriye’nin etkili bir aktörü ve onları yok sayarak bir düzen kurmanın bu aşamadan sonra imkan yok.”

Önümüzdeki dönemde belirsizliğin süreceğini belirten Başkaya, “Hiçbir şey eskisi gibi değil o nedenle yeni sürecin başlangıcı da sayılabilir” değerlendirmesinde bulundu.


14:14 | Erdoğan: Yarın Putin ile  süreci ele alacak, sonra da atılması gereken adımları atacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan TRT World Forum 2019’daki konuşmasında yarın Rusya Devlet Başkanı Putin ile yapacakları görüşmeye dair konuştu.

Suriye konusunu ele alacaklarını söyleyen Erdoğan, “sonra da atılması gereken adımları atmış olacaklarını” ifade etti.

“Bildiğiniz gibi 120 saatlik ara bir durum var, bu sürenin büyük bölümü sona erdi. Yarın Rusya ziyaretimiz var, burada Sayın Putin ile bu süreci ele alacak sonra da atılması gereken adımları atmış olacağız.”


13:48 | Erdoğan’dan operasyonu protesto için TRT World Forum’a katılmayanlara: Terör destekçileri

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün başlayan TRT World Forum 2019’un programında yer alıp daha sonra operasyonu protesto ederek gelmeyen yabancı katılımcıları hedef aldı.

Erdoğan, “Konuşma yapmaktan vazgeçenlerin demokrasiyi hazmedemediklerini ve terör örgütlerine de destek verdiklerini düşünüyorum” dedi.

Konferansa katılmayanların “çok büyük bir fırsatı kaçırdığını” söyleyen Erdoğan, toplantıyı izleyenlerden “gittikleri her yerde bunun hesabını sormalarını” istedi.

Yunanistan’ın eski Ekonomi Bakanı Yanis Varoufakis, Kuzeydoğu Suriye’ye dönük operasyona tepki olarak konferansa katılmaktan vazgeçtiğini duyurmuştu.


13:40 | Lavrov: Adana Mutabakatı değiştirilebilir

Erdoğan-Putin görüşmesi öncesi bir açıklama da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dan geldi.

Türkiye ile Suriye arasında diyalog çağrısını yineleyen Lavrov, “Diyaloğun Adana Mutabakatı’na dayandırılması gerektiği açık” dedi.

Lavrov, tarafların anlaşması için bu mutabakatın değiştirilmesi gerekirse, bunu destekleyeceklerini de söyledi.

Adana Mutabakatı

1998 yılında imzalanan Adana Mutabakatı ile Şam, topraklarında Türkiye’ye kimi taahhütlerde bulunmuştu.

Mutabakat “güvenlik alanında işbirliği” ve “karşılıklı olarak toprak bütünlüğüne saygı” duyulmasını da içeriyor.

Söz konusu mutabakat sonrası PKK lideri Abdullah Öcalan Suriye’den çıkmak zorunda kalmış; Rusya, İtalya ve Yunanistan’ın ardından Kenya’da tutularak, 1999 yılında Türkiye’ye götürülmüştü.


2:11 | Putin-Erdoğan görüşmesi öncesi Rusya’dan Türkiye’nin operasyonuna eleştiri

Kritik Putin-Erdoğan görüşmesi öncesi Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’dan Türkiye’nin operasyonuna eleştiriler geldi.

Çin’in başkenti Pekin’deki Xiangshan Forumu’nda konuşan Şoygu, “Şimdi atılan adımların, Türk ve ABD’li meslektaşlarımızla olan işbirliğimizin bölgedeki güvenlik ve istikrarı arttırmasını çok umuyoruz. Ancak son günlerde olanlar, maalesef bizi pek iyimser düşüncelere sevk etmiyor” dedi.

IŞİD’li tutukluların durumuna dikkat çekerek “onlarca ülkeden teröristlerin tutulduğu kamp ve yerlerin bir kısmının artık gözetim altında olmadığını” belirten Şoygu, IŞİD’lilerin Suriye’den başka yerlere yayılmaya başladığını ifade etti.

Şoygu, “Türkiye ordusunun Suriye’deki eylemleri neticesinde sekiz göçmen kampı ve yabancı militanların bulunduğu 12 hapishane gözetimsiz kaldı. Bu teröristlerin tersine göçüne, anayurtlarına dönmesine yol açabilir” dedi.

