Ana SayfaGüncelSur Davası: Sanıklar ve aileleri darp edildi, iki kişiye gözaltı

Sur Davası: Sanıklar ve aileleri darp edildi, iki kişiye gözaltı

HABER MERKEZİ – Diyarbakır’da 19’u tutuklu 40 kişinin yargılandığı ‘Sur Davası’ duruşmasında hakim karşısına geçenlerin savunmasına müdahale edildi, sanıklar ile aileleri jandarma tarafından darp edildi. Yaşananlar tutanaklara geçirilmezken, iki kişinin gözaltına alındığı duruşma 20 Şubat’a ertelendi.

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde uygulanan sokağa çıkma yasağı sırasında ilçeden tahliye edilmelerinin ardından gözaltına alınn 19’u tutuklu 40 kişi hakkında açılan davanın 11’inci duruşması, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.

Aileler ve gazeteciler polis aramasından sonra duruşma salonuna alınırken, duruşma 7 saat gecikmeyle başladı.

Duruşmada tutuklu sanıklar Dilşad Şengül, Helin Yapıcı, Ekrem Karatay, İhsan Biter, Mehmet Çoreşoğlu, Rihan Kavak Özbek ve başka suçtan tutuklu Mehmet Can Alpaydıncı’nın kaldıkları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) bağlantıları sağlanamadı.

Ayrıca sanıklar Deniz Ataş, Mehmet Çoreşoğlu ve Ekrem Karatay’ın duruşmaya bizzat katılmak istemelerinden dolayı duruşmaya SEGBİS ile bağlanmayacaklarına ilişkin dilekçe sunduğu bildirildi.

Okunan belgelerin ardından iddia makamı, esas hakkında mütalaasını hazırlamak üzere dosyanın kendisine verilmesini talep ederek, tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamını istedi.

Öte yandan avukatların, duruşmada SEGBİS kaydının yapılması talebi mahkeme heyeti tarafından reddedildi.

Sanıklar ve ailelere darp

Söz verilen sanıklardan Baran Aslan, 11 duruşmadır duruşmaya geldiğini, ancak savunma yapamadığını söyledi.

Aslan, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın cezaevi koşullarına değinerek, tecridi kınadı.

Bunun üzerine ise mahkeme başkanı, “örgüt propagandası” yapıldığı gerekçesiyle Aslan’ın konuştuğu sırada savunmasını kesti.

Aslan, “Yürütülen mahkeme hukuki değil siyasi, o yüzden savunmamı bu şekilde yapma gerekiyor” dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı savunmaya tekrar müdahale etti.

Aslan yazılı savunmasını sunarak salondan çıkmak istedi.

Ardından devam eden duruşmada diğer tutuklu sanıklar söz hakkı isteyerek savunmalarının bu şekilde kesilmesi halinde salonda kalmayacaklarını dile getirse de mahkeme tarafından söz hakkı verilmedi.

Jandarmanın tutuklu sanıkları darp etmeye başlaması üzerine sanıklar, “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganları attı.

Ayrıca mahkeme salonunun dışarısından da darp sesleri geldi.

Bunun üzerine zılgıt ile tepki gösteren aileler ise polisler tarafından darp edilerek salondan çıkarıldı.

Öte yandan kardeşi Baran Aslan’ın darp edildiğini gören Halim Aslan duruşma salonu duvarına yumruk atarak zarar verdiği gerekçesi ile darp edilerek gözaltına alındı.

Dışarıya çıkarılan sanık Mehmet Şirin Kaya’nın babası İbrahim Kaya fenalık geçirerek hastaneye kaldırıldı.

Adliye önünde duruma tepki gösteren Mehmet Şirin Gökdere ise darp edilerek gözaltına alındı.

Bu sırada mahkeme heyeti salonu terk etti.

Darp tutanaklara geçmedi

Yaklaşık 15 dakika sonra salona geri dönen mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların ve ailelerin darp edilmesini tutanağa geçirmezken, kayıtlarda “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganı ‘propaganda’ olarak yer aldı.

Ayrıca salon duvarına atılan yumrukla zarar gördüğü tutanağa geçirildi.

Sanıklar Mehmet Şirin Arat, Emine Abiş ve Cengiz Abiş’in avukatı Muharrem Şahin, tutanak kayıtlarını eleştirerek, “Duruşmanın adil olmayacağını düşündüğüm için salondan çıkmak istiyorum” diyerek salondan ayrıldı.

Sanık Helin Yapıcı’nın avukatı Cemile Turhallı da sanık olmadan yargılama yapılamayacağını dikkat çekerek, “Bugün doğrudan bir müdahale ile karşılanması yargılamanın tarafsız ve bağımsız olmayacağının göstergesidir” dedi.

“Bazı polislerin sanıkların ailelerine doğrudan müdahale ettiklerini gördük. Kişilerin doğrudan bir mahkeme nezdinde bile kötü muameleye uğrayabileceğini gördük. SEGBİS ile kayıt yapmasını istiyoruz. Yargılamayı kolaylamak varken sanığın ve bizim beyanlarımızın doğrudan tutanağa geçmesi söz konusu iken neden buna imtina ediliyor. Bugün kayıt altına alınmış olsaydı propaganda olup olmadığı ortaya konulabilirdi. Yargılamanın sağlıklı yürümesini de sağlayacaktı. Talebimizin soyut bir şekilde reddedilmesi anlaşılır değil.”

Avukatlar mahkeme heyetine gösterdikleri tepkinin ardından mahkeme salonunu terk etti.

Tutukluluğa devam

Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanıkların üzerlerine “atılı suçun vasfı”, “mevcut delil durumu” ve “kuvvetli suç şüphesi” iddialarıyla tutukluluk hallerinin devamına hükmetti.

Mahkeme, savcılığın esas hakkında mütalaasını hazırlaması için duruşmayı 20 Şubat 2020’ye erteledi.

Dava hakkında

Diyarbakır Sur’da uygulanan sokağa çıkma yasağı sırasında Diyarbakır Valiliği’ne yapılan girişimler sonucunda açılan ‘yaşam koridoru’ndan tahliye edilen 40 kişiden 32’si tutuklanmıştı.

Siviller gözaltına alındıkları sırada ‘feci şekilde’ darp edildiklerini söylemişti.

Hazırlanan iddianamede 20 sanık hakkında “devletin birliği ve bütünlüğünü bozmak” suçlamasıyla “ağırlaştırılmış müebbet” isteniyor.

Aralarında gazeteci Mazlum Dolan’ın da bulunduğu 20 kişi ise “örgüt üyesi olmak”, “örgüt propagandası yapmak” ve “toplantı gösteri yürüyüşleri kanuna muhalefet” ile suçlanıyor.

28 Aralık 2017’de görülen davanın ilk duruşmasında sanıkların savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle arbede yaşanmış, birçok tutuklu feci şekilde darp edilmişti. Bunun üzerine davanın avukatları mahkeme heyeti hakkında bir üst mahkemeye reddi hakim talebinde bulunmuş ancak bu talep reddedilmişti.

Mahkeme, dava dosyası üzerinde yaptığı inceleme sonucunda tutuklu sanık Mehmet Salih Pasin, Mehmetcan Alpaydıncı, Rıdvan Tuncer ve Mahsum Kuzu hakkında 14 Şubat’ta tahliye kararı vermişti.

16 Mayıs 2017 tarihli duruşmada aralarında gazeteci Mazlum Dolan’ın da bulunduğu 9 tutuklunun tahliyesine karar verilmişti.

15 Eylül 2017 tarihli duruşmada ise sanık avukatları ifade ve teşhis tutanaklarının yasaya aykırı bir şekilde hazırlandığını söyleyerek, müvekkillerinin tahliyesini istemişti.

Savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vermişti.


Mezopotamya Ajansı’ndan derlenmiştir.

PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
AP'nin yeni Türkiye raportörü Nacho Sanchez Amor
Sonraki Haber
Bu toprakların ortak sesi: Gomidas 150 yaşında