Rusya Savunma Bakanı açıklamalarına şu sözlerle devam etti: “Uluslararası toplumun terörist tehlikesi, ideolojileri ve propagandalarına karşı güçlerini birleştirmesi gerektiği açık. Rusya Savunma Bakanlığı, bu konuda muazzam deneyime sahip ve bu deneyimi Asya-Pasifik bölgesindeki partnerlerimizle paylaşmaya hazırız.”

Şoygu ayrıca “Teröristlerin nereye gideceğini kimse bilmiyor. Ancak işbirliğimizin taktik aşamasında bugün bize göre bu, derhal çözülmesi gereken bir sorun. Ve yalnızca Rusya, Türkiye ve ABD düzeyinde değil” ifadelerini kullandı.


12:00 | Ciwan Haco’dan onlarca sanatçıya Kuzey Suriye çağrısı

Bob Dylan’dan Nick Cave’e birçok sanatçıya seslenen Kürt sanatçı Ciwan Haco, Kuzey Suriye’deki duruma dikkat çekerek, “Birlikte milyonlarca hayatı kurtarabiliriz” dedi.


11:14 | Çavuşoğlu: 35 saat içerisinde geri çekilme olmazsa operasyon tekrar başlayacak

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu devam eden “ateşkes” konusunda konuştu, kimyasal silah iddialarına dair açıklamalarda bulundu.

ABD ile varılan mutabakatı hatırlatan Çavuşoğlu, “Bu anlaşmaya göre 120 saat içerisinde oradaki bütün unsurların geri çekilmesi gerekiyor. 35 saat içerisinde geri çekilmezlerse operasyon tekrar başlayacak” dedi.

DSG’den yapılan açıklamalarda ateşkes uyarınca Serekaniye’den (Resulayn) çekilmenin gerçekleştiği belirtilmişti.

Kimyasal iddiaları

Çavuşoğlu ayrıca Kuzey Suriye’ye dönük operasyonda TSK’nin kimyasal silah kullandığı iddialarına dair de konuştu.

Dışişleri Bakanı, “Tarihimizde asla kimyasal silah kullanmadık. Bu da bir kara propagandadır. Envanterlerimizde hiç kimyasal silah bulunmamaktadır. Biz bu konuda çok hassasız. Askerimiz ordumuz çok hassas” dedi.

TSK’nin operasyon sırasında beyaz fosfor kullandığına yönelik iddialar dış basının gündeminde. Son olarak The Times, “beyaz fosfor” iddiasını başyazısına taşımış ve “Hemen soruşturulmalı, saklayacak bir şeyi yoksa Türkiye de işbirliği yapmalı” demişti.


11:05 | Almanya: Kürt birliklerine saldırı meşru değil, yani Türkiye’nin operasyonu devletler hukukuna uygun değil

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine düzenlediği harekâtın “devletler hukukuna uygun olmadığını” söyledi.

DW Türkçe’nin aktardığına göre Maas, Almanya basınına verdiği demeçte, “Kürt birliklerine ya da Kürt milislerine saldırının devletler hukuku açısından meşru ya da meşruiyete uygun olduğuna inanmıyorum” değerlendirmesini yaptı ve ekledi: “Bu tür bir işgalin devletler hukukunda bir dayanağı yoksa, söz konusu işgal o zaman devletler hukukuyla da uyumlu değildir.”

Askeri operasyonun sona erdirilmesini talep eden Maas, Türkiye ve ABD arasında sağlanan uzlaşmaya işaret ederek “ateşkesin sadece beş gün süreyle değil, daha uzun sürmesi ve işgalin sona ermesi için ellerinden geleni yapacaklarını” ifade etti.

Maas, AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini hedef alan açıklamalarına da yanıt verdi: “Sonuçta Erdoğan’ın füzelerle değil, sözlerle vurmasını tercih ederim. Eğer bu konuda anlaşabilirsek, kendisi bana hakaret etmeye devam edebilir.”

Erdoğan, Almanya’nın Türkiye’ye silah ihracatını sınırlandırılmasını isteyen Maas’a “haddini bilmez adam ve siyaset acemisi” demiş, ve “Sen satmadın da ne olacak yani, biz bittik mi?” diye seslenmişti.


10:55 | İran: Türkiye’nin Suriye’de askeri mevziler kurmasına karşıyız

İran, Türkiye’nin Suriye içinde askeri mevziler kurmasını karşı olduğunu ve Suriye’nin bütünlüğüne saygı duyulması gerektiğini belirtti.

Açıklama, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abbas Mousavi’den geldi.

Diken’in aktardığına göre Mousav devlet televizyonunda canlı olarak yayınlanan haftalık basın toplantısında, “Ankara’nın Suriye’de askeri mevziler kurmasına karşıyız … Sorunlar diplomatik yollarla çözülmeli … Suriye’nin bütünlüğüne saygı gösterilmeli” dedi.


10:20 | DSG Komutanı’ndan “çekilme” açıklaması ve BM mesajı

Demokratik Suriye Güçleri Genel Komutanı Mazlum Kobani (Ferhat Abdi Şahin), El-Arabiya televizyonuna yaptığı açıklamada, Serekaniye’den (Resulayn) geri çekildiklerini söyledi.

Kobani, yaralılar dahil “tüm güçleri kentten çektiklerini” ifade ederken, böylece ateşkes anlaşmasına göre belirlenen yerlerden çekildiklerini vurguladı.

Kobani, “Ancak Türkiye’nin anlaşmaya uymadığını ve saldırılarını halen sürdürdüğünü belirtebiliriz” diye ekledi.

ABD ve Türkiye’nin tavırlarının farklı olduğunu söyleyen Kobani, “ABD’yle anlaşma çerçevesinde üzerimize düşen yükümlülükleri yerine getirdik. Biz bu adımları atarken Türk devletinin de sınır boyunca ateşkes kurallarını yerine getirmesi gerekiyor. Biz bu noktada anlaştık. Ancak basında yer alan 13 nokta konusuna ilişkin hiçbir bilgimiz yok” dedi.

Bunu kabul etmeyeceklerini söyleyen DSG Komutanı, Türkiye’nin bölgeden çıkması ve bölgeye Birleşmiş Milletler güçlerinin girmesi gerektiğini söyledi.


09:25 | ‘Beyaz fosfor’ iddiaları The Times’ta: Hemen soruşturulmalı, saklayacak bir şeyi yoksa Türkiye de işbirliği yapmalı

Fotoğraf: AFP

TSK’nin operasyon sırasında beyaz fosfor kullandığına yönelik iddialar Britanya basınının gündeminde.

The Times gazetesi bugünkü başyazısında iddialara yer verdi.

BBC Türkçe’nin aktardığına göre gazete, “Hemen cevaplanması gereken soru” başlıklı yazıda, savaş hukukunun, beyaz fosforun sivillere karşı silah olarak kullanılmasını yasakladığını hatırlatıyor.

Bu silahın insan derisi ile temas ettiğinde oldukça ciddi ve acı verici yanıklara neden olduğu vurgulanırken, gazetenin Haseke’deki muhabiri Anthony Loyd’a konuşan 69 yaşındaki İranlı doktor Abbas Mansouran’ın sözleri aktarılıyor.

İranlı doktor ise tedavi ettiği 15-20 arası yaralıda beyaz fosfor yanıkları tespit ettiğini, bu kişiler arasında savaşçıların yanı sıra siviller ve çocuklarda da olduğunu öne sürüyor.

Uluslararası kimyasal silah uzmanlarının bölgede incelemede bulunduğunu aktaran gazete, adının açıklanmaması koşuluyla konuşan bir yetkilinin “Hiçbir şüphe yok. Beyaz fosfor kullanılmış” sözlerini de paylaşıyor.

Gazete iddiaların soruşturulması çağrısı yapıyor:

“Tüm iddiaların OPCW denetçilerince kapsamlı şekilde soruşturulması gerek. Denetçiler hiçbir engelle karşılaşmadan görevlerini yerine getirmeli. Eğer saklayacak bir şeyi yoksa, Türkiye’nin de soruşturmayla işbirliği yapmaması için hiçbir neden bulunmuyor.”

Akar iddiaları reddediyor

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Perşembe günü yaptığı açıklamada, suçlamaları reddederek, “TSK’nın envanterinde kimyasal silah olmadığı herkes tarafından bilinen bir gerçek” demişti.


Operasyonun birinci gününde neler oldu?

Kuzey Suriye’ye operasyonda ikinci gün

Kuzey Suriye’ye operasyonda üçüncü gün

Previous post
Mardin Derik'te sokağa çıkma yasağı kaldırıldı, gözaltılar var
Next post
Aytaç Durak evli olduğu Özden Durak'ı öldürdü